Müze için İskenderun ve Samandağ ilham kaynağı

Nesrin Geyik/İskenderun

Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi (MTÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı ve Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hatice Pamir, İskenderun´da yapılması planlanan Büyük İskender Müzesi için Samandağ ve İskenderun´da bulunan antik çağ kalıntılarının yol gösterici rol oynadığını söyledi.

İMEAK Deniz Ticaret Odası İskenderun Şubesi´nin ev sahipliği yaptığı Büyük İskender Uluslararası Konferansı´nda İskenderun Körfezi Antik Kentleri ve Antik Limanları Kültür Rotası Projesi tanıtıldı, İskenderun Tematik Müzesi ile ilgili bilgi verildi. Proje ile ilgili yaptığı konuşmada Prof. Dr. Hatice Pamir, yaklaşık 4 bin yıl öncesine dayanan tarihi kalıntıların Büyük İskender Tematik Müzesi´ne ışık olacağını vurgulayarak söz konusu limanların antik çağda kentleşme ve ekonomik faaliyetler açısından çok zengin olduğunun altını çizdi.

Doğu Akdeniz: Antik uygarlıkların kavşak noktası

Proje Konferansın ‘İskenderun Körfezi antik kentleri ve antik limanları kültür rotası projesi´ kapsamında düzenlendiğini hatırlatan Prof. Dr. Pamir, ‘Büyük İskender Tematik Müzesi´ başlıklı konuşmasını, projenin tanıtımına yönelik hazırladığını kaydetti. İskenderun Körfezi´nin konumu itibariyle büyük uygarlıkların kesişimi noktasında yer aldığına dikkat çeken, bölgeyi ‘Antik uygarlıkların kavşak noktası´ olarak adlandıran Pamir, “Doğu Akdeniz kıyılarının hemen köşesinde özellikle antik dünyanın önemli rotalarından bir tanesi özellikle doğudan batıya kuzeyden güneye ticari hareketlilikte önemli bir rol oynamış bir yerdir. Kara yollarının hepsi limanlara bağlanıyor. Liman kentlerinden bu ticaret faaliyetleri sürdürülmekte, dolayısıyla İskenderun´u hemen güneyinde Samandağı´nı bu mevki üzerinde önemli bir mevkiye getirmiştir. Denizciliğin aslında baş kahramanı Doğu Akdeniz olarak kabul edilir. Bu ticaretin yürütülebilmesi için çeşitli koloni kentler kurulmuştur. Ege dünyasından doğuya kadar bütün bu ticari faaliyetlerin kesişim noktası olduğunu bu anlamda söyleyebiliriz. Nitekim Doğu Akdeniz´de kurulan bu krallıkların ticari seyrüseferin en önemli tanıklarından bir tanesi su altı batıklarıdır. Burada nasıl bir ticaretin nasıl yürütüldüğünü göstermektedir. Tüm bu veriler bizim bu kültür projemizin veri kaynağını bu anlamda oluşturmakta ve buna yönelik çalışmaları sürdürmek için imkan sağlamaktadır. Günümüzden 4 bin yıl önce başlayan bu ticari hareketlilik Samandağ körfeziyle İskenderun Körfezi ne kadar canlı bir kentleşme sürecinde ve liman kentleri olduğunu görüyoruz' dedi.

Kutlu: kentimiz önemli bir destinasyon

Açılış konuşması yapan İskenderun Deniz Ticaret Odası Başkanı Kemal Kutlu ´Büyük İskender´i ve İskenderun´u dünyaya tanıtmak amacı taşıdıklarını ve İskenderun´unun turizmden beklenilen payı almasında rol oynayacağını söyledi. Kutlu, “Konferansımız İskenderun Körfezi Antik Kentleri ve Antik Limanları Kültür Rotası artı İskenderun Tematik Müzesi. Turizm Bakanlığımızın 2023 Alternatif Turizm Destinasyonları Birliği, Deniz Ticaret Odası olarak bunu en uygun illerden biri olarak kentimizi görüyoruz. Denizimiz, kumsalımızın, eski kültürümüz ve gastronomi kenti olmamız açısından kentimizin önemli bir destinasyon olduğumuzu düşünüyoruz” ifadesini belirtti.

