´Soruşturma´ya üç partiden tepki

Hatay´da vatandaşlık verilen 20 bin 793 Suriyeli´den 12 bin 596´sı, 31 Mart yerel seçimlerinde oy kullanacak.

SİYASET 23.01.2019 11:26:30 0
´Soruşturma´ya üç partiden tepki

Akın Bodur/İskenderun

HBB Başkanı Savaş´ın Suriyeli seçmenlere yönelik eleştirisine yanıt veren ve paylaşımını ‘seçim hesabı´ olarak niteleyen İçişleri Bakanı Soylu´nun, Savaş hakkında soruşturma açıldığını açıklaması üzerine, soruşturmaya tepki ve Savaş´a destek geldi. CHP ve Hatay milletvekilleri düzenledikleri basın toplantısıyla Savaş´a destek verirken, sosyal medya hesapları üzerinden de ´destek´ kampanyaları başlatıldı.

Savaş ve Soylu, neler paylaşmıştı?
HBB ve 31 Mart yerel seçimlerinin CHP Hatay Büyükşehir Belediye Başkan adayı Başkanı Lütfü Savaş, yaptığı paylaşımda şunlara yer vermişti: “Hatay´ın kaderini Suriyeli seçmen ile birlikte Hatay´ın gerçeklerinden uzak, Hatay´a bir kez dahi gelmemiş, adayları tanımayan bu kişiler mi belirleyecek? Hatay Halkının iradesini hiçe sayacak bu girişimlere itiraz edeceğiz. Hatay´ın kaderini Hatay halkı belirleyecek. Hatay´ın nüfusu 1 milyon 580 bin, artı 500 bin civarı Suriyeli nüfusu var. Toplam 2 milyon 100 bin civarı nüfusumuz var. Hatay´da üç sene önce hastanelerde doğum yapan annelerin yarısı Hataylı yarısı Suriyeliydi. Şimdi ise doğan 100 çocuğun 60´ı Suriyeli, 40´ı Türk. Üç yıl sonra 75 Suriyeli, 25 Türk doğacak. Doğurma hızları böyle devam ederse 12 sene sonra nüfusları bizleri yakalıyor. Bizim çocuklarımız ne olacak? Öz yurdunda mağdur olacak. Reyhanlı, Yayladağı, Altınözü ilçelerimizde bir Suriyeli çıkıp ben başkan adayıyım dese şuan kazanabilecek durumda. Beş sene sonra Kırıkhan´ı kazanabilecek durumda olacak. 10 sene sonra Hatay´ı kazanabilecek durumda olabilecek. İlerde çocuklarımız bu gidişata neden dur demediniz diye soracaklar. Ben bu konuları bu yüzden konuşmak, kamuoyuyla paylaşmak zorundayım.”
HBB Başkanı CHP HBB Başkanı Adayı Lütfü Savaş´ın Suriyeli seçmenlere ilişkin yaptığı çıkışa sosyal medya hesabı üzerinden yanıt veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Savaş´ı seçim hesabı ve yalan söylemekle suçladı. Hatay´ın nüfus ve seçmen sayısını da içeren tabloyu paylaşan ve ardından soruturma açıldığını duyuran Soylu, “Hatay Belediye Başkanı bir yönetici sorumluluğundan uzak, Hatay ve Türkiye´ye açık yalan söylüyor. Seçim hesabı için... Yalan bulaşıcıdır dikkat!” görüşünde bulundu.
İçişleri Bakanı Soylu´nun sosyal medya üzerinden Lütfü Savaş´a verdiği yanıta, AKP´nin Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı İbrahim Güler de paylaşımladestek vermişti. Güler, paylaşımında, “Yerel Kalkınma ve belediyeciliğe dair tek bir icraat ve fikir ortaya koyamayanlar, kara propaganda ve yalanlar üzerinden siyasi manipülasyonlar ile gündemde kalmak istiyor. Hiç merak etmeyin Bakanım yalanın ve iftiranın biletini Hatay Halkı 31 Mart´ta kesecektir” ifadesini belirtmişti.

İYİ Partili Çirkin: Bu sayı seçimleri etkilemez mi?
Hatay eski Milletvekili Şefik Çirkin, açılan soruşturmaya sosyal medyadan tepki gösterdi. Çirkin, 'Hatay BBB Lütfü Savaş´a Suriyeli seçmenler hakkındaki görüşleri için açılan soruşturmayı ne etik bulurum, ne de akıllıca. Bir siyaset adamı olarak bu işlere her zaman karşı durmuşum dururum da. Kaldı ki bu sorun hepimizin sorunu. 12.500 civarında Suriyeli seçmen olduğunu zaten bakan söylüyor. Bu sayı seçimleri etkilemez mi? Geçen seçimlerde 4 bin civarında bir fark vardı, sadece. Bu olayda AKP´nin yerel siyasetçi ve adaylarının da bir rolü olduğunu da düşünmüyorum. Ancak devlet aklının devreye girip daha ileri bir aşamaya müsade edilmeyeceği kanaatindeyim. Seçimler özgür ortamda yapılmalı gölge düşmemelidir.
Yoksa tamiri mümkün olmayan sonuçlar doğabilir. Kamuoyundan ricamız soğukkanlı olunmasıdır.'

