Akın Bodur/İskenderun
Mustafa Kemal Atatürk´ün 'Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır' diye seslendiği öğretmenler, günlerini kutladı. 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle dün İskenderun Atatürk Anıtı´nda ilçe milli eğitim müdürlüğü tarafından çelenk sunulup, saygı duruşunda bulunuldu.
'Eserinin üzerinde imzası olmayan yegane sanatkar öğretmendir' ifadesini anımsatan İskenderun Kaymakamlığı resmi sosyal iletişim hesabından yaptığı paylaşımda, 'Cumhuriyetimizin banisi ve Başöğretmeni Mustafa Kemal Atatürk´ün; bu sözünde de ifade edildiği üzere; Yeni neslin yetişmesi sürecinde rol alacak ve imzası olmaksızın güzel eserler oluşturacaklardı onlar... Belki de bir doktor, belki bir avukat, belki de kendileri gibi bir öğretmen yetiştireceklerdi. Ya da umudu kaybolmuş bir bireyi topluma kazandıracak ve nice umudun yeşermesine vesile olacaklardı. Olmadı, olamadı! Hayallerin ve hedeflerinin gerçekleşmesine engel oldu hain eller, hain gözler ve o hainler. Kutsal görevini ifa ederken şehadete intikal ederek, ebediyete uğurladığımız geçmişten günümüze tüm öğretmenlerimizi şükran ve tazimle anıyoruz. Sizleri unutmadık, unutmayacağız' değerlendirmesini yaptı.
Eğitim Sen: 24 Kasım, sorunların tartışıldığı gün
Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal, öğretmenlik mesleği açısından, uluslararası anlamda 5 Ekim tarihinin ‘Dünya Öğretmenler Günü´ olarak kutlanmasına karşın, 12 Eylül darbesi sonrasında ilan edilen ‘24 Kasım Öğretmenler Günü´nün, öğretmenlerin en temel sorunlarının bile gündeme gelmediği ‘resmi´ bir gün olarak kutlandığını belirtti. Ünsal, 24 Kasım´ın, Mustafa Kemal Atatürk´ün ‘Millet Mektepleri Başöğretmenliği´ni kabul ettiği gün olması açısından tarihsel bir gerçekliği ve önemi olmasına rağmen, ‘24 Kasım Öğretmenler Günü´nün 12 Eylül darbecileri tarafından ilan edildiği unutulmamalıdır. Her 24 Kasım´da öğretmenliğin kutsallığından, ‘Öğretmenlerin hakkının ödenemeyeceğinden´ söz edilerek bildik ezber cümlelerin kullanılması,artık bizleri ciddi anlamda rahatsız etmektedir. Yüz binlerce eğitim emekçisinin ekonomik, sosyal ve mesleki sorunlarını çözmek için atılmayan adımlar, öğretmenlerin gerçek sorunlarının görmezden gelinmesine yıllarca tanıklık ettik. Yıllardır 24 Kasımlarda öğretmenlere içi boş ve gerçek yaşamda hiçbir somut karşılığı olmayan övgüler dizilirken, öğretmenlerin çalışma ve yaşam koşullarına ilişkin sorunların üzeri örtülmekte, öğretmenlerin hakları ve geleceğine yönelik temel talepleri görmezden gelinmektedir. Eğitimde özellikle son yıllarda esnek, güvencesiz ve angarya çalıştırma uygulamaları belirgin bir şekilde artmıştır. Ücretli ve sözleşmeli öğretmenlik, mülakat ve güvenlik soruşturmaları nedeniyle yaşanan sorunlar, 700 bine yakın işsiz, ataması yapılmayan öğretmenlerin varlığı gibi temel konuların çözümü noktasında bugüne kadar hiçbir somut adım atılmamıştır.
