İskenderun/SES
6 Şubat depreminin yıl dönümünde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyen ve bir daha hiç kimsenin böyle acı yaşatmaması dileğini ileten Hatay Milletvekili Yayman, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) genel kurulunda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Burada bir milletvekili olarak, bir siyasetçi olarak değil; bu depremde yakınlarını, ağabeyini, ablasını ve çekirdek ailesinden 11 yakınını kaybetmiş bir kardeşiniz olarak söylüyorum: 'Asrın felaketi' olarak nitelenen deprem aslında bize bir gerçeği bir kez daha gösterdi, deprem meselesi bir ulusal güvenlik meselesidir. Türkiye deprem kuşaklarındadır ve deprem meselesi siyaset üstü bir mesele olarak ele alınmalıdır. Biz de 11 ilde ve yaklaşık olarak 124 ilçeyi, 6.229 köyü, yaklaşık 14 milyon nüfusu etkileyen çok büyük bir depremi milletçe yaşadık. Asrın felaketi çok şükür Allah'a ki milletimizin basireti, feraseti, sağduyusuyla beraber asrın dayanışmasına döndü. Zaman zaman duyuyoruz, 'Deprem bölgesinde ne yapıldı ki? Şu eksiklikler var, bu eksiklikler var' denilmektedir. İnsan ehlivicdan olmalı ve yapılanları önce teslim etmeli "Evet, bunlar yapıldı, eksiklikler de var, bunlar da eksiklikler, tamamlanmalı" demeli. Şunu ifade etmek istiyorum: 6 Şubat asrın felaketi, asrın dayanışmasına döndü. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde milletimizin sabrı, metaneti; öbür taraftan devletimizin gücü ve kudreti, öbür taraftan devlet-millet seferberliği bu acılarımızın bir nebze olsun sönmesine, yaralarımızın sarılmasına yol açtı.
Deprem meselesinde tam bir seferberlik duygusuyla hareket edildi ve 445 bin hak sahibinden iki yılın sonunda 201 bin 580 konut teslim edildi. Bir kez daha ifade etmek isterim: Tüm deprem bölgesinde 445 bin hak sahibinin 201 bin 580 konutu teslim edildi. İnşallah, 2025 yılı sonunda tüm hak sahiplerinin evleri, iş yerleri, ahırları teslim edilecek. İşte, burada devletimizin gücü, Hükûmetimizin gücü ortaya çıkmaktadır. Ve tüm vatandaşlarımızı inşallah ev sahibi yapacağız. Deprem bölgesinde, başta Hatay olmak üzere sadece evler yükselmiyor, sadece iş yerleri yükselmiyor aynı zamanda umutlar yükseliyor, aynı zamanda heyecan yükseliyor, aynı zamanda yeni bir hayat başlıyor. Belki ölmüş olan yakınlarımızı geri getiremeyiz ama gerçekten yaralarımızı sararak yeni bir dönemi başlatmamız lazım.
Depremin adı 'Kahramanmaraş depremi' olsa da Hatay’da yaklaşık 25 bin canımızı kaybettik ve bu depremin merkezi Hatay oldu. Yine Adıyaman’da, Maraş’ta, Gaziantep’te, Diyarbakır’da, Adana’da, Osmaniye’de ve Kilis’te, ismini sayamadığımız 11 vilayetimizde çok sayıda vatandaşımızı kaybettik. Biraz önce söylediğim gibi, depremi bizim bir ulusal güvenlik meselesi olarak ele almamız gerekiyor ve ben deprem bölgesinden size şunu ifade etmek isterim: Deprem bölgesinde dünyanın en büyük ihya ve inşa faaliyetleri devam etmektedir ve orada şantiyelerde gece gündüz çalışan insanlar vardır. Başta o emekçiler olmak üzere, vilayetlerimizdeki siyasetçilerimize, -iktidar muhalefet fark etmeksizin- valilerimize, belediye başkanlarımıza, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Murat Kurum’a ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a sizlerin huzurunda bir depremzede olarak teşekkür ediyorum, Allah razı olsun. Milletimizin bize söylediği bir söz var, millet diyor ki: 'Eğer Almanya’da, Fransa’da, İngiltere’de böyle bir deprem olsaydı, deprem bölgesi ayağa kalkmazdı. Allah hükûmetimizden razı olsun'. Bizim depremler karşısında bilinçle hareket etmemiz lazım ve inşallah şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmamız lazım diyorum."