İskenderun/SES
COVID-19 bu yaklaşımın vazgeçilmezliğini ortaya koymuştur' değerlendirmesini yaptı. Hamurcu, Dünya Zoonoz Gününde yaptığı açıklamada, zoonotik hastalıklara karşı mücadele eden veteriner hekimlerin de sağlıkta şiddet yasasına dahil edilmesini, yıpranma payı ve özlük haklarında gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını beklediklerini ifade etti.
Louis Pasteur tarafından 1885 yılında bulduğu kuduz aşısının kullanıldığı 6 Temmuz tarihinin Dünya Zoonoz Günü olarak kutlandığını ifade eden Hatay Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hamurcu, zoonoz kelimesinin, hayvanlardan insanlara bulaşan hastalık anlamına geldriğini anımsattı. hamurcu, yazılı açıklamasında şunlara yer verdi: 'Bilimsel ve teknolojik gelişmelerle küçülen Dünyada; insanlık çözüm gerektiren çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalmıştır. Dünyadaki küçülme hastalıkların hızla yayılmasına sebep olmuş, COVID-19 gibi küreselleşen zoonotik hastalıklar maalesef küresel tehlike ve tehdit haline gelmiştir. COVID-19´a kadar dünya üzerinde her yıl 2 milyar vaka olduğu ve 2,7 milyon insanın zoonotik hastalıklardan öldüğü tahmin edilmektedir. İnsanlarda görülen hastalıkların yüzde 61´i hayvansal kökenlidir. Yeni oluşan patojenlerin (Ebola, Batı Nil, COVID-19, Kuş Gribi) yüzde 75´i hayvanlardan insanlara geçmektedir. Gıda kaynaklı hastalıkların yüzde 90 dan fazlası hayvansal gıdalardan kaynaklanmaktadır. Her yıl ortaya çıkan 5 yeni insan hastalığının 3´ü hayvan orijinlidir. Zoonotik hastalıklar grubunda yer alan etkenlerin yüzde 80´i potansiyel biyoterör etkenleri arasında bulunmaktadır. Sağlık Bakanlığı´nın tehlikeli görüp ihbarını mecbur kıldığı 50 hastalıktan 26´sı hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar olup, ülkemizde Dünyadaki 200´ün üzerindeki zoonotik hastalığın ortalama 5/2´sine rastlanmaktadır. Halen en çok rastlanan zoonotik hastalıklar olarak Brusella (Malta humması), Şarbon, Salmonellozis, Tüberküloz, Kırım Kongo Kanamalı ateşi, Tokzoplazma ile Kuduz hastalığı sayılabilir. Zoonotik hastalıkların küresel bilançosu; COVID-19 sürecinden önce her yıl 8 milyar Euro hayvansal üretim kaybı, küresel üretimin yaklaşık yüzde 20´si, her yıl ölen çiftlik hayvanın değeri yaklaşık 21.5 milyar Euro ve her yıl insan sağlığı için yapılan masraflar 43 milyar Euro. COVID-19 ile birlikte bugün tüm Dünya çok daha ağır bir bilanço ile karşı karşıyadır. Dünya zoonoz gününün amacı; günümüz insanı ve gelecek nesiller için ciddi anlamda tehlike arz eden ve küresel bir tehdit haline gelen zoonozlara karşı insanları korkutmak ya da insan-hayvan ilişkisine negatif müdahalede bulunmak değildir. Amaç, hepimizin refahı ve daha sağlıklı bir dünya vizyonunun gerçekleştirilebilmesi için, halk sağlığı stratejilerinde temel kabul gören, tıbbın en önemli ve uygulanabilir konusu olan koruyucu hekimlik kavramını hayata geçirmek için toplumu bilinçlendirmektir. Yine bu günün amacı; Zoonotik hastalıkların sürdürülebilir kontrolü ve eradikasyonu için kaynakların da birleştirildiği toplum işbirliğinin yapılmasının gerekliliğine dikkat çekmektir. 6 Temmuz´da dünyaya hayvanları korumanın insanları korumak olduğunu hatırlatmak amaçlanmaktadır. Zoonotik hastalıklarla ilgili risk analizi yapılması, epidemiyolojik çalışmaların artırılması, entegre bir veri tabanının oluşturulması, tehditlerin önceden belirlenmesi, yeni ortaya çıkabilecek veya mevcut hastalıkların halk sağlığı tehdidi oluşturma boyutuna gelmeden önlenmesi ve kontrolüne yönelik faaliyetler COVID-19 Pandemisi ile daha önemli hale gelmiştir. Genel olarak pandemilerde erken uyarı, erken teşhis ve erken reaksiyon ile hızla gerekli tedbirleri alarak hastalığın kontrol ve eradikasyonunu sağlamak en temel yaklaşımdır. Zoonotik hastalıklarla mücadelede başarı ´tek sağlık´ yaklaşımı ile mümkündür. COVID-19 bu yaklaşımın vazgeçilmezliğini ortaya koymuştur. Tek sağlık, zoonotik hastalıkların insan, hayvan ve çevre sağlığı ile uluslar arası ticaret ve ekonomi üzerine oluşturduğu küresel etkilere bağlı olarak gündeme gelmiştir. Tek sağlık yaklaşımı, yerel ulusal ve küresel alanda çalışan farklı disiplinlerin insan, hayvan ve çevrenin optimal sağlığı için işbirliği faaliyetlerini kapsamaktadır. ´Korunma tedaviden daha etkili ve daha ekonomiktir´ sloganı ile yola çıkan, hayvanlardan insanlara bulaşabilen ve küresel halk sağlığını tehdit eden bulaşıcı hastalıkların kontrolünde, antibiyotik direnci ile mücadelede ve gıda güvenirliğinin sağlanmasında beşeri hekimler, veteriner hekimler, çevre uzmanları ve diğer sağlık personelinin bir arada çalışmasını sağlayan “Tek Sağlık” kavramıyla ilgili somut girişimlerde bulunmak büyük önem taşımaktadır. Ancak, ülkemizde tek sağlık kavramı için girişimler olsa da, tek sağlık sistemi mevcut mevzuatlar ve yapılarla kurumsallaşmakta ve katma değer yaratmakta istenen başarıyı yakalayamamıştır. Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının tek sağlık yaklaşımını gelişmiş ülkelerde olduğu gibi benimsemelerini, mesleğimizin hayvan sağlığı ile refahını, toplum sağlığını ve çevreyi korumadaki hayati rolünü desteklemelerini, bakanlık teşkilat yapılanmasının bu konsepte uygun hale getirilmesinin ülkemiz açısından önemli bir ihtiyaç haline geldiğini vurgulamak istiyoruz. Veteriner hekimlik hizmetlerinin temel sağlık hizmetlerinin ayrılmaz bir parçası gerçeği kabul edilmeli, ´Tek Sağlık Yasası´ çıkarılarak, gerekli yasal ve yapısal düzenlemeler yapılmalıdır. Bu doğrultuda tek sağlık sistemine uygun olarak Cumhurbaşkanlığına bağlı Hastalık Kontrol ve İzleme Merkezi kurulmalı, Tarım ve Orman Bakanlığında Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü ile Sağlık Bakanlığında Veteriner Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü merkez ve taşra teşkilatları ihdas edilmelidir.'
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55