Burçlarla tarihsel özelliğin değiştirdiği savunuluyor
Akın Bodur/İskenderun
Payas´ta bulunan ve Payas kalesi olarak bilinen Handekli Kale´de yapılan restarosyon islemine, bazı yurttaşlar tepki gösterdi. Sosyal paylaşım sitesinden çekilen fotoğraflarla yapılan eleştiride, 'Payas´ın Hendekli Kelesi de restore edilmiş, Türkiye´de kaç tane hendekli kale var acaba bu işi yapan onay makamı bunu biliyor mu. malacı Yusuf ustanın papucu da dama atılmış. Bu iştem kim sorumlu acaba' ifadesine yer verildi. Sosyal medya üzerinden Payas Kalesindeki eleştiriyi yapan yurttaş, sosyal paylaşımında Kültür Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Vakıflar Hatay Bölge Müdürlüğünü gibi kurumları da etiketleyerek, paylaşımını yaptı.
Payas´ta bulunun kale, Cin Kulesi, Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi gibi kültürel varlıkların restore edilmesi için birkaç yıl önce karar çıkmış, Sokullu Mehmet Paşa Külliyesinde restore işlemleri tamamlanmıştı. Payas Belediyesinin internet istesinde ´projelerimiz´ arasında sıralanan Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi hakkında şunlara yer veriliyor: 'İstanbul-Halep-Şam-Hicaz yolu üzerinde, Hac ve Ipek Yolu kervanlarının kesiştiği noktada yer alan bir menzil külliyesi olarak insa edilen bu eser, devrin kudretli sadrazamı Sokollu Mehmet Pasa tarafından 1574 yılında Mimarbaşı Mimar Sinan´a yaptırılmıştır. Payas´taki Külliye, Türk-İslam mimarisinin en güzel ve en güzide eserlerinden birisidir. İnsa tarihi, Mimar Sinan´ın ´ustalık eserim´ dedigi Edirne Selimiye Camii ile eş zamanlı olması sebebiyle, bu nadide eser onun mimarlık birikiminin bir özetidir. Payas, Ipek Yolu ile Haleb´e gelen malların denize ulaştığı bir liman olarak, Kıbrıs ve Akdeniz ülkelerine sevk edildiği yer idi. Külliye bu güzergahı kullanan hacı kervanları ile ticaret kervanlarının, limanın ve askeri birliklerin emniyetini saglamak ve konaklamalarını karşılamak amacıyla II. Selim´in saltanat döneminde inşa edilmis, Anadolun en büyük külliyesidir. Külliye, 13.000 metrekarelik bir alana oturtumuştur, Külliye´yi oluşturan ana omurga kuzey-güney dogrultusunda 48 dükkanlık ´Arasta´dır. Arasta dogusundan, ´Han´, ´Tabhane´, ´Imaret´e açılırken, batısından ise medresesi içinde bulanan ´Cami´, ´Sübyan Mektebi´ ve ´Kale´ye açılmaktadır. Yine arasta içerisinden ulaştığımız batı kanadında bulanan ´Çifte Hamam´´ ise Külliye´nin yapı grubunu tamamlayıcı bölümüdür. Arasta´nın tam ortasında bulanan ´Dua Kubbesi´´ bütün yapıları kuzey-güney ve dogu-batı ekseninde birlestiren yapı öğesi olmuştur. Külliyenin günümüze saglam olarak gelen bir tane kitabe bulunmaktadır. Arastanın içinde bulunan hana giris saglayan taç kapının üst bölümündeki kitabenin çevirisinde şunlar yer almaktadır: Alemin kendisi ile övündügü ve güzel ahlak sahibi Süleyman´ın oğlu Sultan Selim´in veziri; Bu fani dünyanın geçici oldugunu anladı ve bayragının daimi olamadıgını ve bu dünyanın mihnetlerde bir cehennem oldugunu görerek; Allah rızası için bu hanı yapıp vakfetti ve böylece daha dünyada iken ahiretini mamur eyledi. Allah bu emsalsiz hayrı kabul ede, dogrusu bu ki böyle hayrı herkese nasip etmez. Bu eserin sahibi tarih düsürüp dedi: ben allah rızası için bu hanı yolcularına vakfettim. 928H./1574M. (ebcet hesabı ile)'
Hatay Valiliğinin internet sitesinde Payas Kalesine ilişkin şu bilgiler yer alıyor: 'Osmanlılar zamanında İstanbul´dan gelip, Tarsus, Adana, Payas, Belen ve Antakya üzerinden Mısır ve Hicaz´a giden Hac Yolu bu bölgede türeyen eşkıyalar yüzünden tehlikeye düşmüştür. Bu eşkıyalara karşı emniyet sağlayabilmek için Payas Kalesi yapılmıştır. Adana tarafında Kurt Kulağı denilen yerde süvariler tarafından karşılanan yolcular Payas´a, oradan da belen geçidine kadar götürülerek emniyetleri sağlamış oluyorlardı. Kale, şimdi Dörtyol ilçesinin Payas Bucağı içinde eski çarşı yanında Han, hamam, kervansaray, cami ile birlikte ayakta durmaktadır. Kalenin etrafı taştan örülmüş bir hendekle çevrilmiştir. Külliyeye bakan doğu tarafında iki tarafı yuvarlak kaleli demir bir kapısı ve köprüsü vardır. Dört köşesinde ve kenarında 8 adet kulesi sağlam olarak ayaktadır. Kale şimdiki haliyle teknik ve sanat bakımından tamamen bir Osmanlı yapısıdır. Fakat Cenevizliler devrinde de burada küçük bir kale olduğu tahmin edilmektedir.'
Valilik sitesinde Cin Kulesine ilişkin olarak da 'Bir zamanlar bir hendekle çevrili olan kulenin Haçlılar ya da Cenevizliler tarafından yapıldığı sanılmaktadır. İnşa tarihi kesin olarak bilinmemektedir.saldırılara karşı bir gözetleme kulesi olarak kullanılan yapı deniz ile Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi arasındaki en yüksek tepeye inşa edilmiştir' ifadeleri yer alıyor.
9147,32%1,28
34,54% 0,24
36,46% 0,34
2961,34% 0,90
4965,45% 0,74