Mahkeme, yürütmeyi 'geçici durdurdu'

Akın Bodur/İskenderun
İskenderun'un İsmet İnönü Mahallesi Şahin Tepesi mevkinde, depremden 20 ay sonra rezerv alan ilan edilen 'sağlam' ve 'az hasarlı' 46 konutun yıkım için boşaltılması istemine karşı mülk sahiplerinden Mükremin Kurtcephe'nin açtığı davada, Hatay 4. İdare Mahkemesi, yürütmeyi 'geçici' olarak durdurdu. Şahin Tepesi sakinlerinden Ali Dede Çimelek de 'yürütmeyi durdurma' istemli olarak, konuyu yargıya taşımıştı.
Hatay Valiliği ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı aleyhine açılan davada, başkanvekili Burak Sabri Yamaç ve üyeler Furkan Gökçe ile İsmail Hakkı Çiçekler'den oluşan Hatay İdare Mahkemesi, İsmet İnönü Mahallesinde bulunan taşınmazının, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamına alındığı gerekçesiyle, 18/10/2024 tarihinden itibaren 30 gün içinde tahliye edilmesine ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğunu ve iptalini isteyen Kurtcephe'nin talebini görüştü.

Mahkeme, valilik ve bakanlıktan açıklama istedi

Dava dosyasını 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca inceleyen Hatay 4. İdare Mahkemesi, yürütmeyi 'geçici olarak' durdurdu. Mahkeme, davalı idareler; Hatay Valiliği ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndan, yönettiği sorulara ayrıntılı yanıt istedi. Mahkeme kararında, "... Dava konusu yapıya ilişkin olarak 6306 sayılı kanun kapsamında düzenlenen riskli yapı tespit raporunun bulunup bulunmadığının sorulmasına, -şayet rapor bulunmakta ise, riskli yapı tespit raporunun (tüm teknik analizleri içeren dosyası ile birlikte) onaylı ve okunaklı örneğinin gönderilmesinin istenilmesine,-eğer böyle bir rapor yok ise, bulunmamasının sebep ve gerekçelerinin bildirilmesinin istenilmesine; Dava konusu taşınmazın re'sen riskli yapı olarak tespit edilmesinin gerekçesinin açıklanmasının istenilmesine; Her soruya ayrı ve ayrıntılı bir şekilde cevap verilerek istenilen bilgi ve belgelerin eksiksiz bir biçimde gönderilmesinin istenilmesine; Dava konusu işlemin yapının tahliyesine ilişkin olduğundan, dava konusu işlemin uygulanmakla etkisi tükenecek işlem niteliği taşıdığı ve uygulanması halinde davacı açısından telafisi güç veya imkansız zararlar doğurabileceğinin anlaşıldığından, davalı idarelerden ara kararı cevabı alınıncaya ve yeni bir karar verilinceye kadar dava konusu işlemin teminat alınmaksızın yürütmesinin durdurulmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20. maddesi gereğince ara kararı süresinin on beş (15) gün olarak belirlenmesine, ara kararı gereklerinin belirtilen sürede ve istenildiği şekilde eksiksiz ve usulüne uygun olarak yerine getirilmesinin yasal zorunluluk olduğu hususunun davalı idarelere tebliğine, 14/11/2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi" ifadesine yer verildi.

Çimelek de dava açmıştı

Şahin Tepesi sahiplerinden Ali Dede Çimelek de 'yürütmeyi durdurma' istemli olarak, konuyu yargıya taşımıştı. Hatay Nöbetçi İdare Mahkemesine başvuran Çimelek, "Şeffaf olmayan bir süreç yürütülmektedir. Bu kadar net olmayan istismara açık bir durumda evlerimiz yıkıldıktan sonra ciddi oranda mağduriyet yaşamamız ihtimali bulunmaktadır. İlan edilen rezerv alanların yanında boş araziler varken ve bu alanlara yeni binalar yapılması ve az hasarlı evlerinde oturan bu insanların da bu binalara yerleştikten sonra bu binaları yıkmak mümkün iken böyle yapılmaması da hak kaybı olacağımız konusunda bizi endişelendirmektedir" ifadesine yer vermişti. Danıştay 14. Dairesi’nin 10.02.2016 tarih ve 2015/1771 E. 2016/802 K. sayılı kararını anımsatan Çimelek, mevcut olan ve afet riski altında bulunmayan yapıların rezerv yapı ilan edilmesi halinde anayasa ile güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlalinin gerçekleşeceğini de belirtmişti.