Şahin: Deprem doğayı yok etmenin fırsatı olmasın

Şahin: Deprem doğayı yok etmenin fırsatı olmasın

Hatay Milletvekili Suzan Şahin: Deprem, rantı yeniden üretmenin, doğayı yok etmenin fırsatı olamaz, olmamalı

Türkiye Büyük millet Meclisi (TBMM) genel kurulunda 126 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Yerleşme ve Yapılaşmaya İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi hakkında konuşan CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin, “Deprem, rantı yeniden üretmenin, doğayı yok etmenin fırsatı olamaz, olmamalı” dedi.

Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle İzmir depreminin ardından 375 hektar orman alanının deprem konutları için TOKİ'ye verildiğini hatırlatan Milletvekili Şahin, depremin ‘bahane’ olmamasını istedi.  Şahin, “Şu an görüştüğümüz kararnameyle hiç kimseye sormadan, kapalı kapılar ardında alınan saray kararlarıyla ormanlarımız, meralarımız inşaata açılacak, betona boğulacak hem de bu yaşanan deprem felaketi bahane edilerek yapılacak bütün bunlar. On binlerce insanımızın acılarını çiğneyerek bahaneyle yapacaklar bu talanı; yazıklar olsun diyorum” dedi.

“Hatay üvey evlat”

Milletvekili Şahin’in konu başlıklarıyla şöyle konuştu:

“Doğal bir afet olan deprem kentlerde hasar ve yıkımlara, insanların ise barınaksız kalmalarına neden olmaktadır. Şimdi, acılarımızın üzerine dağ gibi sorunlarımız var. Hiç olmazsa ona kayıtsız kalmayın. Deprem sonrasında hem insanların barınma sorunlarının çözülmesi hem de bir an önce enkazlar kaldırılarak yeniden yapılaşma gerekmektedir.  Bunu da bölgeler arasında nasıl ayrımcılık yaparak yapmaya çalıştığınızı sevgili Gökan Zeybek Vekilim anlattı, teşekkür ederim. Hep olduğu gibi Hatay üvey evlat.”

“Alanlar ranta açılmasın”

Yıkılan yapıların yerine kullanılacak daha dayanıklı yapılar inşa edilmelidir. Bu da bilimin ışığında, doğa ve insan sağlığına zarar vermeden yapılmalıdır. Şehirlerin kültürü, birikimi, ruhu kaybedilmeden yapılmalıdır. Alelacele yapılamaz, şehirlerimiz ebediyen ölür. Afetler meydana gelmeden önce zarar azaltmaya yönelik gerekli tedbirleri içeren pratik ve hızlı müdahaleyi sağlayacak politikalar geliştirilmelidir. Konunun hassasiyetine binaen yaptırıma yönelik hükümleri olan, vatandaşı mağdur etmeyecek, yardım ve destek alternatifleri ortaya konulmalıdır. Jeolojik yapı, zemin, zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açmak, risk taşıyan, Bakanlık veya idare tarafından belirlenen ve Bakanlığın teklifi üzerine Cumhurbaşkanınca kararlaştırılan alanlar rant için yapılaşmaya açılmamalıdır.

“Bugün ne yapılmak isteniyor?

Şu an görüştüğümüz kararnameyle hiç kimseye sormadan, kapalı kapılar ardında alınan saray kararlarıyla ormanlarımız, meralarımız inşaata açılacak, betona boğulacak hem de bu yaşanan deprem felaketi bahane edilerek yapılacak bütün bunlar. On binlerce insanımızın acılarını çiğneyerek bahaneyle yapacaklar bu talanı; yazıklar olsun diyorum.

“Yıkımın sorumlusu bakanlığa KHK ile inanılmaz yetki veriliyor”

Bu tür alanların inşaata açılma yetkisi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında ve Tarım ve Orman Bakanlığına sormasına bile gerek yok. "Buraları orman ve mera alanından çıkardım." diyecek, olacak, bitecek; oh, ne âlâ memleket. İzmir depreminden sonra 375 hektar orman alanı deprem konutları için TOKİ'ye verildi, doğa talan edildi. Bu kadar yıkımın ve can kaybının sorumlusu olan Bakanlığa bugün yine bir KHK'yle inanılmaz yetkiler veriliyor. Öyle ki ormana ve meraya inşaat yapabilecek, planlar askıya çıkarılmayarak halktan saklanacak, itiraz edilemeyecek; "süre tasarrufu" kılıfı adı altında itiraz hakkımız gasp edilecek. En iyi yaptığınız iş bu gasp. Taşınmaz mülkiyeti ve imar hakları kısmen veya tamamen başka bir alana aktarılabilecek, vasıf değişikliği yapılabilecek, hazine adına tescili de yapılacak.

“Yine kolaya kaçma derdinde…”

Deprem, rantı yeniden üretmenin, doğayı yok etmenin fırsatı olamaz, olmamalı. Taşlık, kayalık, verimsiz ormanlar ve Mera Kanunu kapsamındaki alanlar yerleşime açılmamalı. Kuş göç yollarının, endemiklerin, biyoçeşitliliğin korunması hayatidir. Yeniden beton yapılaşma çözüm olamaz, olmamalı. Bugün depremi konuşuyoruz ama yarın bambaşka afetleri konuşuyor olacağız; iklim krizi gibi. O krizlere karşı en güçlü güvencemiz de ormanlarımız ve tarım alanlarımız. Konut sorununu çözmenin çeşit çeşit yolları var ama AKP yine kolaya kaçma derdinde.”



"Vatandaşın feryadını duymanın zamanı gelmiştir"

Yollarda ağır tonajlı araçlara 'park yasağı'

"Demokrasi talebi, sokaklardan sandıklara taşındı"

Belen'de "Ramazan Çocuk Festivali"

Hatay'da Özgürlük Nevruz'u kutlaması

Down Sendromu Farkındalık Günü

Başkan Amaç'tan üretiye destek çağrısı

Baro Başkanı Tut: Hukuk devletini savunmaya devam edeceğiz

Şam Geçici Maslahatgüzarı'nın Hatay ziyareti

Kütüphane inşaatında inceleme

"ÇED Gerekli Değildir" sürüyor

Kaçak yapı şikayetinde 'işlem yok'

Beton santralleri ve hava kirliliği...

İSSOS tarihi mirası koruyacak

Gelişim Hastanesi, 20. yılında

CHP, 'ön seçime' devam ediyor

Grev 273. gününde

Hatay, kurak iller arasında

Üniversite alanına, 'sanayi alanı' kararı

İskenderun Engelliler, Avrupa Kupası'nda oynayacak

AÇKD: Dikmece’nin yüzde 80’ine el konuldu

Atık bertarafına 50 milyon hibe çabası

Çalışkan: Hatay kutlama değil, çözüm bekliyor

Muammer Aksoy Caddesi 3 şeritli oldu

Suriye'deki katliam Cevevi'ne protesto edildi

Kurum, 'fahri hemşehrilik beratını' aldı

HTO'dan 56 hekime plaket

Hekimler 14 Mart'ta buluştu

"Tozlu havada maske kullanın"

Prof. Yılmaz'dan gastroenteroloji bilgilendirmesi

Yükleniyor

  • BIST 100

    10228,40%0,39
  • DOLAR

    39,81% 0,04
  • EURO

    46,88% 0,27
  • GRAM ALTIN

    4275,38% 0,39
  • Ç. ALTIN

    6808,69% 0,00