Akın Bodur/İskenderun
İskenderun Toplum Sağlığı Merkezi görevilleri, İskenderun´da eğitim veren Namık Kemal Ortaokulu ve Bekbele Gediksaray Ortaokulu´nda sinevizyon aracılığıyla verdiği eğitimde, talaseminin önlenebilir bir kan hastalığı olduğu anımsatıldı.
İskenderun Toplum Sağlığı merkezi görevillerinin bu hafta iki okulda daha öğrencilere talasemi eğitimi vereceği ve ilerleyen günlerde bunun devam ettireceği de öğrenildi. İskenderun Toplum Sağlığı Merkezi yetkilileri, gençlere de ´Talasemi testi yaptırmayı unutmayın´ çağrısında bulundu.
4 bin hastanın 2.500´ü Hataylı
İskenderun Toplum Sağlığı Merkezi hekimi Müge Öztürk Tellioğlu, 'Gençlerin bilinçlenmesiyle talasemili hasta doğumunu önleyebiliriz' dedi. Dr. Tellioğlu, 'Halk tarafından Akdeniz anemisi olarak bilinen Talasemi hastalığının dünyada ve ülkemizde özellikle bölgemizde en sık görülen ailesel geçişi olan kalıtsal kan hastalığıdır. Türkiye´deki 4 bin hastanın 2 bin 500´e yakını Hatay doğumlu. İskenderun´da 600´e yakın tedavi gören hasta var. İskenderun Toplum Sağlığı Merkezi olarak amacımız; sürekli kan nakli gerektiren ve doğru tedavi edilmezse ölümle sonuçlanan, halk arasında Akdeniz anemisi olarak bilinen Talasemi ve orak hücre hastalığındaki yeni doğumları engellemektir. Tedavisi zor olmasına rağmen tanısı basit bir kan testi ile (Hemoglobin Elektroforezi) konabilen bu hastalıkların önlenmesi son derece basittir' değerlendirmesinde bulundu.
Evlilik öncesi gençler taramadan geçirilecek
Okullarda genç öğrencilere talasemi hakkında bilgi veren Dr. Tellioğlu, şunları söyledi: 'Talasemi ile savaşımızda özellikle gençlerin eğitimine büyük önem vermekteyiz. İnteraktif bir şekilde ekibimizle sürdürdüğümüz eğitimlerde konu anlatımının yanı sıra, öğrencilerin sorularını cevaplamaya çalışıyoruz. 8. sınıfta okuyan tüm öğrencilerimize bu yıl da talasemi ve orak hücre hastalığını anlatmaya devam edeceğiz. Ayrıca 2000 doğumlu gençlerimiz ile başladığımız tarama programını sürdürmekteyiz. Dört yıldır aile hekimleri aracılığıyla 14 yaş grubu gençlerin talasemi tarama testlerini evlilik çağına gelmeden yapmaya başladık. Eğitimlerle eş zamanlı sürdürdüğümüz bu taramada, nihai amacımız bu bilinçle yetişen nesillerin eş seçiminde dikkatli davranarak, taşıyıcılık durumunu seçici bir kriter olarak benimsemelerini sağlamak ve taşıyıcı bir bireyin hasta çocuk sahibi olma riskini göz bulundurarak ,diğer bir taşıyıcıyla evlilik yapmama bilincini oluşturmaktır. Uzun vadede bu sayede yeni hasta doğumunu sıfırlamayı hedefliyoruz.'