Orman arazisine 'alçı ve grafit ocağı'

Orman arazisine

Dörtyol'un Kuzuculu Mahallesi Bülke mevkiinde yapılması planlanan 'Alçı ve Grafit Ocağı'nın sağlık sorunları oluşturacağını belirtti

Akın Bodur/Dörtyol

Dörtyol Doğa ve Çevre Koruma Platformu ile Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri (DAÇE) Platformu, ortak yaptığı toplantı ve basın açıklamasıyla Dörtyol'un Kuzuculu Mahallesi Bülke mevkiinde yapılması planlanan 'Alçı ve Grafit Ocağı'nı protesto etti, tesisin sağlık sorunları oluşturacağını söyledi. 

Dörtyol Doğa ve Çevre Koruma Platformu ile DAÇE Platformu üyeleri, Atatürk Parkı'nda yapılan toplantıda çevresel sorunların görüşülmesinin ardından Dörtyol Saat Kulesine kadar "Dörtyol uyuma, toprağına, suyuna sahip çık" sloganıyla yürüdü. İki platform adına ortak açıklamayı okuyan DAÇE Sekreteri Sabahat Aslan, narenciyenin kalbi olan Dörtyol'da alçı ve grafit ocağı istemediklerini söyledi. Proje alanı yakınlarındaki yer altı su kaynakları ve Deliçay ile milli park ve eko turizm alanı niteliğindeki Geçilmez ve Galleplik kanyonlarının da olumsuz etkileneceğini anlatan Aslan, "Alçı ve grafit ocağının planlandığı bölge başta narenciye olmak üzere zeytin ve diğer tarım ürünlerinin yetiştirildiği çok verimli tarım bölgesi olup yeraltı su kaynak depolarına da çok yakındır" dedi.

“Proje alanının tamamı orman arazisi kullanımında”

Kuzuculu Mahallesinin Bülke mevkiinde kurulması planlanan alçı ve grafit ocağı için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu çalışmalarının başlatıldığını ifade eden Aslan, "Alçı ve Grafit Ocağı'nda yılda 10.000 ton grafit ve 200.000 ton alçı malzemesi üretilecektir. Planlanan faaliyet alanına en yakın yerleşim yeri batı yönünde 5.000 metre mesafede Kuzuculu Mahallesidir. En yakın konut ise batı yönünde Kuzuculu Mahallesine ait ve çalışma alanına yaklaşık 2.600 metre mesafededir. Faaliyet alanı ilçe merkezine kuş uçumu 8 kilometre mesafede bulunmaktadır. Proje alanının tamamı orman arazisi kullanımında kalmaktadır. Faaliyet için mevcut yollar kullanılacaktır. Alçı ve grafit ocağının planlandığı bölge başta narenciye olmak üzere zeytin ve diğer tarım ürünlerinin yetiştirildiği çok verimli tarım bölgesi olup yeraltı su kaynak depolarına da çok yakındır" dedi.

"Hava, su ve toprak kirliliğinin sınır değerleri çok aşılmış" 

Dörtyol Belediye Başkanı Bahadır Amaç, yöredeki bazı siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerinin de katıldığı ortak açıklamada konuşan Aslan, şunları söyledi: "İskenderun Körfezi, mevcut kirletici sanayi tesislerinden kaynaklı, Türkiye’nin en çok çevre kirliliğinin yaşandığı bölgeler arasında yer almaktadır. İskenderun Körfezi'ndeki kirlilikten etkilenen hava, su ve toprak kirliliğinin sınır değerleri çok aşılmış olup, bundan İskenderun, Payas, Dörtyol ve Erzin de çevre ve insan sağlığı çok olumsuz etkilenmiştir. Bölgede kirlilikten kaynaklı artık birçok tarım ürününün verimi azalmış olup artık bazı ürünler de yetişmemektedir. Bölgede bu kirlilik mevcut iken, grafit ve Alçı ocağının yaratacağı kirlilik yükü birçok olumsuzluğa neden olacağı açıktır. Grafit ve alçı ocağı işletmesinde faaliyet boyunca malzeme çıkartma, yükleme, taşıma, boşaltma, depolama ve nakliye işlemleri yapılacaktır. Ocak, Bülke ve Kuzuculu mahallelerine çok yakın planlanmaktadır. İşletmenin faaliyetleri sırasında bölgede yaşam alanlarına ve tarım bölgelerine yayılacak toz hava, su ve toprak kirliliği yaratacaktır. Bu kirlilik sağlık ve çevre sorunu yaratacak ve tarımın verimini çok düşürecek olup bölgenin su kaynak depolarına da zarar verecektir. Malzeme nakliyesinde mevcut yaşam alanlarında olan yolların kullanılması ayrı egzost kirliliğine ve kaza riskine neden olacaktır. Ocak ormanlık alanlarına da zarar verecektir. Alçı ve grafit ocağının faaliyet bölgesinin sıfır noktasında Kuzuculu, Altınçağ, Yeşilköy, Ocaklı ve Çaylı mahallelerinin içme ve tarımsal sulama suyu olarak yararlandıkları Deliçay bulunmaktadır. Bu bölgede yer altı su kaynakları Deliçay’a karışmaktadır. Ocağın çalışmaları zamanla yeraltı su kaynaklarına zarar verecek olup, bu durum Deliçayın kurumasına neden olacaktır. Dolayısıyla alçı ve grafit ocağı bölgeyi gelecekte susuz bırakacaktır. Ayrıca ocağın yakınlarında milli park ve eko turizm alanı niteliğinde Geçilmez ve Galleplik kanyonlarıda çok olumsuz etkilenecektir."

