Antakya´dan yayın yapan HRT´ye katılan Savaş, HBB´den yapılan açıklamaya göre, şunları söyledi: 'Afrin operasyonndan sonra turizm sektörümüzde iptaller oluyor. Operasyonun bir an önce başarılı bir şekilde bitmesini istiyoruz. Son zamanlarda yaşanan bu sıkıntılardan dolayı da olumlu algı oluşturmak için de Hatay´ı EMİT fuarında çok güzel bir şekilde tanıttık. Fuarda uzun çarşıyı da tanıtarak yöresel lezzetlerimizi gelen misafirlerimizin de bilmelerini istedik. Yaşadığınız ülkenin huzurunun yanında komşudaki huzur da çok önemli. Ortadoğu´daki iç savaşı Hatay´a da yansıtmak ve bizi birbirimize düşürmek isteyenler var. Olaya devletin bütünlüğü ve toplumun huzuru olarak bakmak lazım. Geldiğimiz noktada, bu gerekliyse istediği gibi sonuç alınana kadar devletimizin yanındayız. Suriye´nin toprak bütünlüğünü ve bizim ülkemizin sınır güvenliğini sağlamak için gerçekleştirilen bu operasyonu doğru buluyoruz' dedi.
NTV´nin yayınına katılan Savaş, Zeytin Dalı Harekâtının önemli olduğunu belirtti ve şunları söyledi: 'Hatay, 6,5 yıldır Ortadoğu´daki savaşla sosyolojik, psikolojik ve ekonomik olarak mücadele etmeye çalışıyor. Afrin harekâtı ile ilgili Hatay halkında pozitif bir algı oluştu. Çünkü ülke sınırlarımız ve Suriye topraklarının bütünlüğü için önemli bir harekât. Ordumuzun ve devletimizin yapmış olduğu bu harekâtı Hatay halkı olarak destekliyoruz. Geleceğe umutla bakabilmemiz için bir an önce Ortadoğu´da yaşanan kaosun bitmesini istiyoruz.'
Sınırın Hassa bölgesinde ziyaretler yaptığını da anlatan Savaş, “Askerlerimizin morali yüksekti. Herhangi bir şikayetleri yok istedikleri devletimiz ve belediyemiz tarafından anında karşılanıyor. Bizler de onları gördükçe güvende olduğumuzu hissediyoruz” diye konuştu.
Savaş, Hatay´da yaşayan Suriyelilerle ilgili olarak da şu değerlendirmeyi yaptı: 'Hatay çok renkli pozitif bir şehir. Bizim çok renkliliğimiz insanları aldatıyor. Hatay´ın huzurunu bozmaya çalışan iç ve dış güçler var ama bizim her rengimiz gökkuşağı gibi sevgi tohumu ekiyor. 6,5 yıllık Suriye savaşının gölgesinde el ele şehrimize sahip çıktık. Kimsenin bizim bütünlüğümüzü bozmaya gücü yetmeyecek. Hatay´da 500 bin Suriyeli insan var. Bu insanlar belki bizim ekonomimizi ve gelirimizi paylaşıyorlar ama bizlere bir kötülükleri yok. Bizim insanımız da bu insanların mağduriyetinin farkındalar. Herhangi bir tedirginlikleri olsa bugüne kadar kaçarlardı. Hiçbir hemşehrimin şehri terk etmediğini gururla söylemek isterim. Türkiye Cumhuriyeti´nin kurulmasının ardından yıllarca bağımsızlık mücadelesi vermiş bir serhat şehriyiz. Yani esaret nedir, savaş nedir, ordu nedir, güçlü ordunun ihtiyacı nedir çok iyi bilen bir milletiz. Bu yüzden de ordumuza desteğimiz tam. Bizler atalarımızdan almış olduğumuz barış bayrağını çocuklarımıza ve torunlarımıza taşımak için gayret ediyoruz. Gelecek adına bir endişemiz yok ama bir an önce Ortadoğu´daki bu savaşın bitmesini, barışın gelmesini ve Hatay´ın medeniyetini, kültürel zenginliklerini, tarihini ve yöresel lezzetlerini tüm dünya ile paylaşmak istiyoruz.'