Akın Bodur/İskenderun
İskenderun Toplum Sağlığı Merkezi hekimlerinden Dr. Müge Tellioğlu, liderlik eğitimi alan gençlere HIV enfeksiyonu, bulaşma yolları ve korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi.
HIV konusunda risk altında hissedenlerin test yaptırması için sağlık kuruluşlarına başvurması gerektiğini ifade eden Dr. Tellioğlu, liderlik eğitimi alan gençlere yönelik bilgilendirmede 'HIV/AIDS hastalığının tanısı, laboratuvar testleri ile konulur. Aşı ve koruyucu bir tedavisi yoktur. İlaçlar, hastalığın kesin tedavisini sağlamasa da vücuttaki virüslerin çoğalmasını kontrol altında tutarak, bağışıklık sistemini güçlendirir ve enfeksiyonlara karşı mücadelenin tekrar kazanılmasını sağlar. Virüsle savaşmanın en etkili yolu, ondan korunmaktır' dedi.
Virüs en çok cinsel yolla bulaşıyor
HIV virüsünün bağışıklık sisteminin içine yerleşerek, bireyin bağışıklık sistemini zayıflattığını ve HIV nedeniyle kişinin enfeksiyon ve hastalıklara karşı savaşma yeteneğini kaybettiğini anlatan Dr. Tellioğlu, 'HIV+ (pozitif); kanında HIV virüsü bulunan kişilere denmektedir. AIDS (Edinilmiş bağışıklık yetersizliği sendromu) bulaşıcı bir virüs hastalığıdır. HIV enfeksiyonun bağışıklık sistemini yetersiz hale getirdiği ve hastalık belrtilerinin başladığı durumdur. HIV, korumasız cinsel yolla, kan ve kan ürünleriyle, anneden bebeğe bulaşır. Korumasız cinsel yolla bulaşımı, HIV enfeksiyonunun en sık bulaşma şeklidir. Hasta kişiyle yapılan korumasız (kondom, prezervatif, kılıf, kaput kullanılmadan) her türlü cinsel temasta (oral, vajinal, anal) virüs bulaşabilmektedir' diye konuştu.
HIV virüsü, korunabilir bir hastalık
HIV enfeksiyonunun önlenebilir bir hastalık olduğunu anımsatan Dr. Müge Tellioğlu, korunma yöntemlerinin de tedaviden çok daha etkili ve ucuz olduğunu belirtti. Dr. Tellioğlu, 'Güvensiz ve korumasız cinsel temasta bulunulmamalıdır. Cinsel yolla bulaşmaya karşı en güvenli ve basit korunma yolu prezervatif (kondom) kullanımıdır. Cilde hasar verecek herhangi bir kesici-delici alet ya da iğne ile uygulama (dövme, piercing vb) yapılacak ise sterilizasyon kurallarına uyulmalıdır. Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmış tıbbi hizmet ya da diş sağlığı hizmeti veren kuruluşlardan hizmet alınmalıdır. Kan ve kan ürünlerinin kontrolü açısından zorunlu testlerin yapıldığından emin olunmalıdır. Ülkemizde 1987 yılından beri her kan ve kan ürünü, gerekli testler yapıldıktan sonra hastaya verilmektedir. HIV pozitif kadın gebe kalmışsa olası riskler kendisine anlatılmalı, gebeliğin devam etmesi durumunda bebeğin korunması için ilaç tedavisine başlanmalıdır' dedi.
HIV virüsünün bulaşmadığı durumlar neler?
Dr. Müge Tellioğlu, HIV virüsünün bulaşmadığı durumları da şöyle sıraladı: Dokunmak, tokalaşmak, sarılmak; Gözyaşı, ter ve tükürük, aynı yerde oturmak ve aynı havayı solumak; Aynı havuzu, banyoyu, tuvaleti, saunayı ve dışı paylaşmak; giysileri ortak kullanmak; Tabak, çatal, bıçak ve bardak paylaşmak; Telefon kulaklığı ve kapı tokmağı; sinik, sivri sinek böcek sokması ve hayvan ısırması.