Kentsel dönüşüm, modern yaşam alanları için gerekli

Antakya4da yayın yapan HRT´de değerlendirmede bulunan Kimyeci, Antakya ve ülkenin yüzde 66´sı deprem bölgesinde olduğunu anımsatarak, nüfusun yüzde 72´sinin de bu bölgede yaşadığını anımsatttı. Depremin olası yıkıcı etkisinden halkı korumanın belediye olarak asli görevleri olduğunu belirten Kimyeci, 'Halkın mağdur olmaması için bugünden depreme hazır olmamız gerekiyor. Yeşil ve sosyal alanlar, otoparklarla her türlü ihtiyacı karşılayan modern yaşam alanları kazandırmak için kentsel dönüşüm projesinin yapılması gerekiyor' dedi. 

Hükümetinz 25 Haziran 2013 tarihinde Antakya´nın Emek ve Aksaray mahallesinin afet riski taşıyan alanların bir bölümünü kentsel dönüşüm kapsamına aldığını ifade eden Kimyeci, 'Yaptığımız girişimlerle proje yapım yetkisi talep ettik. 21 Ağustos 2014´te proje hazırlama yetkisi aldık. 20 Ocak 2015 tarihinde Kentsel Dönüşüm proje ve danışmanlık hizmet ihalesini yaptık. 26 Şubat 2015´te ise konusunda uzman bir firmayla ihale kapsamında görüşüp anlaşarak 26 Şubat´ta yer teslimi yaptık. 29 Ocak 2016 tarihinde üçüncü ve son safhada projelerin onaylanmasını beklerken Bakanlık, kendisine ait proje onay yetkisini bize verdi. Çevre ve Şehircilik Bakanından kat karşılığı yapım yetkisi talebinde bulunduk, 30 Kasım 2016 tarihinde yetkiyi aldık. 7 Şubat 2017 tarihinde meclis kararı ile kentsel dönüşüm konusunda gerekli yetkilere haiz bir şekilde vatandaşlarzla ıslak imzalı protokol imzalama ve anlaşma yetkisini de elimize alarak tanıtım toplantısı yaptık. Kentsel dönüşüm alanında toplam 66 tapu tahsis belgesi olan ailemiz var. Ancak bazı aileler, tapu tahsis belgesinin alt şartı olan söz konusu alanın bedelini taksitler halinde belediyeye ödememiş. Kimisi tamamen ödemiş ancak bazı hak sahipleri bir kısım taksiti ödemiş, geri kalanını ödememiş. Bazı vatandaşlar ise tapu tahsis belgesi olduğu için hiçbir taksit ödememiş. Dolayısıyla tapu tahsis belgesi, hiçbir ödeme yapılmadığı ya da eksik yapıldığı için kanun açısından geçersiz kabul ediliyor. Bu konuları bBakanımızın talimatlarıyla yeniden gözden geçirip, ne yapabileceğimizi karşılıklı değerlendirmeler yaparak bir yol haritası çiziyoruz' dedi.
