Hatay’da yaşayan ve uzun yıllar İnsan Hakları Derneği İskenderun Şubesinin Başkanlığı’nı yapmış olan Sadullah Çağlar’ın “Sinemadan Siyasete Tarihten Sayfalar” kitabı yayınlandı. SES gazetesinde yayınlanan yazılarından derlenen kitap bir başucu kaynağı özeliğini taşıyor.
Sadullah Çağlar'ı Recep Yıldırım anlattı
Sadullah Çağlar, kitabına ilk imzaları Ayna İskenderun Kültür Sanat Derneği'nde, dostları ve okurlarıyla buluşmasında attı. Söyleşi etkinliğinde Çağlar'ı dernek başkanı Recep Yıldığım anlattı: "Genç olmanın yaşla ilgisi olmadığını, tutkularının peşinden gitmek olduğunu hissettirir. Anlatılarında buram buram yaşanmışlık vardır, sizi daha yaşamanız gereken çok şey olduğuna ikna eder, sizi de genç kalmaya zorlar. Hafızanızı tazeler. Anılarınıza sahip çıkmaya çağırır."
Tutkunlara bir başucu kitabı Kitap, yazarın derinlemesine tarihi analizlerini, kültür ve toplumsal konulardaki düşüncelerini içermesinin yanında bir dönemin tanıklıklarını da barındırıyor. Derinlikli ve eleştirel bir bakış açısına sahip, okuyuculara tarih ve yaşam üzerine düşündürücü perspektifler sunan Çağlar'ın derin tarih analizleri ve toplumsal gözlemleri, okurları geçmişteki olaylarla günümüz arasında paralellikler kurmaya çağırıyor. Kitap, tarih, sinema, edebiyat ve siyaset tutkunları için kaçırılmayacak bir başucu kaynağı.
Pişmanlık: Bir tarih belleği sunuyor
İmza günü etkinliğine katılan Aratos Felsefe Dergisi Yayın Yönetmeni Uğur Pişmanlık, kitabın yayın süreciyle ilgili bilgi verdi.
Uğur Pişmanlık, Sadullah Çağlar’ın “Sinemadan Siyasete Tarihten Sayfalar” kitabına yazdığı sunuş yazısında şunları paylaştı: “Sinemadan Siyasete Tarihten Sayfalar’ kitabı, Sadullah Çağlar’ın İskenderun’da çıkan yerel SES gazetesinde yayımlanan haftalık köşe yazılarından oluşuyor.
Bu yazılar aynı zamanda bir kent belleği olarak da algılanabilir. Önemli bir ölümü 1940-1980 arası döneme ait yazıların, bu zaman aralığında yaşamış kuşaklar için bir hatırlatma, gençler için de öğretici olduğu kadar da keyifli makaleler olduğunu belirmek gerek.
Sadullah Çağlar, bir insan hakları savunucusu olduğu kadar aynı zamanda bir sinema tutkunu. Bu konuda iyi bir arşiv ve hafızaya sahip.
Yazılarında ülkemiz sinemasından Amerikan sinemasına, Mısır sinemasından Hint sinemasına kadar çeşitli ülke sinemalarının hafızalarda yer eden filmleri, film kahramanı oyuncuları hem kişisel yaşamları hem de sinema filmlerindeki oynadıkları rolleri üzerine keyifli anılardan oluşan yazılar yer alıyor.
Yine ülkemizin yetiştirdiği önemli sanat ve siyaset insanları ile kendi yaşadığı coğrafyanın değerlerine de yer ayrılmış.
Kitapta Türkiye ve dünya siyasi tarihinde rol oynayan önemli kişiler, olaylar ve savaşlara dair makaleler yer alıyor. Bu yanıyla bir tarih belleği de sunuyor.
Sanatın iyileştirici gücü onda kendini sinemayla göstermiş.”