Su kaynakları ve verimli toprak alanları hızla azalıyor

Aslan, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Hatay bölgesi deprem afetinden ve iklim krizinden çok fazla etkilenmiş olup, su kaynakları ve verimli toprak alanları hızla azalmaktadır. Bölgede önlem alınmazsa su ve gıda krizi riski yakın zamanda büyüyecektir. Bu riskler ortada iken su kaynaklarımızı ve tarım topraklarımızı korumak zorundayız. Havamızı, toprağımızı, suyumuzu kirletecek, sağlığımızı bozacak ve tarımımıza zarar verecek olan alçı ve grafit ocağını istemiyoruz. Alçı ve grafit ocağının işletilmesi için geçmiş yıllarda yapılan ÇED başvurusu halkın haklı itirazları sonucunda iptal edilmiştir. Halk, bugünde anayasal hakkı olan temiz bir çevrede yaşamak için aynı şekilde itiraz etmektedir. Yetkililer, halkın itirazlarını dikkate alarak işletmenin ÇEDsürecini sonlandırmalıdır. Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri olarak Dörtyol halkının yanındayız, Alçı ve grafit ocağına karşı demokratik ve hukuki mücadelemiz devam edecektir."

Belediye başkanından destek

"Kanser olmak istemiyoruz; Dörtyol uyuma sağlığına sahip çık" sloganlarının atıldığı toplantıda katılımcılara destek verdiğini ve bu desteği sürdüreceğini ifade eden Dörtyol Belediye Başkanı Bahadır Amaç da "Ben uyarıyorum. Bu mücadeleye destek vereceğiz. Herkes başvurusunu  ona göre yapsın mücahit yapsın. Dörtyol‘un halkını, çıkarını korumaya devam edeceğimize söz veriyorum" dedi. 

Öte yandan DAÇE, Antakya'daki Hatay Adliyesi önünde yaptığı basın açıklamasında da Hatay'da hava kalitesinin olması gerekenin dört kat üzerinde kirli olduğunu, mahkemeden açılan davalarda, insan ve çevre sağlığının düşünerek karar vermesini talep etti. DAÇE Sekreteri Aslan, depremlerinin yıkıcı felaketleri yaşanırken Hatay'da yetkililerin halk sağlığı ve ekosistemi hiçe sayarak yangından mal kaçırırcasına, bilimsel koşullara uymayarak depremden zarar gören binaları kontrolsüz şekilde yıktığını söyledi. Aslan, "Bina yıkımlarından sonra oluşan molozların içerisinde bulunan asbest, silika, civa, kurşun, kadmiyum, atık yağlar, tehlikeli sanayi atıkları, radon gazı gibi tehlikeli maddeler ayrıştırılmadan dere yataklarına, deniz kenarına, tarım alanlarına, sulak alanlara, vadilere ve yaşam alanlarına dökerek ikinci bir felaketin yaşanmasına neden olmuştur. Tehlikeli atık içeren molozlar havayı suyu ve toprağı kirleterek insan ve çevre sağlığını çok ciddi olumsuz etkilemiştir" dedi.



Anahtar Kelimeler: Orman arazisine ' grafit ocağı'

Seyfittinoğlu'na son görev

İSSOS tarihi mirası koruyacak

Çalışkan: Hatay kutlama değil, çözüm bekliyor

“Dönmez desteği CHP grubundan alıyor”

Cemevine büyükşehir onarımı

Narenciyede 'zirai don' kaybı

71 ton limonda 'yasaklı ilaç' kalıntısı

Yarıkkaya 75 kilometre hızla esti

Kadından kadına 2. kez köprü kurdu

Birleşik Krallığa, UR-GE projesi ziyareti

300 milyon lira borçlanma yetkisi

ATSO isim değiştiriyor

Alevi örgütlerinden çağrı: Suriye’de insan hakları ihlal ediliyor!

Işıkhan'dan 'değerlendirme toplantısı'

8 günlük firmaya 20 milyon liralık iş

Kentte 'genel denetim'

Ramazan Şenliği incelemesi

İskenderun ADD'ye yeni yönetim

3 belediyeden Suriye ziyareti

AKP'den eş zamanlı '28 Şubat' açıklaması

Hatay Turizm Master Planı Çalıştayı

HBB'den Ramazan denetimi

Deprem kadın ve engellileri üretimden çekti

Yüksekokullarda müdürler değişti

Standart dışı üretim de sürüyor ceza da

Hatay'da tarımı 'don' vurdu

Milletvekili Çirkin: Kaç mükellef mücbir sebepten yararlandı?

Tescilli binaların restorasyon toplantısı

Gümrüklü antrepo işletmecilerinin ziyareti

CHP, iş insanlarıyla buluştu

Yükleniyor

  • BIST 100

    9668,36%1,33
  • DOLAR

    38,83% -0,05
  • EURO

    43,82% 1,04
  • GRAM ALTIN

    4044,98% 1,11
  • Ç. ALTIN

    6607,80% 0,85