Yazar Yasemin Tümkaya, Hatay, Adana ve Mersin çevresinde ağırlıklı olarak Arap Aleviler tarafından Rumi takvime göre kutlanan 14 Ocak Ras el Seni/Yılbaşı geleneğinin temelinde paylaşımın ve kurtuluşun bulunduğunu belirtti.
Evimiz İskenderun Süpürge ile Ayna İskenderun Kültür ve Sanat derneklerinin geleneksel Çarşamba Sohbetleri´nde Arap Alevilerinin geleneksel Ras El Seni bayramı kutlama geleneklerini ve bu güne ilişkin söylenceleri aktaran İskenderun Gazetesi´nin de köşe yazarlarından Yasemin Tümkaya, “Aslında kutladığımız yılbaşı Hz. Musa´nın kavmini firavundan kurtardığı gündür. Yani bir kurtuluş günü bayram olarak kutlanıyor. Biz de bunu böyle kabul ediyoruz” dedi.
Miladi takvime göre yılbaşının Hazreti İsa´nın doğumuyla birlikte ayın birinde kutlandığını ve dünya genelinde kabul edildiğini belirten Tümkaya, 'Bunun dışında biz ayın 14´ünde başka bir yılbaşı kutluyoruz. Kendini Hazreti İbrahim´den beri müslüman kabul edenler, bütün dinleri kabullenerek bu güne geldi. Yani ‘önce Musa´nın kavmi idik, sonra İsa´nın kavmi olduk, sonra da Muhammed´in´… Bu şekilde bir felsefe ve düşünce ile geldiğimiz için bugün, bütün peygamberlere eşit uzatlıkta ve hepsini seviyoruz, takdir ediyoruz ve Allahın peygamberi olduğunu kabul ediyoruz. Bu yüzden ayın 14´ünde kutladığımız Ras el Seni dediğimiz yılbaşı, aslında Hazreti Musa´nın doğum günü. Hz. Rumi takvime göre o gün gibi Mısır´da doğmuş. O gün de Firavun da firavunluğunu ilan etmiş. Musa kavmini denizden aşırıp çıkardığı gün de ayın 14´üne denk geliyor. Aslında kutladığımız yılbaşı Hz. Musa´nın kavmini firavundan kurtardığı gündür. Yani bir kurtuluş günü bayram olarak kutlanıyor. Biz de bunu böyle kabul ediyoruz” diye konuştu.
Kırsalda hala yoğun yaşanıyor
Gün ile ilgili söylenceleri de paylaştığı konuşmasında Yasemin Tümkaya, o güne özgü yemek ve kutlama ritüellerini de aktararak, şunları söyledi: “Kırsal bölgelerde bu gün hala çok özel kutlanıyor. benim çocukluğumdan aklımda kalan evde tatlılardan köftelerden, yemeklerden adım atacak yerin olmaması. Biz küçükken bu ne diyorduk. Kalabalık bir ailenin en küçük çocuklarıyız. Daha az bilerek daha çok gözlemliyorduk. Nedir, neden yapılıyor diye sorardık. aklımız erdikten sonra öğrendik ki, meğer o gün konuklara her şey dağıtılıyor, ikram ediliyormuş. Bir eve konuk olarak da giderken bir yemek, pasta, tatlıyla gidiyorsunuz. Size bir konuk geliyorsa siz sofralar açıyorsunuz.”
Paylaşımın yoğunlaştığı bir gün
14 Ocak Res el Seni kutlamalarının dinsel boyutunu da değerlendirdiği konuşmasında, kutlamaların paylaşıma yoğunlaştığına dikkat çeken Tümkaya, konuşmasını şöyl sürdürdü: “Paylaşılan her şey de güzeldir. Kentlerdeki kutlamalar, kırsaldaki kadar yoğun yaşanmıyor artık. Eskisi kadar da hediye paketleriyle ziyaretler de yapılmıyor. Belli bir yabancılık da girdi işin içine. Küçükler büyüdü, unutmasalar bile artık bu yoğunluğu eskisi gibi yaşamak istemiyorlar. Ama kırsal bölgelerde hala bunlar bütün hızıyla devam ediyor ve güzel buluyorum. Bizim bugün toplanma amacımız da 14 Ocak gününü kutlamak biraz da anımsamak, biraz nostalji yapmaktı. Sabah uyandığımızda mutfak annemizin yaptığı tatlı, pasta, yemeklerle dolu olurdu. İçli köfte de o günün klasik yemeklerinden biriydi.”
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55