Tarih: 14.12.2017 13:07

´Kudüs, sebep değil sonuçtur´

Facebook Twitter Linked-in

 

Sloğan, kınama, tehdit yerine artık somut adım atma vaktining eldiğini belirten Çalışkan, 'Elinde yetki güç olanların sadece bağırıp çağırmasına, hatta Kudüs´ü bu hale getirenlerle iş tutmasına kahroluyoruz. İsrail en güvenli çağını yaşıyor. Hamas ve diğer direniş grupları yapa yalnız, savunmasız bırakılarak İsrail şımartıldı. İsrail´e karşı ´tehdit oluşturan´ ülkeler kaosa sürüklendi. Körfez teşkilatının İsrail´e direnenleri terörist ilan etmesi ve direnişe destek veren ülkelerin Arap Baharıyla viraneye çevrilmesi, Kudüs´ün başkent ilan edilmesine zemin hazırlamıştır. Trump´ın Arabistan ziyareti sonrası oluşan hava ve Siyonizm yaltakçısı bazı ülkelerin son zamanlardaki tutumları İsrail´in müttefik cepheyi sağlamlaştırdığının resmidir' değerlendirmesini yaptı. Çalışkan, 'Kudüs davası asla iç siyaset malzemesi yapılmamalıdır. Tabi iç siyasetteki sorunları da unutturmamalıdır. Evinde yangın olan başkasına su taşıyamaz. Kudüs´ün kurtuluşu için hamaset nutuklarından öte somut şeyler yapmanın zamanı geldi. Siyasi, ekonomik ve askeri gücü ortaya koymazsanız yapabileceğiniz bir şey olmaz. Eylem planı, günü kurtarmak değil, uzun vadeli projelerle olmalıdır. Yaşananlar 'Arap Baharı' tezgâhıyla direniş cephelerinin zayıflatılmasının bir karşılığıdır. Özetle BOP, Arap Baharı, Suud´daki ´küre´ ve dizide perde sonu; Kudüs. Kudüs, sebep değil sonuçtur. İşin esas trajik kısmı Kudüs´ün gönüllerimizden de düştüğü acı gerçeğidir' görüşünü ifade etti.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —