*Hatay Barosu Kadın Hakları Komisyonu kadın hakları için sistemin de sorgulanmasını önerdi.
İskenderun/SES
Hatay Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Av.Melahat Kahramanoğulları, “Cumhuriyet devrimleri ve kadının insan hakları kazanımlarından vazgeçmeyeceğiz. Bizler savaşı, yoksulluğu, eşitsizliği, şiddeti arttıran sistemi sorgulamadan ve değiştirmeden kadının insan haklarının ihlalinin ortadan kaldırılamayacağının bilincindeyiz” dedi.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla komisyon üyeleriyle gerçekleştirdiği ortak açıklamada konuşan Av. Kahramanoğulları, bugün devam eden kadın mücadelesinde çok daha fazla dayanışmaya ihtiyaç olduğunu söyledi. “Kadınlar olarak bizler başka bir dünyanın mümkün olabileceği çığlığını omuz omuza atmak durumundayız” diyen Av. Kahramanoğulları, savaşı, yoksulluğu, eşitsizliği, şiddeti arttıran sistemi sorgulamadan ve değiştirmeden kadının insan haklarının ihlalinin ortadan kaldırılamayacağının bilincinde olduklarını, insanları yoksulluğa iten, eşitsizliğe, şiddete ve savaşa yol açan sömürü düzeninin değişmesi gerektiğini belirtti.
Son yıllarda kadına karşı şiddet ve kadın cinayetlerinin sayısı hızla arttığına dikkat çeken, kadına yönelik şiddetin toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile doğrusal ilişkisi olup, toplumsal cinsiyet eşitsizliği önlenmeden şiddetin de ortadan kalkmayacağı görüşünü dile getiren Av. Kahramanoğulları, açıklamasında şu görüşleri dile getirdi: “Kadına karşı şiddetin önlenmesinin ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının güvencesi olan 6284 sayılı yasaya, İstanbul Sözleşmesi´ne ve nafaka hakkına karşı son yıllarda yürütülen haksız propagandayı endişeyle izliyoruz. Hak savunucusu olarak bizler; yasalarımızın uygulamadan kaynaklı sorunlarının çözümünü talep ederken, kadını özgür bir birey olarak kabul etmeyen zihniyetin planlı ve sistematik olarak siyasi zeminin uygun olduğunu düşünerek nafakanın kaldırılması ve İstanbul Sözleşmesi´nin ve 6284 sayılı yasanın kaldırılması yönünde yarattıkları politik baskılarını görmekteyiz. Siyasilerden talebimiz siyasi baskıya direnerek, kadının insan haklarının ihlal edilmesine yol açacak kadın kazanımlarını geriye götürecek hiçbir yasal değişikliğe imza vermemeleridir.”
Kadına yönelik şiddetin varlığında ve Aile Mahkemeleri´nin görevli olduğu alanlarda ve davalarda arabuluculuk ve uzlaştırma alternatif çözüm yöntemlerinin kabul edilmemesi gerektiğini de vurgulayan Av. Kahramanoğulları, uzun mücadeleler sonucunda elde edilmiş kadın hakları kazanımlarından vazgeçme çalışmalarına karşı sessiz kalmayacaklarını da sözlerine ekledi.
Av. Kahramanoğulları, şunları kaydetti: “Kadınları toplumsal hayatın dışına iten ayrımcı ve cinsiyetçi politikalardan vazgeçilerek, kadını sadece ailenin bir parçası olarak gören, özgür birey olduğunu kabul etmeyen politik ve kültürel anlayış değiştirilmeli, kadınlara siyasal, sosyal ve ekonomik alanda yer açacak toplumsal cinsiyet eşitliği politikaları samimiyetle uygulanmaya geçilmelidir. Kamu Kurum ve Kuruluşları cinsiyet temelinde ayrımcılık yapmama ve eşitliği uygulamak için mekanizmalar oluşturmalı ve düzenlemeler yapmalıdır. Kadınlara karşı her türlü ayrımcılık sonlandırmalı, toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanarak, kadının toplumsal konumu güçlendirilmelidir.”
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55