Covid-19 salgını sonrasında, özelikle uzaktan eğitim sürecinde mesai kavramı tamamen ortadan kaldırılmış, esnek çalışma uygulamaları hiç olmadığı kadar arttırılmıştır. Ülkemizde bir süredir yaşanan ekonomik kriz nedeniyle iş ve yaşam koşullarımız ciddi anlamda ağırlaşmıştır. Yıllardır dile getirdiğimiz temel taleplerimiz karşılanmamış ve yaşadığımız sorunlara kalıcı çözümler üretilmemiştir. Bu nedenle Eğitim Sen olarak, 12 Eylül darbecilerinin ilan ettiği “4 Kasım Öğretmenler Günü ile sembolik değerini bulan ve öğretmenlerin iradesini yok sayıldığı, sesinin duyulmadığı, taleplerinin görmezden gelindiği, yılda bir gün takvimde sırası geldiği için öğretmenler gününü kutlamasını samimi bulmuyoruz. Ailelerin çocuklarını hangi zorluklarla okula gönderdiklerini, çocuk ve gençlerimizi okul dışında ve içinde bekleyen tehlikeleri, eğitim sistemini kuşatan bilim dışı kuşatmaya en yakından tanık olarak yaşadığımız sorunların sadece belirli günlerde hatırlanmamasını, yıllardır yaşadığımız sorunlara somut ve kalıcı çözümler üretilmesini istiyoruz' açıklamasını yaptı.
Ünsal, 'Öğretmenlerin kendisini güvende hissettiği, iş güvencelerinin sağlandığı, emeğinin karşılığı olan refah düzeyine sahip olduğu bir eğitim sistemi, toplumun ve öğrencilerimizin nitelikli eğitim hakkının yaşam bulmasının temel koşuludur. Yıllardır çeşitli alanlarda yaşadığımız hak kayıplarına ve olumsuzluklara bakıldığında, geçtiğimiz yıllar içinde kaybettiklerimizin ne kadar çok olduğu görülecektir.
Bizlere dayatılan her türlü haksız ve hukuksuz uygulamanın ancak tüm eğitim ve bilim emekçilerinin birleşik ve örgütlü mücadelesiyle kırılabileceğine inanıyoruz. Kötü ve sağlıksız koşullarda çalışan; hakları gasp edilen; hukuksuzca ihraç edilen, sürgün ve soruşturmalara, baskılara maruz kalan, sözleşmeli, ücretli güvencesiz çalışan, ataması yapılmayan, özel öğretim kurumlarında esnek, güvencesiz, düşük ücretlerde çalıştırılan, pandemi koşullarında gecesini gündüzüne katarak görevini yapmaya çalışan bütün eğitim ve bilim emekçilerinin; eğitim hakkından eşit koşullarda yararlanamayan milyonlarca çocuk ve gencimizin taleplerinin takipçisi olmayı sürdüreceğimize söz veriyoruz' açıklamasını yaptı.
Eğitim Bir Sen, meslek kanununu irdeliyor
Eğitim Bir Sen Hatay şube yönetimi de dün sendika binasında 'Öğretmenlik Meslek kanunu, vaatte kalmasın, hayat bulsun' konulu açıklama yaptı. 'İnsanın, özünü keşfetmeye, kişiliğini inşa etmeye yönelik en büyük eylemi eğitimdir' diyen Eğitim Bir Sen Hatay 1 Nolu Şube Başkanı İsmail Bayrakdar, 'Eğitimde geriye düşenin ahlakta, adalette, merhamette, bilimde öne çıkması, teknolojide önde olması, ekonomik ve diplomatik düzlemde fark oluşturması mümkün olmaz. Öğretmenlik, insanlığın en kadim ve önemli mesleklerinden biridir. Öğretmen, çocukların şuur sermayesini artırma, bilgi haznesini büyütme, idrak zeminini güçlendirme, hikmeti keşfetme, hakikate ulaşma konusunda beşerin insanlaşması ve bireyin uzmanlaşması yolculuğunda hem