Kentsel dönüşüm alanında bazı yurttaşların ´işgalci´ konumda olduğunu ifade eden Kimyeci, şunları söyledi: 'İşgalci demek; herhangi bir tapusu, mülkü, parseli olmaksızın bir başka şahsın parseli ya da devlete ait bir alan üzerinde vaktiyle 40, 50 sene öncesinde vatandaşımızın ihtiyacına binaen izinsiz bir bina yapması demek. Bu durumda olan vatandaşlarımıza kanun nezdinde işgalci olarak ifade ediliyor. İşgalci konumunda olan vatandaşlarımız için yapmış oldukları binadan dolayı enkaz bedeli ödenmesi söz konusu. Bu bağlamda toplamda 110 ailemiz mevcut. Bu konuda da değerlendirmeler yaparak çözüme ulaştırmaya çalışıyoruz. Hissesi az olup, hissesinden daha fazlasını isteyen vatandaşımızın hakkından fazlasını vermemiz söz konusu değil. Kentsel Dönüşüm projesindeki hak sahiplerimizin haklarını eşit bir şekilde gözetiyoruz. Bir hak sahibimizi diğerlerinden ayırt etmiyoruz.Kentsel Dönüşüm projemizde tüm alanlar Çevre ve Şehircilik bakanlığımız nezdinde tüm aşamalar değerlendirilerek, bilgi sunularak, onay alınarak kanun ve nizam çerçevesinde gerçekleştiriliyor. Bazı vatandaşlar, parsellerini, arsalarını düşük bedelle hesap ettiğimizden şikayet ediyorlar. Bir örnek vermek gerekirse; Ankara Büyükşehir Belediyesi´nde yapılan bir Kentsel Dönüşüm Projesinde 220 metre, 1 metresi 220 liraya hesap edilmiş ve 2013 yılında imza atılmış. 2016 tarihinde Ankara Altındağ´da söz konusu alan 270 lira; hisseli parsel. Yine Ankara Altındağ´da Orhangazi mıntıkasında metresi 420- 480 lira aralıklarında parseller var. 2015 yılında STK onaylı firmalar, yıkılacak 1.390 bina tespit etti. Bu bina içerisinde 1.881 hak sahibi, şu anda miras yoluyla varislere intikal edince 2 binin üzerinde hak sahibimiz oldu. Ortalama 3.312 bağımsız birim var. Bunlardan 3.085´i konut, 221´i iş yeri, 6´sı ise depo olmak üzere toplamda ortalama büyüklüğünün 85 metrekare olduğu tespit edildi. Araziler, arsalardan dolayı 13 farklı çeşitte. Hak sahiplerimizin arsasına göre hakediş miktarı hesaplandı. Eğer hak sahiplerimiz kendilerine düşenden daha fazlasını almak isterse ekonomik durumuna göre istediği seçeneği mevzuat ölçüsünde seçebiliyor. İhtiyaç varsa Hükümetimiz faizin yüzde 40´ı oranında vatandaş adına bankaya yatırılıyor. Örneğin 10 puan faiz varsa 4 puanı hükümetimiz, vatandaşımız adına bankaya çektiği krediye karşılık yatırıyor. Vatandaş 10 yıllık vadeyle 125 bin liraya kadar kredi çekebiliyor, ilk iki yıl ödeme yapmadan kalan 8 yıl 96 eşit taksitler halinde bankaya ödüyor. Hükümet ev taşıyacak vatandaşlarımız için taşınma bedeli olarak 1490 lira destek vererek 36 ay boyunca 745 lira kira yardımında bulunuyor. Bunun dışında oğlu, kızı ya da anne babası için başka bir binada oturuyorsa da 5 aylık peşin olmak üzere 3.725 lira kira yardımı, hak sahibinin kendisine de taşıma ile beraber toplam 28.310 lira karşılıksız destek veriliyor. Anlaşma yaptığımız hak sahiplerinin 184 bin 760 lira alacağı var. Arsası 175 metrekare, 675 liradan hesap ettik. Arsadan dolayı 118 bin 125, yapıdan dolayı da 66 bin 635 lira, toplam 184 bin 760 lira. Bu vatandaşın 175 metrekare parselde 112 metrekarelik bir yapısı var. Yapılacak olan projemizde 128 metrelik ara kat güney cepheli daire alıp üzerine de 25 bin 307 lira para alacak. Böylece hak sahibi hem mevcut evini hem daha büyük, daha konforlu, 4 c sınıfında bir mülk sahibi olacak. Şu ana kadar yaklaşık 600 hak sahibiyle anlaştık. Anlaşamadığımız hak sahibinden örnek vermek gerekirse; bir hak sahibimizin 84 bin 203 lira bedel biçilen, arsası yaklaşık 33 metrekare 675 liradan hesap ettik. Evi 116 metrekare evi var, bunun 83 metrekaresi kendi parselinin dışına taşmış. Buna rağmen vatandaşımıza 33 metrekare arsası olduğu için enkaz bedeli hesap ettik, 84 bin 203 lira alacağı var. Ancak hak sahibimiz mağdur olduğunu düşünerek anlaşma imzalamadı.'