“Farkındalık yaratmak istiyoruz”

İskenderun´un Büyük İskender´in kurduğu ilk şehir ve Pers Kralı Darius ile yaptığı savaşın yeri olmasın açısından bu konuda farkındalık yaratmak istediklerini de sözlerine ekleyen Kutlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Burada amacımız İskender ve İskenderun´u ve antik limanlarımızı dünyaya tanıtmak. Türkiye turizm gelirlerinin yüzde 20´sini deniz turizminden kazanıyor. Baktığınızda dünyada bisiklet turizminin cirosu 40 milyar dolar. Bunlar şehrimizde mevcut altyapılar. Sayın Valimizin bunda çok büyük katkısı var, kendisine teşekkür ediyoruz. Devletimiz altyapısını yaptı bundan sonra da bizlere ilimizi tanıtıp gerekli organizasyonları yapmak düşüyor.”

Doğan: Turizmden pay alabiliriz

Konferansta Konuşan Hatay Valisi Rahmi Doğan, Hatay´ın turizm gelirleri açısından istenilen seviyeye gelinemediğini söyledi. Tarihi yat limanları, tarihi köyler, tarihi şehirlerle Hatay´da turizmin kalkınabileceğini değerlendiren Doğan, “Hatay medeniyetlerin buluştuğu bir şehir. Tarımı, sanayisi, hizmet sektörü, imalat sektörü ve turizmi ile var olan bir şehiriz. Turizm açısından baktığınızda 160 kilometre deniz sınırı olan yaylasıyla, ovasıyla, doğal güzellikleriyle, gastronomisi ile var olan bir şehiriz. Ama Turizm´den istediğimiz payı alamamış durumdayız” diye konuştu.
Bölgeyi bir cazibe merkezi haline getirebilmek amacıyla çalışmalar yürütüldüğünü de sözlerine ekleyen Vali Doğan, bunu hem merkezi hükümet hem valilik hem de yerel birimler ve belediye olarak bir uyum içeresinde yürütmeye çalıştıklarını kaydetti. “Biz bu konuda iddialı bir iliz dolayısıyla turizmden pay alabiliriz” diyen Doğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnsanları buraya getirebiliriz sadece gastronomi, deniz kum güneş değil tarihinde medeniyetlerin de var olduğu, tarihi yat limanları, tarihi köyler, tarihi şehirler üzerinde yaşıyoruz. İşte Büyük İskender bunlardan bir tanesi. Dünyada kendi topraklarında çıkan eserlerin sergilendiği nadide müzelerden birine sahibiz. Hatay Müzemizi ziyaret ettiğinizde göreceksiniz oradaki eserlerin tamamı bu topraklardan çıkmış eserlerdir. Müzedeki zenginlik aslında bu toprakların ne kadar zengin olduğunun göstergesidir. İnşallah bugün burada yapılacak sunumlar ve çalışma bize yol gösterici bir harita çizer.”

“İskenderun Körfezi Antik Kentleri ve Antik Limanları Kültür Rotası, Büyük İskender İskenderun´da Uluslararası Konferansı”na Vali Doğan´ın yanı sıra İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli, İskenderun Kaymakamı İskender Yönden, İskenderun Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çelikkol, İskenderun Belediye Başkanı Fatih Tosyalı, İMEAK Deniz Ticaret Odası İskenderun Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Kutlu, Prof. Dr. Hatice Pamir, Dr. Angeliki Kottarıdı, Prof. Dr. Neriman Ş. Güçhan, Prof. Dr. Robin Lane Fox, Prof. Dr. Oğuz Tekin ve ilgili kurum müdürleri katıldı.