İskenderun/SES
Milletvekili Oruç, TBMM Başkanlığına verdiği, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği önergesinde, şu ifadelere yer verdi: '2013 yılında Taksim Gezi Parkı protestoları esnasında, Eskişehir´de dövülerek öldürülen 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz´ın ailesi ve avukatları, 27 Ocak 2020 tarihinde basın ve kamuoyu ile paylaşılmak üzere bir açıklama yayınlamışlardır. Açıklamada, ´Kamu görevlilerinin soruşturma sürecinden başlayarak failleri koruma, olayı örtbas etme çabalarına rağmen avukatlarımızın yoğun emekleri ve basın mensuplarının ısrarlı takibi sonucu Ali İsmail´in ölümüne neden olan dördü polis sekiz kişi yargılandı ve çeşitli düzeylerde cezalara mahkum oldu. Bu sanıklardan, dosyada birinci derecede fail olarak yer almış olan Mevlüt S., Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi´nce 13 yıl hapse mahkum edildi. Uygulanan indirimle bu ceza 10 yıl 10 aya düştü ve yerel mahkemenin diğer sanıklar hakkında verdiği karar gibi bu karar da Yargıtay tarafından onandı. Mevlüt S.´nin İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi´nde süren ´Gezi Davası´na müdahil olarak kabul edilmesi gerçeğiyle karşı karşıyayız. Kendisi 30. Ağır Ceza Mahkemesi talimatıyla 28 Haziran 2019´da verdiği ifadesinde “mesleki itibarını ve kariyerini kaybettiği” iddiasıyla şikayetçi olduğunu belirtmiş, buna karşılık 30. Ağır Ceza Mahkemesi de Mevlüt S.nin davaya katılma talebini uygun görmüştür´ ifadeleri yer almıştır. Üzerinden yaklaşık yedi yıl geçmesine rağmen 79 ilde en az 2,5 milyon insanın katıldığı gösterilerin haklılığı ortadayken, keyfi ve orantısız güç kullanarak ölümlere yol açan kolluk kuvvetlerini ´mağdur´ olarak bu davaya dahil etmek Gezi´yi cezalandırma çabasının bir parçasıdır. Aynı zamanda bu tutum, kamu görevlisini aklamak ve cezasızlık politikasını uygulamak anlamını da taşımaktadır.'
Milletvekili Oruç, Adalet Bakanı Gül´ün yanıtlamasını istediği önergesinde şu sorulara yer verdi: '28 Ocak 2020, Gezi Davasının beşinci duruşması görülecekken; Ali İsmail Korkmaz´ın faillerinden olan, cezası onanmış Mevlüt S.´nin Gezi davasına müdahil olması kabul edilemez. ´Kasten yaralama sonucu ölüme neden olma´ suçundan hüküm giymiş Mevlüt S.´ın davaya katılma kararının kaldırılması için bakanlığınız herhangi bir adım atmış mıdır? İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi´nin, iki mahkemenin vermiş olduğu kararı sanığın hanesine ´mağduriyet´ olarak işlemesi bir suçlunun aklanması ve yargının bir hesaplaşma aracı olarak kullanılması anlamına gelmektedir. Bu konuda herhangi bir soruşturma açılmış mıdır? Bu ve benzeri tutumların, kamu görevlilerinin karıştığı suçlarda cezasızlığın önünü açacağı gibi suçluları da cesaretlendireceği bilinciyle hareket edilmesi için Bakanlığınızın çalışmaları olacak mıdır? Kamu görevlilerinin karıştığı/işlediği suçlarda cezasızlığın uygulanmasını önlemek üzere çalışmalarınız var mıdır? Herhangi bir denetleme mekanizması işletilmektedir midir? Ali İsmail Korkmaz´ın ailesi ve dava avukatları olarak 23 Ocak 2020 tarihinde Hakimler Savcılar Kurulu´na şikayet dilekçesi sunmuş; ilgili kararda imzası bulunan İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi heyet üyeleri hakkında soruşturma başlatılması için Adalet Bakanlığı´ndan izin talep etmiştir. Mahkeme heyetine soruşturma açılması talebine Bakanlığınızca izin verilmiş/verilecek midir?'