Berkay Arıkan/İskenderun
Kadro işlemleri için komisyon kurulmasını talep eden yönetim kurulu yaptığı yazılı açıklamada şunlara yer verdi; ' Merkezi yönetim kurumlarındaki taşeron şirket işçileri 657/4-d kapsamında süresi belirsiz hizmet akdiyle kamuda istihdam edileceklerdir. Ancak Sayın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı´nın açıklamalarına göre kamuda çalışmak isteyen işçi başvuru yapacak; başvurular değerlendirilecek ve “basit” bir sınav yapılacaktır.
Hükümet adına yapılan açıklamalarda 450 bin taşeron şirket işçisinin bu kapsamda olduğu ifade edilmektedir.
Bu konuda sürecin açık ve şeffaf yöntemlerle yapılmasını; merkezi yönetim kurumlarına alınacak işçilerin şu anda çalıştıkları şirketler; hizmet verilen kurumlar ile işçilerin isimleri de yayımlanarak tam olarak işçi sayısı da bilinerek işlemlerin gerçekleştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunun için işçi konfederasyonları temsilcilerinin değerlendirme ve kadroya alınma sürecine dahil edilerek kadro işlemleri konusunda toplumsal mutabakat sağlanması mümkün kılınacaktır. Bu konuda bir komisyon kurulmasını talep ediyoruz.'
'Sınav umutları boşa çıkardı'
Belediye hizmetlerinde çalışan işçilerin kadro beklentisinin boşa çıkarıldığını belirten Disk/Genel-İş Genel yönetim kurulu, 'Önce belediye şirketleriyle esas olarak da 2004 yılından başlayarak başta 5393 sayılı Belediye Kanunu olmak üzere yerel yönetim yasalarıyla güvenceli kamu istihdamının dışına çıkarılan belediye hizmetlerinde çalışan yüzbinlerce işçinin kadro beklentisi yapılan açıklamalarla boşa çıkarılmıştır.
Yapılan açıklamalara göre belediye hizmetlerinde çalışan taşeron şirket işçilerine kadro değil belediye işverenlerinin insafına göre belediye şirketlerinde istihdam kapısı aralanmaktadır. Oysa AKP öncesi dönemde belediyeler kamu ihale mevzuatına tabi olmadan belediye şirketleri yoluyla ihtiyaç duydukları personeli istihdam edebiliyorlardı. AKP Hükümetleri hem şirket kurmayı imkansızlaştırarak hem de kamu ihale mevzuatı silahıyla belediye istihdamını taşeron şirket istihdamına dönüştürdü. Şimdi yapılan iş AKP döneminin başına dönüşten başka bir anlam ifade etmemekte; işçilerin güvenceli kamu istihdamı hakları ortadan kaldırılmıştır.'
Hükümet adına yapılan açıklamaların, ilan edilen rakamlara göre 400 bin işçiyi kadrosuz ve güvencesiz bıraktığını belirten DİSK, ' Yine bu açıklamalar dikkatle incelendiğinde sadece merkezi idare, belediye ve il özel idarelerinde çalışan işçilerin kapsama alındığı anlaşılmaktadır. Buna göre kamu iktisadi teşekküllerinde çalıştırılan taşeron işçilerin de kadro düzenlemesinde kapsam dışında bırakıldığı anlaşılmaktadır. Düzenleme bu şekilde yasalaşırsa Anayasanın eşitlik ilkesi göz ardı edilmiş olacaktır.
Yapılacak düzenlemenin bu eksiklikler giderilerek değiştirilmesi talebimizi bugünden başlayarak yeniden dile getiriyoruz.
Hükümet tarafından yapılan açıklamalar çerçevesinde belediyelerce yapılacak bütün işlemlerinde işçi sendikalarının içinde olacağı komisyonların yetkisinde yapılmasını talep ediyoruz.
Diğer yandan ilave tediye ödemesine yerel mahkeme kararlarıyla hak kazanan ancak Yargıtay ilgili dairelerinin aksi yönde kararlarıyla bu haktan mahrum kalan belediye iktisadi teşekkülleri işçilerine bu hakkın yasayla tanınması temel beklentimizdir.
Bu değerlendirmelerimiz temelinde Hükümet´ten başlıca talebimiz kadro konusunda sergilenen ayrımcı anlayışı terk ederek kamuyu bütün olarak ele alması ve belediye hizmetlerinde çalışan taşeron şirket işçileri ile BİT işçilerine de güvenceli kamu kadrolarını açmasıdır.
Bu yapılmazsa bize kamudaki taşeron işçiler arasında neden ayrım yapıldığını sorgulamak kalır.' şeklinde belirtti.