rehber hem de rol modeldir. Bu vasıf, öğretmenlik mesleğinin tarih boyunca önemli ve değerli kabul edilmesinin de başlıca sebebidir' dedi. Ülkede resmî ve özel kurumlarında fiilen görev yapan 1 milyon 200 bin öğretmen bulunduğunu anımsatan Bayrakdar, 'Öğretmenin yetiştirilmesinden emekliliğine kadar öğretmenlik mesleğini bütün olarak ele alan bir Öğretmenlik Meslek Kanunu´nun olmaması; hukuki açıdan boşluk, mesleki açıdan ise yoksunluktur. Kanun, hedefler ve gerçekler bağlamında uluslararası standartlara uygun bir kariyer mesleği niteliğini taşımalı; öğretmenin etkinliğini artıracak, itibarını yükseltecek hükümler içermelidir. Meslek kanununun yapılması için gereken talep de yazılması için gereken birikim de var. Bundan sonra bir tek şeye ihtiyaç var. O da kanunun çıkarılmasını hızlandıracak irade' diye konuştu. Samandağ´da ise Hükümet Konağı önündeki Atatürk Anıtına çelenk sunuldu. Törene, Samandağ Belediye Başkan Yardımcısı Tahsin Demir, Samandağ Milli Eğitim Müdürvekili Kadir Tosun, okul müdürleri ve öğretmenler katıldı. Törende konuşan Tosun, 'Halkın ve öğrencilerin yaşamında öğretmen, yapıcı, yaratıcı, insan haklarına saygılıdır. Öğretmen özverili, çevreye güven ve inanç veren, içi insan sevgisiyle dolu, lider bir kişidir. Öğretmenlik mesleği; bir sevda, her şeyden önce bir ideal, gaye ve bir hizmet mesleğidir. Öğretmenlik, insanlık tarihinin en önemli ve ölümsüz mesleğidir. Öğretmen, insanların kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayan, yaşamları boyunca kendilerine gerekebilecek bilgileri kazanmalarına yardımcı olan ve topluma arkasını dönmeden toplumun sürekli önünde giden bir gönül eridir.
Öğretmen ölümsüzdür' dedi.
Hatay Valisi Rahmi Doğan, 24 Kasım 1928 tarihinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk´e Millet Mektepleri Başöğretmenliği unvanının verildiğini ve bunun 92. yıldönümünü olduğunu anımsattı. 'Dünyadaki en fedakâr mesleklerin başında gelen öğretmenlik; emek, sabır ve hoşgörü isteyen, bedeli hiçbir maddi karşılıkla ölçülemeyecek kadar değerli, bir insan yetiştirme sanatıdır. Kendini geliştiren ve öğrencilerine yeni ufuklar açan öğretmenlerimiz sayesinde güçlü Türkiye için güçlü nesiller yetişecek ve bu nesillerle birliğimizi, varlığımızı ilelebet sürdüreceğiz. Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk´ün ´Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet; henüz millet adını almak kabiliyetini kazanmamıştır´ sözleriyle öğretmenlerin toplum hayatındaki önemini vurgularken, aynı zamanda öğretmenlere de önemli bir sorumluluk yüklemektedir' değerlendirmesini yapan vali Doğan, öğretmenlerin gününü kutladı ve şöyle seslendi: 'Ülkemizin her köşesinde; çocuklarımızı, gençlerimizi geleceğe en iyi şekilde hazırlama idealinden hiçbir zaman taviz vermediğinizden ve yetiştirdiğiniz her öğrenciye bu bilinçle yaklaştığınızdan hiç şüphem yok. Tutuşturduğunuz eğitim meşalesi ile dün ve bugün olduğu gibi, yarın da geleceğin mimarı olmaya devam edeceksiniz.'
