Antakya/SES
Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Hatay Şubesi tarafından düzenlenen ve dernek binasında yapılan “Şuur Dersleri” etkinliğinde katılımcılara seslenen Çalışkan, Hadis-i şeriflerden örnekler verdi, ´İlim´ hakkında değerlendirmede bulundu. İlimle uğraşmanin ulvi bir konu olduğunu anlatan Çalışkan, 'Dinimizin ilk emri oku, ama bizler maalesef okumayan bir ümmet olduk. Peygamberimiz bir Hadis-i Şerif´inde ´Allah bir kulunu sevdiği zaman hayır murad ettiği kimseyi dinde fakih kılar´. diyor. Bu sebeple ilim talep eden kullardan olmamız gerekir. Beşikten mezara kadar ilim öğrencisi olacağız. Allah dostları ölünceye kadar ilimle uğraşmışlardır” dedi.
'İlim kaynakları sağlam olmalı'
'İlim kendini bilmektir' diye konuşan ilahiyatçı Abdullah Çalışkan, 'Müslümanlar olarak zamanımızın her anını değerlendirmeliyiz. Çünkü, zamanı nerede ve nasıl geçirdiğimizden hesaba çekileceğiz. Bu sebeple Müslümanın evinde küçükte olsa bir kütüphanesi olmalı. ´Allah´a en sevimli amel azda olsa devamlı olandır´ Hadis-i Şerifinden yola çıkarak, her gün azda olsa, beş dakikada olsa kitap okuma alışkanlığımız olsun. Çantamızda küçük bir kitapçık olsun. Metroda, otobüste iş yerine gidip gelirken, bir yerde randevu beklerken kaç sayfa okuyabilirsek okumaya çalışalım. Çünkü İlim öğrenmek her Müslümana farzdır. Halimiz hangi ilmi gerektiriyorsa o ilim bizim üzerimize farzdır. Hangi hal üzerine yaşıyorsak, nasıl davranmamız gerektiğini, Allah´a nasıl kulluk etmemiz gerektiğini bilip ona göre yaşayalım. Böylelikle hem dünya hem ahiret hayatımız güzel olsun hayırlı olsun. İlim kaynakları da sağlam olmalı. Öyle internette her önüne gelen bilgiye de inanmamalı, araştırmalı kaynağı sağlam olmalı, Kur´an ve sünnete uygun olmalıdır. Buna da dikkat etmemiz gerekir' dedi.
Dernekten yapılan açıklamaya göre, Çalışkan, konuşmasında, insanların bildiklerini hayata geçirmesi gerektiğini de ifade ederek, şunları söyledi: “Öğrendiklerimizi uygulamalıyız. Eğer hayatımıza geçirmezsek kitap yüklü Merkebe benzeriz. Buda bize bir faydası olmaz. Bizler Kudüs´ü fethedeceğiz diyoruz; Fetih nesli, yetiştirmek istiyoruz. Ancak bunun için bir şey yapıyor muyuz? Yani bu güzel düşünceyi harekete geçirmek adına ne yapıyoruz? Maalesef uyku saatimizi bile ayarlayamıyoruz. Sabah namazına kalkışlarda birle aksaklıklar yaşanıyor. Kaçta uyuyup kaçta uyanmamız gerektiğini, günde kaç saat uyumamız gerektiğinin planını yapmıyoruz. lim ehli ortalama altı saatten fazla uyumamalı, teheccüdlere kalkmalı. Bunları sorgulamamız gerekir ve bildiklerimizi amele geçirmeli ki hedefimiz gerçekleşsin. En azından o yolda olmalıyız.'