“Okumak ilk emir ve buna zorunluyuz”

Seval Kirmit Yazar, aile şirketlerinin yapısından Köy Enstitüleri´nden, Alfred Nobel´in hayatından Gandi´ye, kişisel gelişim gelişim yazılarından bölgeye ve kente dair bilgileri gözlemleriyle harmanlayarak hazırladığı, kendi deyimiyle

1.11.2017 10:47:16 0
“Okumak ilk emir ve buna zorunluyuz”

Sadet Berkyürek/İskenderun

Öğrenciliğinden ilk meslek yaşamı öğretmenliğe, aile şirketindeki süreç içinde yeniden tanıma, gözlemleme, öğrenme ve yürütme serüvenin yazıya, kitaba dönüşme öyküsünü paylaşan Seval Kirmit Yazar, “Biraz öğretmenlikten kalan yanımla, biraz liseden yazıya düşkün yanımla, biraz yeni yeni sektörlerde tecrübelerimin bana kazandırdığı yanlarımla yazıyı seviyorum. Yani konuşmayı seviyorum. iletişim kurmayı seviyorum, ama yazarak da kendimi ifade etmekten büyük haz alıyorum” dedi. Kitabın giriş yazısı yerine bir farklılık yaratmak isteyerek oku komutuyla bir yazıyı eklediğini hatırlatan Yazar, burada iki atıfta bulunduğunu, okuyucuya ilk iki sayfayı okuma komutu verdiğini, çünkü bunun ilk emir olduğunu ve buna zorunlu olduğumuzu vurguladı.
Her kitabın aslında ne zaman doğacağına biraz da kendisinin karar verdiğini de belirten Yazar, kitap çalışmasını ‘hep hayalimdi zaten´ diye ifade etti. “Kitap doğmak zorunda kaldı” diyen Yazar, “Yani içimde belki biriktiremediğim, belki artık doğması gerektiğini düşündüğüm geçmiş yazılarımın ve sonra bu kitap için özel olarak kaleme alınan yazıların tamamından oluşan bir kitap Yaşam Parodisi” diye konuştu.

Adını bilmeden yazmaya başladım
Kitabın adını sevdiğini de sözlerine ekleyen Yazar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Adını seviyorum. Çünkü doğduktan sonra adını koydum. Hamileyken bebeğinize isim düşünürsünüz hani… Ben adını bilmediğim bir kitabı yazmaya başladım. Bir deneme kitabı aslında. İçinde 22 başlık var. İçerisinde kendi tecrübelerimden, hayatımdan alınmış ufak ufak kesitler var. Ben onlara parodi diyorum. Çünkü hayatımız bir parodi aslında. Benim çocukluğum Olacak O Kadar´ın parodileriyle geçti. Levent Kırca´nın o ağlanacak halimize bizi güldürdüğü parodilerle… Ben yaşamın her anının bir parodi olduğunu düşünüyorum. Adını buradan aldım.”

Birbirimizin aynasıyız
Gözlem ve yaşamın yüklediği sorumlulukların yazma üzerindeki itici gücünü ise Seval Kirmit Yazar şöyle aktardı: “İnsanları çok fazla gözlemliyorum. Gözlem yeteneğim zaman içinde gelişmiş, belki aldığım eğitimin de etkisiyle. Gözlem yapmayı seviyorum. İnsanları, davranışlarını, çereyi, doğayı gözlüyorum. Hayata nasıl sahip çıktıklarını veya çıkmadıklarını gözlemliyorum. Yeni nesli gözlemliyorum ki, bununla ilgili kuşak farklarını anlatan şu meşhur x, y, z kuşağı diyoruz ya, doğduğumuz yılları baz alarak… o kuşakların nasıl ayrıştığına dair… Pek çok konuyu ele aldık yazılarımda. Biz birbirimizin aynasıyız. Birbirimizin hayatına dokunmak zorundayız. Bz birbirimizden sorumluyuz. Ben bu sorumluluğumu, bana verilen bir görev var. o görevime en iyi şekilde layık olmaya çalışıyorum. İnsanların sağlıklarına kavuşmalarına vesile, aracı oluyorum. Ama, ölümlere de şahitlik ediyoruz. Dolayısıyla o insanların iyi ya da kötü günlerinde yanlarında olmak, onların duygularına ortak olmak ya da bir nebze belki de yoldaş olmak gerçekten benim için çok anlamlı. Bu kitapla da ben insanların hayatlarına mutlaka dokunmamız gerektiğini bildiğim için bu kitabın doğması gerektiğine karar verdim. Okuduklarında bilmedikleri konuları farkettirdiğini söylüyor okurlar. Farkındalığımın beni yönlendirdiği şekilde okuyorum. İnsanlar da bunları okumalı, bilmeli dediğim her şeyi de yazıyorum kendi kalemimce.”

