İskenderun/SES
İSTE´den yapılan açıklamada, 'İSTE Rektörlüğü´nün girişimleriyle Ürdün Haşimi Krallığı Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı´yla yapılan görüşmeler olumlu sonuçlandı ve İSTE´nin lisans düzeyindeki programları Ürdün´de akredite oldu. Bu akreditasyon ile İSTE, Ürdün Devleti tarafından tanınan yükseköğretim kurumları arasına girerken, önümüzdeki süreçte Ürdün´lü gençler üniversite eğitimlerini İSTEmeleri halinde İSTE´de sürdürebilecek' ifadesine yer verildi. İSTE Rektörü Tolga Depci ise şu değerlendirmeyi yaptı: 'Üniversitemizin 2020-2024 Uluslararasılaşma Strateji Belgesinde belirtilen en başlıca hedeflerinden biri olan üniversitedeki yabancı öğrenci sayısını arttırma hedefiyle de örtüşen bu hamlemizle, İSTE´nin hedef/odak ülkeleri arasında yer alan Ürdün Devlet´i ile daha yakın ilişkiler kurmamızı sağlayacağına inanıyoruz. Akreditasyon, İSTE tarafından verilen diplomaların Ürdün Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı nezdinde tanınırlığı olacaktır. Bu durum İSTE´nin Ürdünlü öğrenciler tarafından tercih edilebilirliğini arttıracak. İSTE´ye gelen ve Türkçe dil bilgileri, öğrenimlerini İSTE´de devam ettirebilecek düzeyde olmayan öğrencilere Türkçe´yi ve Türk kültürünü öğretmek için bu yıl İSTE-TÖMER (Türkçe Öğretim Uygulama ve Araştırma Merkezi)´ni kurduk. İSTE-Tömer Merkezi Müdürü olarak da birimle uyumlu olarak çalışmalar gerçekleştirebilmesi adına, yabancı dil uzmanı bir Öğretim Üyesinin atamasını geçtiğimiz günlerde yaptık. Burada eğitim gören öğrencilerimiz dil sorunlarını bu merkezle aşacak ve İSTE´ye gelecek öğrencilerimiz için dil sorunu çözülmüş olacak. Uluslararasılaşmanın sağladığı yararlar bağlamında akademik ve bilimsel etkileşim aracı olma; dış politika, kamu diplomasisi ve kalkınmada işbirliği aracı olma; ülkeler ve kültürler arası etkileşim aracı olma ve ekonomik fayda kaynağı olma biçiminde gruplanabilecek yararlar en fazla ön plana çıkanlardır. Uluslararasılaşma, kamu diplomasisine de önemli katkılar sağlamaktadır. Uluslararası öğrenciler ülkelerine döndüklerinde üst düzey görevlere gelebilmekte ve ülke politikasının belirlenmesinde söz sahibi olabilmektedirler. Gerek dış politikada gerekse kamu diplomasisi ve kalkınma alanlarında ülke menfaati gözetilmesinin önde geldiği bilinmektedir.'