Sendikalardan teröre kınama

İskenderun/SES

'Terör örgütünün gerçek yüzü bir kez daha ortaya çıkmıştır” değerlendirmesini yapan Türk Sağlık-Sen İl Başkanı Hayrettin Şahin, şu açıklamayı yaptı: 'Yıllardan beri kadın, çocuk, genç, yaşlı demeden kalleşçe katliamlar yapan eli kanlı terör örgütü, gerçek yüzünü bu olayda bir kere da göstermiştir. Bu örgüt açıkça bebek katili, vatan haini soysuzlardan oluşan uluslararası bir suç şebekesidir. Bu kalleş örgüte destek veren yerli ve yabancı tüm mihraklarla mücadele noktasında konfederasyonumuz geçmişte olduğu gibi bugünde devletinin yanındadır. İnsan hakları savunucuları, demokrasi havarileri, sözde barışseverler Türk askerinin, Türk milletinin meşru müdafaa hakkını kullandığı durumlarda ayağa kalkanlar bakalım terör örgütünün gerçek yüzünün bir kere daha ortaya çıktığı bugün, katledilen iki masum için ne diyecekler, nasıl bir tavır takınacaklardır? Terörü, teröristi ve onların iç ve dış destekçilerini bir kere daha lanetliyor, devletimizin bu hainlere hak ettiği cevabı vereceğinden şüphemiz duymuyoruz.'
Bayındır Memur-Sen Hatay İl Başkanı Hüseyin Tutar da PKK´nın bebek katili yüzünü bir kez daha gösterdiğini belirtti. Tutar, “Son yıllarda ülkemizin yurtiçinde ve uluslararası arenada göstermiş olduğu başarıların, ülkemize ve dünya mazlumlarına yapılan haksızlıklara karşı durmasının adeta gizli bir cezalandırması olan terör saldırılarından birini daha Hakkari´de çok acı bir şekilde yaşadık. Eli kanlı teröristler, karanlık ruhlarının yansıması olan çirkin yüzlerini bir daha göstermişlerdir. Karşılarına çıkmaya korktukları kahraman Mehmetçiğimizin eşini ve 11 aylık bebeğini kalleşçe şehit eden, bu menfur saldırıyı gerçekleştirenler, bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da aziz milletimizin birlik ve beraberliği olan inancı karşısında amaçlarına ulaşamayacaklardır. Karşı karşıya kaldığımız bu menfur saldırı milletçe ve devletçe bizi yolumuzdan alıkoyamayacaktır. Devletimiz ve milletimiz teröre asla boyun eğmeyecektir. Devletimizin bu saldırının yaralarını en kısa zamanda saracağına, faillerini tespit ederek hak ettikleri cezaya çarptıracağına olan inancımız ve güvenimiz tamdır” görüşünü belirtti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İskenderun Şubesi de şu açıklamayı yaptı: '31 Temmuz 2018 günü Hakkâri´nin Yüksekova ilçesinde askeri üs bölgesinde bulunan askeri karakoldan dönerken aracının yola döşenen patlayıcı ile infilak etmesi sonucu Nurcan Karakaya ve 11 aylık oğlu Mustafa Bedirhan Karakaya yaşamını yitirmiştir. Bu saldırıyı gerçekleştirenleri kınıyor, aileye ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz. Yetkili makamlara sormak istiyoruz. Sivil bir araç hiçbir güvenlik önlemi alınmadan askeri üs bölgesine nasıl gidebilir ve aynı şekilde nasıl dönebilir? Askeri üs bölgesine askeri zırhlı araçlarla gidilip gelindiği bilindiği halde merhum Nurcan Karakaya´nın Yüksekova´dan gidişine nasıl izin verilmiştir? Silahlı çatışma bölgesinde bir kadın ve bebeğinin sivil bir araçla yüksek risk altında yolculuk yapmasına izin verenlerin sorumluluğu da göz ardı edilmemelidir. Görüldüğü gibi yapılacak etkili soruşturma sonucunda bu olayda ihmali veya kusuru bulunan kamu görevlileri hakkında da soruşturma açılmalıdır. Elbette failler bulunmalı ve yargı önünde hesap vermelidir. Bu acı ve kabul edilemez olaydan sonra iktidarın söylemi ve iktidar yanlısı medyanın kullandığı söylem oldukça tehlikelidir. Bu söylem toplumun bir kesimini hedef gösteren, ayırımcı, ötekileştirici ve kriminal bir söylemdir. Türkiye, 90´lı yıllarda bu söylem nedeni ile çok büyük acılar çekmiştir. Aynı hataya bir kez daha düşülmemelidir. Toplumsal barışı tamamen ortadan kaldıracak söylem ve eylemlerden uzak durulmalıdır. Türkiye´nin bir an önce, silahlı çatışma ortamından çıkarılması ve yeniden barışa giden bir sürecin başlatılması gerekmektedir. Ölümü değil yaşamı kutsayalım.'