'Kınamanın ötesinde yaptırımlar devreye sokulmalı'

Akın Bodur/İskenderun

İskenderun Teknik Üniversitesi de İsrail parlamentosunun aldığı yasa kararını kınadı ve bunun evrensel hukuk sistemi, BM´nin yasal ve ahlaki sistemiyle çatıştığı belirtti.
İslam İşbirliği Teşkilatının acil olarak toplanması gerektiğini ifade eden Saadet Partisi Hatay İl Başkanı Mustafa Eğe, “Büyük İsrail hayali kuranlara karşı kınamanın ötesine geçilerek, ekonomik askeri ve siyasi yaptırımlar biran önce devreye sokulmalıdır” değerlendirmesini yaptı.

İSİPAB üyesi Topal: Kurul bugün toplanacak
CHp Hatay Milletvekili ve İslam İş Birliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) üyesi Serkan Topal, TBMM İSİPAB komisyonunun bugün toplanacağını belirtti. Milletvekili Topal, Hatay parlamenterleri arasında TBMM İslam İş Birliği Teşkilatı Parlamento Birliği üyesi tek kişi.
Hatay Milletvekili Serkan Topal, gazetemize yaptığı açıklamada, 'TBMM İslam İş Birliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) üyelerinden oluşan kurul, bugün parlamentoda toplanacak v ekendi arasında TBMM İSİPAB Başkanı, sözcüsünü ve diğer kurulun diğer organlarını belirleyecek. İslam İş Birliği Teşkilatı Parlamento Birliği üyeleri kendi arasında yaptacağı görev dağılımı sonrasında bu konu görüşülebilinecek' dedi.

'Coğrafyadaki kargaşadan istifade ederek karanlık hedefine ulaşma çalışmasında'
Saadet Partisi Hatay İl Başkanlığının yönetim kurulu toplantısında konuşan SP il başkanı Mustafa Eğe, bu konularda da en büyük sorumluluğun İslam dünyası yöneticilerine ait olduğunu belirtti. SP Hatay il başkanı Eğe, şu değerlendirmeyi yaptı: 'İsrail Meclisi´nin ‘Yahudi Ulus Devleti´ kanunu girişimini şiddetle telin ediyoruz. Bu tahrip ve tahrike yönelik çabaların ne uluslararası hukukta nede tarihin vicdanında hiç bir karşılığının olmadığını vurguluyoruz. Kudüs ve Filistin bütün Müslümanların izzet ve şerefidir. İslam dünyası bu tür oldubittilere izin vermemek için derhal harekete geçmelidir. Bölgede kurulduğu günden bu yana ‘Büyük İsrail´ devleti hedefi ile çalışan İsrail ne yazık ki, coğrafyamızdaki kargaşadan istifade ederek her geçen gün karanlık hedefine ulaşma çalışması içindedir. Yahudi Ulus Devleti Kanunu ile Filistin´de yaşayan Arap nüfusun dili ve dini hiçe sayılmakta. Bununda ötesinde Müslümanların izzet ve şerefinin yegâne temsilgahı olan Kudüs İsrail´in başkenti ilan ediliyor. Kudüs bir İslam şehridir ve öyle kalmaya devam edecektir. Büyük İsrail hayali kuranlar bilsinler ki şartlar ne olursa olsun buna izin vermemek için ne gerekiyorsa yapacağımızdan şüpheleri olmasın. Bu coğrafyada barış ve huzurun tesisi için yapılacaklardan asla geri durmayacağız. Bu alınan elim karara karşı İslam ülkeleri olarak bir an önce İslam İşbirliği teşkilatı çatısı altında toplanıp bir önlem planı ortaya konulması elzemdir. İsrail´e karşı kınamanın ötesine geçilmeli, ekonomik askeri ve siyasi yaptırımlar bir an önce devreye sokulmalıdır.”

İSTE´den, İsrail´e ´yasa kınaması´
İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE), İsrail parlamentosunun aldığı ´Yahudi Ulus Devleti Yasası´nı kınadı ve bunun evrensel hukuk sistemi, BM´nin yasal ve ahlaki sistemiyle çatıştığı belirtildi. Kınamanın İSTE adına alındığı ama hangi birimin; senato mu, rektörlük mü, ya da farklı birimin mi aldığı açıklanmadı. İSTE´den yapılan ve 8 dilde (Türkçe, İbranice, İngilizce, Arapça, Fransızca, Çince, Rusça ve Almanca) yapıldığı belirtilen kınama mesajında şunlara yer verildi: 'İsrail Parlamentosu´nda kabul edilen Yahudi Ulus Devleti Yasası, evrensel hukuk ilkeleriyle ve Birleşmiş Milletlerin yasal ve ahlaki sistemiyle çatışmaktadır. Bu yasa ile İsrail vatandaşı Filistinlilerin hakları yok sayılmakta, Arapça resmi dil statüsünden çıkarılmakta, İsrail´in işgal altında tuttuğu Kudüs şehri başkent olarak ilan edilmekte, 1948´de yerlerinden çıkartılan Filistinlilere geri dönüş hakkı verilmezken dünyanın farklı yerlerinde yaşayan Yahudilere geri dönüş hakkı verilmekte ve Birleşmiş Milletler kararlarıyla hukukdışılığı tescil edilmiş yerleşimler teşvik edilmektedir. Öte yandan yasada kendi kaderini tayin hakkının sadece Yahudilere yönelik bir hak olarak tanımlanması ise yalnızca Filistinliler açısından değil uzlaşma ve çözüm kültürüne, birarada yaşama inancına sahip Yahudi vatandaşlar için de kabul edilebilir nitelikte değildir. Bilim insanları olarak İsrail Parlamentosu tarafından kabul edilen, fiili olarak Filistin´de sürdürülen işgale ve hukukdışı uygulamalara yasal zemin hazırlanmasını ve iki devletli çözüm vizyonunun ortadan kaldırılmasını amaçlayan söz konusu yasayı kınıyoruz. İsrail´i temel insan haklarına, uluslararasi hukuka ve Birleşmiş Milletler ilkelerine saygılı olmaya davet ediyoruz.'