'Mutabakat, başarı gibi sunuluyor'

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), hükümeti ile yetkili sendikalar arasında bağıtlanan kamu çalışanlarını kapsayan toplu sözleşmeyi eleştirdi.

GÜNCEL 31.08.2021 19:07:05 0

Akın Bodur/İskenderun

 KESK İskenderun bileşenleri, düzenlediği basın toplantısında, toplu sözleşmede başarı kriterini ifade etti ve 'Bir toplu sözleşmede başarının temel kriteri ne talep ettiğiniz ve ne aldığınız arasındaki makasın ağzı ile ölçülür' değerlendirmesini yaptı. Sendikaların 2022 için yüzde 21 maaş artışı ve yüzde 3 refah payı+600 lira önceki dönem kaybı; yüzde 39 oranında maaş artışı talep ettiğini, ancak yüzde 5+yüzde 7 maaş artışına imza attığını belirtti.
Ulucami caddesi üzerindeki Sağlıklı Yaşam parkı önünde yapılan basın açıklamasında KESK adına konuşan dönem sözcüsü Mustafa Ünsal, 'Bir toplu sözleşmenin başarılı ya da iyi bir toplu sözleşme olarak gösterilmesinin kriterleri açıktır. Bir toplu sözleşmede başarının temel kriteri ne talep ettiğiniz ne aldığınız arasındaki makasın ağzı ile ölçülür. Masaya ´yetkili´ sıfatı ile oturanlar 2022 için yüzde 21 maaş artışı artı yüzde 3 refah payı artı 600 TL önceki dönem kaybı talep etmiştir. Yani 2022 yılı için yüzde 39 maaş artışı talep etmiştir. Buna karşım 2022 yılı için altışar aylık dilimler halinde yüzde 5.+ yüzde 7 maaş artışına imza atmıştır. 2023 için yüzde 17 maaş artışı + yüzde 3 refah payı teklifine karşılık altışar aylık dilimler halinde yüzde 8 + yüzde 6 oranına imza atılmıştır. İki yıl için toplamda yüzde 67,2 maaş artışı teklif eden yetkili konfederasyon toplam yüzde 26 oranına imza atmıştır' dedi.


'3600 ek göstergede yine suya yazı yazılmıştır'
'Sözleşmeli köle olmayacağız; Sefalet ücretine hayır' sloganları arasında konuşan KESK İskenderun sözcüsü Ünsal, 5,5 milyon kamu emekçisini ve emeklisi olarak ailelerin de katıldığında toplu sözleşmenin, 20 milyonluk geniş bir kitlenin geleceğini doğrudan ilgilendirdiğini ifade etti. Ünsal, mutabakatta varılan toplu sözleşmeye ilişkin açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Hükümet 12 Ağustos´ta yaptığı kamu emekçileri ve emeklikleri tarafından tepki ile karşılanan ilk teklifini yenilemek için 11 gün boyunca hiçbir adım atmamıştır. Kamu Görevlileri Sendikaları Heyetinde yer alan bir konfederasyon olarak, tam 11 gün boyunca, her gün, yeni bir teklifi yapılıp yapılmayacağını, yapılacaksa 4688 sayılı yasaya göre bizim de katılmamız gereken toplantının ne zaman gerçekleştirileceği konularında defalarca girişimde bulunduk. Ancak 11 gündür defalarca görüştüğümüz Çalışma Bakanlığından hep aynı cevabı, ´Henüz net değil´ cevabını aldık. 11 günlük sessizlikten sonra Çalışma Bakanlığı nihayet kamu görevlilerinin geneline ilişkin toplu sözleşme müzakerelerinin sonucunu açıklanacağı duyurdu. Yani ne Çalışma Bakanlığı yetkilileri ne de masada ´yetkili´ sıfatı ile oturan konfederasyon ve sendikalar kapalı kapılar ardında yürütülen müzakerelerin içeriği hakkında 11 gün boyunca tek bir cümle dahi etmemiştir. Ta ki bir saatti aşan gecikme ile başlayan toplantıya kadar. Açıklanan mutabakat ise kamu emekçilerine, emeklilere verilen değeri gösteren bir belgedir. Varılan mutabakata göre; Hükümetin 12 Ağustos´ta yaptığı ilk teklifin 2022 yılı için sadece 1 puan, 2022 için ise 2 puan, yani toplamda 3 puan artırıldığı mutabakat büyük kazanım, bir başarı gibi sunulmaktadır. Oysa, teklif ve varılan mutabakat arasında iki yıl için toplamda 41 puan fark vardır. Bunun anlamı 5,5 milyon kamu emekçisinin ve emeklinin en az bir yılının çalınmasıdır. Buna rağmen sanki büyük bir lütufmuş gibi, altışar aylık dönemlerde enflasyon farkının oluşması durumunda söz konusu farkın maaşlara yansıtılacağı ifade edilmiştir. Refah payı talebi yine görmezden gelinmiştir. Bunun yerine hali hazırda sadece sendika üyesi kamu emekçilerinin yararlandığı 3 ayda 400 TL tutarındaki toplu sözleşme ikramiyesi 235 TL artırılarak 3 ayda 400 TL´ye çıkarılmıştır. Söz konusu artıştan sendika üyesi olmayan ve 4688 sayılı yasaya göre sendika üyesi olması yasaklanmış bulunan toplamda en az 1 milyon 800 bin kamu emekçisi ve 2 milyon kamu emekçisi emeklisi yararlanamayacaktır. Toplu sözleşme ikramiyesinde artışın refah payı talebi ile kıyaslanması veya ´refah payı vermiyoruz ama toplu sözleşme ikramiyesini artırdık´ denmesinin bir karşılığı yoktur. Mutabakatın sunumunda 3600 ek gösterge hakkında ´toplu sözleşme dönemi içinde yapacağımız çalışmaları meclise yasa haline getirilmek üzere göndereceğiz´ denilmiştir. Yıllardır kadro bekleyen, bugün sayıları beş yüz bini aşan sözleşmeli personel konusu ise ´3+1 sistemi üzerinde çalışacağız´ gibi net olmayan, köşeli ‘vaatlerle geçiştirilmiştir. 3600 ek gösterge ve sözleşmeli personel konularında yine suya yazı yazılmıştır. Milyonların beklentisi önümüzdeki dönemin seçimlerinin yatırımı olarak çıkmaz ayın son çarşambasına ertelenmiştir. Durum ortada olmasına rağmen ´çalışanlarımızı enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz´ nutukları atılmıştır. Soruyoruz, bu mudur başarı? Ülkede çarşıda, pazarda, mutfakta yaşanan gerçek enflasyon yüzde 45´i aşmıştır. İğneden ipliğe her şeye zam yağmurunun devam ettiği, üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki makasın tam 26 puan açıldığı dolayısıyla hayat pahalılığının önümüzdeki dönemde bırakalım düşmeyi daha da artacağının açık olduğu koşullara rağmen hiç kimsenin inanmadığı hedeflenen enflasyon rakamlarını temel alan bu mutabakatın neresi başarılı?'

'Konfederasyon olmanın gereğini yerine getirmeye devam edeceğiz'
Toplu sözleşme mutabakatında, kamu emekçilerinin gelir vergisi adaletsizliğine son verilmediğini, emekli olunduğunda maaşların yarı yarıya düşmesine yol açan ek ödemelerin emekliliğe yansıtılmasının bulunmadığını, kadrolu-güvenceli istihdama geçirilmesinin olmadığını, Yardımcı Hizmetler Sınıfının yaşadığı mağduriyetlerin giderilmediğini, mülakat sitemine son verilmediğini, KHK´ler ile işinden edilen kamu emekçilerinin görevine iadesinin yer almadığını, kamu kurumlarında ücretsiz kreşler açılması, söz konusu kreşler açılıncaya kadar kreş yardımı verilmesinin olmadığını anlatan Ünsal, şöyle konuştu: 'Mutabakatta saymakla bitiremeyeceğimiz daha pek çok temel sorunumuza ilişkin tek bir cümle bile edilmemiştir. Ortada taraflar arasında bağlayıcılığı olan bir toplu sözleşme metni değil, 3600 ek gösterge ve sözleşmeli personeli durumu başta olmak üzere bilinmez bir tarihe bırakılan bir vaat-temenni metni vardır. İş kolları toplu sözleşmelerinin içeriği ise ´teknik çalışmalar devam ediyor´ denilerek tamamen belirsiz bırakılmıştır. KESK olarak sefalet, yoksulluk, güvencesizlik dayatan bu mutabakatı kabul etmiyoruz. Yıllardır yaşanan kayıplar, biriken sorunlar bu yıl konfederasyonların tekliflerine daha fazla yansımıştır. Bu yıl konfederasyonların maaş artış talepleri başta olmak üzere pek çok talebi ilk defa bu kadar birbirine yakınlaşmıştır. Altına imza atılan mutabakat taleplerinde ortaklaşmadan daha önemli olanın, bu talepler için mücadelede ortaklaşmak olduğunu açık bir şekilde ortaya koymuştur. Her şeye rağmen sendika-konfederasyon olmanın gereğini yerine getirmeye devam edeceğiz. Hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmekle görevli olduğumuz 5,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisinin sesi olmayı sürdüreceğiz.'


İskenderun'da filtre operasyonu

Dr. Kanatlı'dan ürküten tablo

Aile hekimleri iş bıraktı

Meclis'te 'fotoğraf tartışması'

Rezerv alan kararına 'dava'

Binalara 8 kat sınırı

CHP’den Lütfü Savaş'a 'kesin ihraç' istemi

AFAD'da dönüşüm değerlendirme toplantısı

Belediye meclisinde kayyum eleştirisi

65 yaş üstüne çay-kahve ücretsiz

Feyezan Kanalının duvarı yükseliyor

Usta öğretici belgeli tek kadın klimacı

İskenderun DEM Parti'den kayyum eleştirisi

AKP'de tek listeli seçim

AKP: Uygulamalar devam edecek

  • BIST 100

    9411,13%0,46
  • DOLAR

    34,56% 0,25
  • EURO

    36,04% -0,51
  • GRAM ALTIN

    3000,45% 1,31
  • Ç. ALTIN

    5010,37% 1,12