'Madımak´tan duman tütüyor'

Akın Bodur

İskenderun Cemevi´nde düzenlenen ve deyişlerin de seslendirildiği anma etkinliğinde Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Başkanı Dr. İbrahim Ayaz, 2 Temmuz 1993´te Sivas´a düşen ateşin, yürekleri dağlamaya devam ettiğini belirtti. Katliamın üzerinden 25 yıl geçtiğini anımsatan Ayaz, 'Farklı dilleri, inançları ve kültürleri ´tek dil, tek din, tek millet´ anlayışıyla baskılayanlarlar gerici zihniyetin kendisini yeniden yeniden üretmesi zeminini güçlendirmeye devam ediyor. Halkların barış içinde, kardeşçe bir arada yaşama zemini mezhepçi ve otoriter anlayışla her geçen gün daha fazla zehirliyor. Sivas utancıyla yüzleşmek yerine katillere kol kanat gerenler, yeni katliamlara davetiye çıkarmaya devam ediyor' dedi. Sivas, Suruç, Maraş, Çorum, Ankara´da yaşanan katliamlarda yaşanan acıyı unutmanın mülkün olmadığını belirten Ayaz, şunları söyledi: 'Ölümü, katliamı sıradanlaştıran zihniyet bugün ülkenin tamamında OHAL uygulaması ile toplumsal muhalefetin sokağa çıkmaları engellenmekte sıkıyönetim koşullarına terk edilmektedir. Hala Madımak´tan duman tütüyor. Kültür varlıkları, kadim kentler yerle bir ediliyor. Katliamlarla savaş alanına çevrilmiş bir ülkede acıdan başka paylaşacak bir şeyin bırakılmak istenmediği bir karanlığa itiliyoruz. Oysa alışmanın, kanıksamanın kabullenmek olduğunu en iyi bizler biliyoruz. Adaletsizlik üzerine inşa edilmiş bu yağma ve sömürü düzenine alışamadık. Alışmayacağız. Katliamlara, ölümlere alışmayacağız. Bu karanlığa teslim olmayacağız.'

Savaş: Bir daha asla yaşanmamasını umut ediyoruz
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş da 2 Temmuz 1993´te ülkenin yakın tarihine kara bir leke düşüren Sivas Madımak Otel katliamının yıldönümünde kınama mesajı yayımladı. Savaş mesajında, ”25 yıl önce yaşanan bu elim olay tarihimizde bir kara leke olmuştur. Ayrımcılığın, nefretin, ötekileştirmenin ve vicdansızlığın dünyanın hiçbir yerinde insanlığa bir faydası olmamıştır ve olmayacaktır. ´Yaratılanı severim yaradandan ötürü´ diyen Yunus Emre´nin sevgi anlayışıyla yoğrulan Anadolu topraklarında bir daha böylesine bir acının asla yaşanmamasını umut ederek, katliamda yaşamını yitiren canlarımızı saygı ve rahmetle anıyorum” değerlendirmesini yaptı.

