İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkezi Hapishane Komisyonu Üyesi Mehtap Sert, hasta mahpuslara özgürlük istediklerini belirtti.
Sert, İHD İskenderun şubesinde yaptığı açıklamada, hapishanelerde mahpuslara dayatılan insanlık dışı koşulların, hapishanelerin fiziki koşullarının yetersiz oluşu ve sağlığa erişim haklarının sağlanmaması nedeniyle mahpusların ruh ve beden bütünlükleri tehdit altında olduğunu ifade etti.
Sert, açıklamasında şunlara yer verdi: 'Mahpusları, insan olmaktan kaynaklanan haklarından soyutlayan zihniyet; gerek yasal düzenlemeler, gerek uygulamadaki keyfiyet, etik olmayan yaklaşımlar ve bürokratik engellerle özellikle hasta mahpuslar için insani olmayan bir tablonun ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Gittikçe otoriter bir hal alan ülke yönetiminin en katı uygulamalarının görüldüğü hapishanelerde; otoriteyi ve kuralları dayatan, yaşama hakkını ve özgürlükleri değil, güvenliği ön planda tutan bir anlayış hakim olmuştur. Bu anlayış, mahpuslara ve ailelerine onarılması mümkün olmayan zararlar vermekte, başta yaşama hakkı olmak üzere mahpusların birçok hakları ellerinden alınmaktadır. Sadece 2021 yılı Aralık ayında ulaşabildiğimiz verilere göre 6 mahpus hapishanelerde, 1 mahpus ise hastalığı ileri bir aşamaya geldikten sonra hakkında verilen tahliye kararı akabinde yaşamını yitirmiştir. Yaşamını yitiren mahpuslardan Halil Güneş, Abdurrezzak Şuyur ve Bangin Muhammed derneğimiz tarafından oluşturulan ve 604´ü ağır olmak üzere 1.605 kişinin bulunduğu hasta mahpus listemizde bulunmaktaydı. Yaşamını yitiren her üç hasta mahpusun da hastalıkları nedeniyle infazlarının ertelenmesi ve tedavilerinin hapishane dışında yapılması için ilgili mercilerle defalarca resmi yazışma ve görüşmeler yapılmasına, milletvekilleri tarafından soru önergeleri verilmesine rağmen yetkililer tarafından gerekli adımlar atılmamış ve göz göre göre bu ölümler yaşanmıştır. Şu an Türkiye hapishanelerinde tutulan ve sağlık durumları kritik seviyede bulunan Mehmet Emin Özkan, Aysel Tuğluk, Sıddık Güler, Fatma Özbay, Ahmet Çakal, Ali Osman Köse ve Yusuf Özmen gibi hapishanelerde yaşamını devam ettiremeyecek durumda olan bütün ağır hasta mahpusların infazlarının ertelenerek tedavilerinin hapishane dışında yapılması gerektiğini bir kez daha talep ediyoruz. İnfaz yasasının ´hapis cezasının infazının hastalık nedeni ile ertelenmesi´ başlığını taşıyan 16. maddesinde 24.1.2013 tarihinde 6411 sayılı yasayla birlikte yapılan değişiklikle ´maruz kaldığı ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkûmun cezasının infazı üçüncü fıkrada belirlenen usule göre iyileşinceye kadar geri bırakılabilir´ hükmünün yer alması ve uygulamada ´toplum güvenliği bakımından tehlike´ unsurunun kolluk güçlerinin insafına bırakılmış olması en büyük sorunlardan biridir. Hasta mahpuslarla ilgili tıbbi değerlendirmelerin esas alınması yerine, ´toplum güvenliği bakımından tehlikelilik´ unsuruna ´ağır ve somut bir tehlike´ kriterinin eklenmiş olması sorunu çözmekten uzak ve kabul edilemez bir yaklaşımdır. İlgili kanun maddesinin kaldırılarak yerine mahpusların sağlık hakkını önceleyen ve cumhuriyet savcılarının takdir hakkını kaldıran bir düzenleme yapılması gerekmektedir. Anayasanın 104. maddesi ile cumhurbaşkanına tanınan af yetkisinin mahpuslar arasında ayrım gözetilmeksizin kullanılması gerektiğini de belirtmek isteriz.'
9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01