Kadına şiddet protesto edilmeye devam ediliyor

Nesrin Geyik/İskenderun

 Birlik, toplantıya katılanlara İstanbul Sözleşmesi´ni anlatan bildiri de dağıttı. Kadınların eylemine erkekler de destek verdi.
Kentin Ulucami Caddesi üzerindeki Sağlıklı Yaşam parkı önünde yapılan ve bazı sivil toplum kuruluşları ile meslek örgütlerinin de destek verdiği basın açıklamasında konuşan Türk Kadınlar Birliği Derneği İskenderun Şube Başkanı Canan Gencer, eşitlik, özgürlük ve katılım mücadelesini derneklerinin 95 yıldır sürdürdüğünü, bu konuda başarıya ulaşmanın önündeki en büyük engelin ise kadına yönelik şiddetin olduğunu ifade etti. Sorunu ülke genelinde ortadan kaldırabilecek güçlü ve koruyucu yasal haklara sahip çıkılması gerektiğini belirten Gencer, 'Kadına yönelik şiddet bir insanlık suçudur. Ülkemizde mevcut yasal düzenlemelerin şiddeti önlemek ve şiddet göreni korumak anlamında bazı eksiklikler olmakla birlikte iyi bir donanıma sahip olduğunu söylemeliyiz' dedi.
Ağustos 2014´te imzalanan ve ilk imzacısı Türkiye olman İstanbul Sözleşmesinin kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadelesinde önemli olduğunu anlatan Türk Kadınlar Birliği Derneği İskenderun Şube Başkanı Gencer, sözleşmenin, anayasının 90. maddesinden aldığı güçle çok önemli bir destek kazandırdığını ifade etti. 'Kadına uzanan eller kırılsın', 'Kdına şiddete hayır'´ sloganlarının atıldığı açıklamada konuşan Gencer, 'Sözleşmenin amacı, kadınları her türlü şiddetten korumak, kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önlemek, kovuşturmak ve ortadan kaldırmaktır. 6284 sayılı kanunla da kadınlar korunmaya çalışılmaktadır' diye konuştu. Kadına karşı şiddet ve kadın cinayetlerinin artık ciddi boyutlarda ele alınması ve durumun olumlu yönde aşılması için daha ağır yaptırımların uygulanması gerektiğini belirten Gencer, kadını döven ve şiddet uygulayan seviyesizleri kınadıklarını söyledi.
Anneler Derneği İskenderun Şube Başkanı Nezihe Elibol, 'Kadın bir annedir. Kimse onu dövemez, eziyet edemez. Eziyet ediyorsa, annesine eziyet ediyordur. Bize ne oldu? Sevgi, saygı beraberliğimiz gitti. Bundan sonra birlik olalım. Eziyete izin vermeyelim' dedi. ÇYDD İskenderun Şubesi Başkanı Emine Kurbal da 'Bu iddeti en iyi eğitimle önleyebiliriz. Özellikle kız çocuklarının eğitimine önem vermeliyiz. Kadın erkek yan yana ayırt etmeden yaşamak istiyoruz' değerlendirmesini yaparken, Arsuz Belediye eski Başkanı Nazım Culha ise İstanbul sözleşmesini desteklediklerini ve yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması gerektiğini söyledi. Eğitim İş Hatay 2 Nolu Şube Başkanı Sinan Cibaroğulları da 'Bu gidişe bir son verilmesini istiyoruz. Diyorlar ki, bu ülkede kadın olmayacaksın, çocuk olmayacaksın, hayvan olmayacaksın. Hayır bu ülkede kadında olacak, çoçukta olacak. Bu iş, imam hatip okulları açarak olmuyor. Hep birlikte bir arada yaşayalım' diye konuştu. Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Hatay İl Koordinatörü Erdem Harmaoğlu ise 'Eğitim, eğitim, eğitim diyoruz. Bizim kendi aramızda bir bir laf var, ´Her erkeğe bir kadın yüreği lazım´ diyoruz' dedi ve kadın cinayetlerini kınadıklarını söyledi. MHP İskenderun Kadın Kolları Başkanı Fatma Kaya ise, 'Hiç bir anne ´ben ölmek istemiyorum´ demesin. Hiç bir çocuk ´anne ölme´ demesin. Bir an önce bu kadın cinayetlerin önlenmesi için yasal düzenlemeler yapılmasını istiyoruz. İdamsa idam, hadımsa, hadım' dedi. ÇKD İskenderun Şubesi Başkanı Nermin Kara da kadına yönelik şiddetin bir insanlık suçu olduğunu ve bu şiddeti ancak yasalarla ortadan kaldırmak gerektiğini belirterek, yasaların en ağır şekilde uygulanmasını talep ettiklerini belirtti.