HDP: Katliamlar bütün yönleriyle soruşturulmalı
HDP Hatay il örgütü adına açıklama yapan Sultan Başaran ve Kerem Nalbant, 2 Temmuz 1993´de Sivas Madımak Oteli´nin ateşe verilmesiyle başlayan katliamın, çeyrek asırdır yürekleri yakmaya devam ettiğini belirtti. Başaran ve Nalbant, düzenlediği yaptığı basın açıklamasında, 'Sivas Katliamı düşünce ve ifade özgürlüğünün engellendiği linç kültürüyle yaşam hakkının fiilen sona erdirildiği kara bir gün olarak tarihe geçmiştir. Bu katliam aydınlığa, demokrasiye, halkların kardeşliğine ve bir arada yaşama kültürüne yapılan bir saldırıdır. Bugüne kadar Sivas katliamını gerçekleştirenler ile bu katliamı engellemek için kılını kıpırdatmayanlardan hesap sorulmadığı gibi, halkları birbirine düşürmeyi hedefleyen provakasyonlar ve gerici-ırkçı saldırılar yıllardır artarak devam etmiştir. 2 Temmuz 1993´te aydın ve sanatçıların diri diri yakılmasına neden olanları korumaya çalışanlar, yaşanan acıları unutturmaya ya da gerçek katilleri yalan haberlerle aklamaya çalışmaktadırlar. 12 Eylül zihniyetinin uygulayıp pekiştirdiği Türk-İslam sentezci zihniyet, geçmişte Maraş´ta, Çorum´da gerçekleştiği katliamları unutturamadığı gibi, Sivas katliamını da tüm çabalarına rağmen unutturamayacaktır' dedi. AKP iktidarının da 16 yıllık iktidarı boyunca topluma baskı ve yoksulluk dışında hiçbir şey sunamadığını savunan, katliamı lanetlediklerini ve unutturmayacaklarını ifade eden Başaran ve Nalbant, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Sivas Valisi bugün (dün) yapılacak anmaya olan tahammülsüzlüğünü dün yaptığı açıklama ile deklere etti. Vali iktidarın sesi olduğunu kanıtlayarak ´iktidar aleyhine slogan atılırsa müdahale ederiz´ açıklamasını yaptı ve anmaya katılacak olan halklara gözdağı vermeye çalıştı. Bugün hala iktidarda olan AKP´nin İçişleri Bakanı Soylu´nun HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan´ı telefonla tehdit etmesi, CHP´nin de şehit cenazelerinde protokole alınmamasını valiliklerden talep etmesi Sivas´ı yakan zihniyetle eşdeğer bir davranış tarzıdır. Ancak bu ülkenin ezilen yok sayılan, yakılan, zindanlarda tutsak edilen bütün ötekileri zulme boyun eğmedi eğmeyecek. Sivas katliamının üstünden 25 yıl geçmesine rağmen her geçen yıl daha büyük ve kitlesel bir öfke ile lanetlenmesi, ülkemizi gericiliğe ve ırkçı-şoven odaklara asla teslim olmayacağının en somut göstergesidir. Türkiye´nin içinden geçmekte olduğu sancılı süreçte demokrasinin, barış, kardeşlik ve özgürlük taleplerinin kararlılıkla savunulması; iktidarın baskıcı, anti demokratik uygulamalarına karşı kararlı mücadelenin güçlenmesi açısından bugün ayrı bir önem taşımaktadır. Türkiye´de din ve devlet işlerinin birbirinden bağımsız gerçek bir laik yapıya kavuşturulması, bütün dinsel, mezhepsel, etnik oluşumlara eşit mesafede durulması sağlanmadıkça, halkları birbirine karşı kışkırtma girişimlerinin önüne geçmek mümkün olmayacaktır. Sivas katliamı olmak üzere, Türkiye tarihindeki bütün provokatif eylemler, tertipler, cinayetler, 12 Eylül askeri darbesi başta olmak üzere bütün darbeler, plan ve girişimler bütün yönleriyle soruşturulmalıdır.'

'İnsanlığa karşı işlemiş suç'
Samandağ Cemevinde de anma töreni düzenlendi. Siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin de katıldığı törende, Samandağ Cemevi Başkanı Tevfik Fatmaoğulları da Sivas katliamını lanetlediklerini ifade etti. Fatmaoğulları, yazılı açıklamasında şunlara yer verdi: '2 Temmuz 1993 tarihinde Pir sultanı anmak üzere bir araya gelen 37 insanımız, aydınımız, madımak otelinde diri diri yakıldı. O yangın bugünde devam ediyor. 25 yıl önce Sivas´ta hepimiz yandık. Aydınlık geleceğimiz yandı. Onları yakanlar, insanlığı yaktılar. Yaşanmış insanlık tarihinin en büyük vahşeti 1993 yılında Sivas´ta yaşandı. Sivas katliamı insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur ve insanlığa karşı işlemiş suçlarda zaman aşımı olmaz. Bizler eski madımak otelinin bir utanç müzesi, insanlık müzesi yapılmasını ve bu davanın insan haklarına karşı işlenmiş suç olarak nitelendirilmesi taleplerimizi yineliyoruz. Bu katliamı gerçekleştirenleri azmettiricilerini, sahiplerini lanetliyoruz. Sivas´ı unutmadık, unutturmayacağız.'
İskenderun´da faaliyet gösteren Sarı Zeybekler Derneği Başkanı Nevzat Kurt da yaptığı açıklamada, 'Ülkemizde yaşanan en büyük vahşetlerden birine 25 yıl önce tanık olduk. 25 yıldır sönmeyen bir yangın oldu, Madımak. Yaşanan olayın hangi şartlarda olursa olsun kabul edilemez bir durumdur' dedi.