Akın Bodur/İskenderun
Yazmaya 37 yıl önce başlamış
Şiir yazmaya 1980 yılında yurt dışına çalışmaya giden reyhanlıların dramını anlatarak başladığını ifade eder Mustafa Erdoğ, 'Ama asıl yazmaya başladığım tarih, 1996. yaşadıklarımı, hissettiklerimi, düşüncelerimi yazdım. Sevincim kadar öfkemi de. Çocukluk ve gençliğim problemli geçti. Konuşamadım, kimseye anlatamadım ve içimde biriktirdim. İçime kapandım. Ne yaşadıysam yaşadım ama kimseyle paylaşamadım. Dostlarımdan darbe yedim ama ´niye yaptın?´ diye sormadım. Her şeyi kadere bağladım. Küsmedim, yazdım. Şiirlerimde kendimi de anlattık. ´Sen Anadolusun be kadın´ şiiriyle de kadına yönelik şiddeti anlattım. Mevlana´nın sözünden etkilenip, yazmaya başladım. Cümlelerde, dizelerle yaşanmış hikayelere, günlük olayları anlatıyorum. Artık biriktirmiyorum, yazıyorum. İçimi satırlara, dizelere döküyorum' diye konuştu.
Erdoğ, şiirde gelenekçi olduğunu söylüyor
Yaşamının edebiyat ve sanat üzerine gideceğini belirten Erdoğ, Antakya, Adana, Sivas gibi ülkenin faklı kentlerinde şair ve edebiyatçılar tarafından düzenlenen etkinliklere katıldığını da söyledi. Erdoğ, kitaba ismini veren Diyar-ı Aşk adlı şiirin kitaba vesile olduğunu ifade etti.
'Yaşadıklarım içinde acılarım geçmemiş ise ben hala akıllanmamışım demektir' cümlesini Diyar-ı Aşk' adlı kitabının girişinde kullanan Erdoğ, şiirde gelenekçi olduğunu ve serbest ölçüde yazdığını söyledi.
´Farklı kitapları okuyor, besleniyorum´
Ayna İskenderun Kültür Sanat Derneği ile Evimiz İskenderun Süpürge Derneği´nin geleneksel Çarşamba sohbetinin konuğu olan ve kitabını da imzalayan şair Mustafa Erdoğ, Yahya Kemal Beyatlı, Necip Fazıl Kısayürek, Nazım Hikmet, Can Yücel gibi farklılıkları olan şair ve yazarları okuduğunu, tarihe meraklı olduğunu, uzun dönem sosyoloji ağırlıklı kitaba merak sardığını, son dönemde de şiir kitaplarını okuyup, farklı kaynaklardan da beslendiğini belirtti. İktidara yakın olanı da uzak olanı da okuduğunu anlatan Erdoğ, şiirde bununla beslendiğini kaydetti.
´Kitapa para vermeyenler, fala 50 lira veriyor´
Erdoğ, 'Ülkemizde sanat zayıf kaldı. Kitaplar da okunmuyor ama insanlar 50 lira verip tarot falına baktırıyor. Bunu yapanlara kitabı ücretsiz de verseniz alıp, okumazlar' dedi. Şiirlerinde yaşadıklarının kendine ilham olduğunu belirten Erdoğ, 'Yaşananı unutmuyorum ama ona da takılıp kalmıyorum' diye konuştu.
Geçmişte büyükşehirlerde yaşaması ve birisinin kendisine dokunması halinde kitabının yıllar önce çıkabileceğini ifade eden Mustafa Erdoğ, Ankara´da yaşıyor olması halinde de kitapçılardan çıkmayacağını kaydetti. 'Bizi herkes terk ederken, bir tek kitaplar terk etmiyor. Kitaplarla beraber yaşıyorum. Onlar benim dostlarım' diyen Erdoğ, bir soru üzerine, Anadolu´da şair ve yazarların son yıllarda artmasının, gelişen teknolojinin etkisiyle olduğuna inandığını da söyledi.