Anne ve bebek ölümlerini azaltmak, kadınları kanser konusunda bilinçlendirmek, yıllık kontrollerin önemini anlatmak ve sağlık personeline eğitim vermek amacı taşıdığı belirtilen proje kapsamında Hatay´a gelen ekip, Hatay İl Sağlık Müdürlüğü koordinatörlüğünde, Hatay Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği ve Halk Sağlığı Müdürlüğünün katkılarıyla iki gün süren çalışma yaptı. TAJEV Başkanı Prof. Dr. Cihat Ünlü, 'Anne çocuk sağlığı, aile planlaması, doğum kontrolü, kısırlık tedavileri ve genital kanserler gibi konuları enine boyuna tartışıyoruz. İki gün süren yoğun programın ardından da devlet hastanelerimizi, üniversitelerimizi ziyaret edip, ihtiyaç olan malzemeleri bağışlıyoruz. Projemiz çok yönlü, bu projenin dünyada başka bir uygulaması yok. Bu, tamamen vakfımız tarafından geliştirilmiş, her türlü finansmanı tarafımızdan karşılanan bir sosyal sorumluluk projesidir' dedi. 2016 yılında Türkiye´de 1 milyon 309 bin 771 doğumun gerçekleştiğini belirten Ünlü, bunların yüzde 53,1´inin ameliyat la yapıldığını, normal doğum oranın da yüzde 46,9 olduğunu söyledi.
Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mete Güngör de, Türkiye´de sezaryenle doğum oranının yüzde 50´nin üzerinde bulunduğunu belirtti. Güngör, 'Mümkün olduğunca, kadınların normal doğum yapabilmesi için gerekli altyapıyı ve ortamı sağlamaya çalışıyoruz. Sezaryen yaptığınızda bir sonraki doğumunuzu yine sezaryen yapacaksınız. Sezaryen cerrahi bir işlem. Dolayısıyla ne kadar çok cerrahi işlem yaparsanız, aynı kişide o sayı arttıkça komplikasyon oranı da artmaktadır. Annelerde doğum sonrası kanamalar özellikle geçmişinde sezaryen yapmış kadınlarda olmaktadır. Dolayısıyla sezaryene global olarak baktığınızda gerçekten hem maddi bir yük hem de genellikle ciddi bir sağlık problemi meydana getiriyor' diye konuştu.
Katılılanlara, rahim ağzı kanseri hakkında da bilgi verilen konferansta, dünyada kadınlarda en sık görülen üçüncü, Türkiye´de onuncu kanser türü olan rahim ağzı kanserinin, önlenebilir bir hastalık olduğu, kadınların bu hastalıktan aşılanma ve taramalar yolu ile korunabileceği de anlatıldı.