Hatay Milletvekili İsmet Tokdemir, 'Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti genç nesillere emanet ederken, o genç nesilleri de öğretmenlere emanet etmiştir. O nedenle öğretmenlerimizin üstlendiği görev büyük önem arz etmektedir. Öğretmenler geleceğin mimarıdır. Ülkemizin kalkınması, Türkiye´nin çağdaş uygarlık seviyesinin bile üstüne çıkma hedefine ulaşması ancak öğretmenlerin yetiştireceği fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ile mümkündür. Öğretmenin en büyük eseri insandır. Bu eşsiz eseri yetiştirmek dünyanın en zor işlerinden biridir. Sabır gerek, sevgi gerek, yılların fedakârlığı gerek! O yüzden her insan bir emektir! Bu emekteki en büyük pay da öğretmenlerimizindir' görüşünü kaydetti. Öğretmenlerin Türkiye´nin aydınlık yarınlarında büyük pay sahibi olduklarını ifade eden Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, şu değerlendirmeyi yaptı: 'Çocukların hayata hazırlanmasında en büyük rehberliği yapan öğretmenlerin değeri asla tartışılamayacak kadar büyüktür. Bu kutsal mesleği Anadolu´nun her köşesinde binbir emek ve özveriyle yapan tüm öğretmenlerimiz, ülkemizin aydınlık yarınlarında en büyük pay sahibidir. Öğrencilerine rol model olarak onların iyi ahlaklı ve erdemli bireyler olarak yetişmesini sağlayan öğretmenlerin görevlerini yerine getirirken yaşadığı sıkıntıları ortadan kaldırmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün ‘Eserinin üzerinde imzası olmayan yegâne sanatkâr öğretmendir´ sözünü kendine ülkü edinerek bu mesleği icra eden öğretmenlere ne kadar teşekkür etsek azdır.'
İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı ise 'Öğretmenlik, bilgi, tecrübe ve irfanla çocuklarımızı, gençlerimizi geleceğe hazırlama mesleğidir. Öğretmenlik mesleği aynı zamanda bu ülkeye ve yeni nesillere adanmış bir hayatı da ifade etmektedir. Bu kutsal mesleğin temsilcileri, değeri hiçbir şeyle ölçülemeyecek kadar büyük fedakarlığın timsalidirler. Her yönüyle öğretmenler, eğitim ve öğretim sistemimizin temel yapı taşları, istikbalimizin de mimarlarıdır' değerlendirmesini yaptı. Defne Belediye Başkanı İbrahim Güzel de, Öğretmenler Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, 'Koronavirüs salgını sebebi ile örgün eğitime ara verilip, uzaktan eğitime geçiş yapılması, öğretmenlerin öneminin bir kez daha fark edilmesini sağladı' dedi ve öğretmenleri ´ücretli, kadrolu, atanan, atanamayan´ diye kategoriye ayırmadan günlerini kutladı. Samandağ Belediye Başkanı Refik Eryılmaz da ' Türk modernleşmesinin en önemli adımlarından 1924 eğitim ve 1928 yazı devrimi sayesinde bugün çağdaş ülkeler olma yolunda ilerleyen bir ülkede modern ve demokratik zihinlere sahip nesiller yetişmiştir. Bu nesilleri yetiştiren mimarlar ise Türk modernleşmesinin bayrağını daha da ileriye taşıyan öğretmenlerimizdir' değerlendirmesini yaptı. Antakya Belediye Başkanı İzzettin Yılmaz ise 'Ülkemizdeki insan kaynaklarının en verimli şekilde kullanılabilmesi için öğretmenlerimiz, bin bir zorluk ve fedakârlık içerisinde yurdumuzun dört bir köşesinde geleceğimizin teminatı gençlerimize kalkınmanın, ilerlemenin, bilimin ve medeniyetin ışığını yaymaya gayret göstermektedir. Milli birlik ve bütünlüğün sağlanmasında en önemli aktörlerden biri olan öğretmenler, aynı zamanda gençler ve çocukların ahlaki erdem ve insani değerlere ulaşması konusunda da çok önemli roller üstlenmişlerdir' açıklamasını yaptı. AKP Hatay İl Başkanı Mehmet Yeloğlu da, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk´ün 24 Kasım 1928 tarihinde ‘Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve saygı değer unsurlarıdır´ diyerek başlattığı bu yolda öğretmenlerimizin gününü kutlarım” ifadesini belirtti. CHP Antakya İlçe Eğitim Sekreteri olan emekli öğretmen olan Ahmet Kaplan ise, “Öğretmenlerimiz her devirde yaşadıkları toplumun âkil insanı, yol göstericisi, millî ve manevi değerlerinin taşıyıcısı konumundadır' açıklamasını yaptı.