İskenderun/SES
Milletvekili Oruç, 'Meysu şirketinin ürünleri üzerinde yer alan ´helal´ damgasında kullanılan mezhepçi ifadeler kamuoyunda rahatsızlık yaratmıştır. Meysu marka meyve sularının altında ´Helal´ damgasının etrafında da Sünni mezhep olan ‘Hanefi, Şafii, Maliki, Hanbeli´ isimleri yazılmıştır. Deyim yerindeyse Sünni mezhepler dinleştirilmiş, mezhep ayrımcılığı yapılarak Sünnilik dışındaki tüm inançlar yok sayılmıştır' ifadesine yer verildi.
'Meyve suyunun helal ya da haram olduğu hangi kritere göre onaylanıyor?'
Milletvekili Oruç, TBMM Başkanlığına verdiği ve Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği önergesinde şu sorulara yer verdi: 'Meyve suyunun nasıl ve hangi kritere göre helal ya da haram olduğu onaylanmaktadır? Bu uygulama olağan mıdır? Bahsi geçen meyve sularına helal damgası Bakanlığınıza bağlı Helal Akreditasyon Kurumu tarafından mı vurulmuştur? Hangi anlayışla, dünyada ve tarihte ilk kez, 4 Sünni mezhep adı ´Helallikle´ birlikte oraya yazılabilmiştir? Tüm dünyada helal akreditasyonu, genel olarak İslam adına verilirken, Meysu meyve sularına verilen helal kriteri nasıl mezhepçilik temelinde verilebilmiştir? Bahsi geçen damga ile, meyve suları yalnızca dört Sünni mezhebe mi helaldir? Dört Sunni mezhep dışındaki tüm inançlara bu ürünlerin haram olduğu anlamına mı gelmektedir? Mezhepçi ayrımcılığa açıkça neden olan böylesi yaklaşımların eşit yurttaşlık, inanç eşitliği ve özgürlüğü temelinde toplumda yarattığı tahribatı önlemek adına Bakanlığınızın çalışmaları var mıdır? Bu konuda ivedilikle adım atılacak mıdır?'