Akın Bodur/İskenderun
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli´nin gündeme getirdiği, hükümetin önce ´olmaz´ deyip, sonra sıcak baktığı ve hatta düzenleme çalışmalarının sürdüğü belirlenen ´sınırlı ceza indirimi (af)´ tartışmasına İskenderun´dan avukat Muharrem Çuhadaroğlu da katıldı. Muammer Çuhadaroğlu, gazetemize yaptığı ziyarette affa ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.
Ülke gündeminde bulunan Af Yasası projesi 19 Ağustos 2018 günü MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli´ye PTT aracılığıyla ulaştırıldığını belirten Çuhadaroğlu, şu açıklamayı yaptı: 'MHP tarafından bazı suçlara ait hükümlerinin cezalarının her ne kadar beş yıllık kısmının infazının ertelenmesi şeklinde teklif edilmiş ise de Cumhurbaşkanının Almanya dönüşünü müteakiben af yasa tasarısının kişilere karşı işlenen suçlarda af yetkisinin suç mağdurların affetmesi şeklinde tezahür edecek' değerlendirmesini yaptı. 1999 yılında çıkan ve o dönemde ‘Rahşan Affı´ olarak adlandırılan suçların ertelenmesini öngören yasanın, Anayasa Mahkemesi tarafından genişletildiğini, belli yıl cezayı gerektiren suçların af edilmesi halinde tasarıda bulunmayan ancak zaman aşımından o sürede ya da daha az olan suçları da kapsayacağını savunan Çuhadaroğlu, “Devletin, devlete karşı işlenen suçları affetmesi, kişilerin de kişilere karşı işlenen suçları affetmesi doğru olacaktır.'
´Af yasası´ önerisinin takvimsel çizgisini de anlatan Çuhadaroğlu, şunları belirtti: '12 Mayıs 2018 günü, affı, Bahçeli Twıtterdan açıklamıştır. Bu açıklamaya karşı Adalet ve Kalkınma Partisinden başta Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere affa karşı olunduğu açıklanmış ve böylece 24 Haziran 2018 seçimlerine gidilmiştir. Sayın Bahçeli ilerleyen günler içerisinde ´af çıkmalıdır´ iddiasını dile getirmiş ise de bunun kader mahkumlarının doğrudan affedilmeleri ile de mümkün olamayacağı AK Partisin kesin tutumundan anlaşılmıştır. Tarafımdan hazırlanan kişisel af projesi 19.08.2018 günü MHP Genel Merkezine ulaşmasından sonra incelenen projeme olumlu yaklaşımlar nedeni ile yasalaşacak bazı eksiklikleri tashih edilerek yasalaşma aşamasına yaklaşmış bulunmaktadır. Ancak adı her ne kadar kamuoyunda Af olarak anılıyor ise de, gerçekte hükümlünün cezasının affı asla söz onusu olmamakta, sadece çemilmesi gereken ceza zaman aşımına da tabu olmaksızın benzer ve kasıtlı suç işlemmesi şartları ile ceza ertelemesinden başka bir şey değildir. Hükümlünün cezası demoklesin kılıcı gibi başında yaşaması şeklinde gerçekleşecek kendine özgü bir çözümdür. Bu erteleme içinde ´suç mağdurlarının kişiliğine sıkı sıkıya bağlı af etme iradesini ortaya koymaları ile mümkün olabilecektir. Özne, suçun mağduru, mağdur ölmüşse yakınlarıdır. TBMM Komisyonlarında tespit edilecek kamunun vicdanını rahatsız etmeyecek kişisel katalog suçlarla sınırlı kalmak üzere, suç mağdurunun rızası ile (suç mağduru rıza göstermediği takdirde infaz talamlanacak) uygulanması mümkün olabilecek hakkaniyetli ve vicdani çözüm tarzıdır.'
kişisel af projesine ilişkin kapatılan Refah Partisi´nin İskenderun ilçe başkanlığını yaptığı 28 Şubat´a giden RefahYol Koalisyonu dönemi arefesinde ve 1996 Ağustos´ta yaptığ basın toplantısında anlatığını belirten Çuhadaroğlu, MHP tarafından incelenen 52 ´af yasası´nın hiçbirisinin projesiyle benzerliğinin bulunmadığını da kaydetti.