Herşeyi aşkla yapıyoruz
Sağlık, huzur, aşk, inanç değerlerinin kitap kapağının tasarımında da öne çıkartıldığını ifade eden Yazar, şunları ifade etti: “Elbette sağlığınız varsa, sağlığınız kadar huzurunuz da varsa, insani değerlerin en önemli ikisine sahipsiniz demektir. Tabii aşk… herşeyi aşkla yapıyoruz. İşimizi aşkla yapıyoruz, eşimizi aşkla seviyoruz, çocuklarımızı aşkla büyütüyoruz. Ben ku kitabı aşkla yazdım. Benim için çok önemli bir değer. Yazmak benim için çünkü en önemli tutkum. aşk beni harekete geçiriyor, itici kuvvet benim hayatımda. Kapakta yer alan inanç vurgusunda kastım aslında kendimize olan inancımız. Ben bir kitap yazacağıma inandım. Bu bir yılda mı bitiririm, bir ayda mı bitiririm, hiç bitiremez miyiz… süreyi hiç öngöremediğim için eşime dahi bahsetmedim, ama inandım. Kendime inandım. İnsan inanmayı seviyor. Yanımızdaki insana inanmayı seviyoruz; bizi koruyup kollayacağına inanıyoruz. Çocuğumuz bize inansın istiyoruz. Biz çocuğumuza inanıyoruz, ona değer veriyoruz çünkü. İnanç benim için hayatta vazgeçilmez en önemli değerlerden. Yani sağlık gibi, huzur gibi, aşk gibi…

Aile şirketinin üyesi olma düşüncem yoktu
Üniversite tercihinden öğrencilik yaşamı, profesyonel iş dünyası ve her aşamada eğitim ve öğrenme çabasının yazı dünyasına etkilerini de paylaşan Seval Kirmit Yazar, Özel sektörde yaklaşık 5 yıl öğretmenlikten sonra aile şirketinde çalışmaya başladı. 3 erkek kardeşinin de üniversiteyi ailenin tercihleriyle okuduklarını, üst yapı araçları imalatçısı ve ihracatçısı firmanın ihtiyaç duyduğu alanda eğitim gördüklerini söyleyen Yazar, “Kardeşler aslında eğitimin sonunda ne yapacaklarını biliyorlar. ama ben biraz daha bağımsız bir bölümde okuduğum için benim aile şirketinin üyesi olma gibi bir düşünce o zaman bende yoktu, heralde ailemde de yoktu” dedi.


İskenderun'da filtre operasyonu

Dr. Kanatlı'dan ürküten tablo

Aile hekimleri iş bıraktı

Meclis'te 'fotoğraf tartışması'

Rezerv alan kararına 'dava'

Binalara 8 kat sınırı

CHP’den Lütfü Savaş'a 'kesin ihraç' istemi

AFAD'da dönüşüm değerlendirme toplantısı

Belediye meclisinde kayyum eleştirisi

65 yaş üstüne çay-kahve ücretsiz

Feyezan Kanalının duvarı yükseliyor

Usta öğretici belgeli tek kadın klimacı

İskenderun DEM Parti'den kayyum eleştirisi

AKP'de tek listeli seçim

AKP: Uygulamalar devam edecek

  • BIST 100

    9367,77%3,72
  • DOLAR

    34,47% 0,05
  • EURO

    36,42% 0,21
  • GRAM ALTIN

    2956,00% 0,72
  • Ç. ALTIN

    4956,37% 0,55