DSP´li Karaçay: Tamamen keyfi bir uygulama
DSP Hatay İl başkanı Mehmet Karaçay da soruşturmaya tepki gösterdi. DSP il başkanı Karaçay, 'Hatay büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş hakkında ilimizi doğrudan ilgilendiren ve etkileyen bir konuda görüş ve kaygılarını açıklaması nedeniyle hakkında soruşturma açılması, hukuki dayanaktan yoksun olup, tamamen keyfi bir uygulamadır. Demokratik sol Parti olarak, bu huksuz ve hukuka aykırı soruşturmayı doğru bulmuyoruz' açıklamasını yaptı.

CHP´den açıklamalı tepki
Antakya´da önceki akşam üstü CHP il binası önüde düzenlenen basın toplantısında, CHP Hatay il ve ilçe örgütleri, milletvekilleri ve belediye başkanları soruşturmaya tepki gösterdi. CHP Hatay İl Başkanı Halil İbrahim Özgün, İçişleri Bakanlığının, HBB Başkanı Savaş´ın hakkında soruşturma başlatmasını eleştirdi. Suriye savaşında en fazla Hatay´ı etkilediğini belirten Özgün, 'En ağır faturayı Hataylılar ödemiştir. Bizler CHP olarak savaşın en başından beri insani politikaları sergiledik. Ancak ne yazık ki, AKP´nin dış politikadaki yanlışlarını sürdürmede ısrarcı tavrı sorunları büyütmüş ve faturayı ağırlaştırmıştır. Şimdi bu politikanın yanlışlığına ve misafir olarak kabul edip, ‘oldu bitti´ ile söz sahibi yapılan Suriyeli mülteciler sorununa dikkat çeken Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş hakkında soruşturma başlatılmıştır. Bu hukuksuzluğu asla kabul etmiyoruz' diye konuştu.
Hatay Milletvekili Mehmet Mehmet Güzelmansur, 'LütfüSavaşYalnızDeğildir' etiketiyle sosyal paylaşım sitesindeki açıklamasında ise 'Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş hakkında açılan soruşturma önümüzdeki yerel seçimlerle ilgili doğan paniğin, kaybetme korkusunun üstüne inşaa edilmiş yanlış bir hesaptır' değerlendirmesinde bulundu.

Şahin: tespit ve tehlike uyarısı reel bir gerçek
Hatay Milletvekili Suzan Şahin de, Savaş´ın attığı twitte, Suriyeli mülteci sorununda acil önlem alınması gerekliliğini ve bu durumun bir tehlike oluşturmaya başlayacağını ifade ettiğini belirtti. Açılan soruşturmayı ´talimat´ ve ´işgüzarlık´ olarak niteleyen milletvekili Şahin, şunları söyledi: 'Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Savaş, twitte; Hatay´ın 600 bine yakın Suriyeli mülteci misafir etmekte olduğunu, meydana gelen doğum oranlarına bakıldığında hızlı bir şekilde Suriyeli nüfus üstünlüğü oluşmaya başladığını ve bu durumun orta-uzun vadede sosyo-kültürel, ekonomik ve demografik açıdan toplumumuzu olumsuz etkileyeceğinin tespiti ile hepimizce malum olan bir gerçeği dile getirmiştir. Tehlikenin boyutunu gereçekliğini ise Hatay´daki ilçelerin nüfusları ve seçim sonuçları üzerinden verdiği örneklerle ortaya koymuştur. Vatanını, milletini seven bir kişinin ülkesinin geleceği ile ilgili ciddi bir tehlikeyi gözler önüne sererek, hakaretten, sinkaflı cümlelerden uzak, medeni bir şekilde ve gerçek rakamlar üzerinden uyarıda bulunmasının neresi suçtur? Evet, bu tespit ve tehlike uyarısı reel bir gerçek olduğundan şaşırılacak bir şey değildir, ancak bunun bir suç unsuru olarak değerlendirilip, yerel seçimler öncesi CHP´li bir belediye başkanına soruşturma açmak şaşkınlık verici bir durumdur. Bu soruşturmaya şaşırdık mı? Tabi ki şaşırmadık. Ancak AKP hükümetinin canının istediği her şeyden suç üretmesinden bıktık. Türkiye´de yaşayan Türk milletinin bu kadar ötelenerek, Suriyeli mültecilerin yanında ikinci sınıf üvey vatandaş olarak konumlandırılması farklı ve tehlikeli bir boyuta gitmektedir. Buna sessiz kalmamız, AKP´nin hukuk tanımaz uygulama ve söylemlerini görmezden gelmemiz mümkün değildir. Hatay´ın Türk nüfusu 1 milyon 600 bindir. Ve Hatay 12 yıldır 600 bin Suriyeli mülteciyi misafir ederek 1,6 milyon kişi için belirlenen bütçesi ile 2,2 milyon kişiyi barındırmaya çalışmaktadır. Hatay tüm dinlerin, tüm dillerin yüzyıllardır kardeşçe yaşadığı bir şehirdir. Bu sevgi şehri elbetteki ülkelerindeki zalim savaştan kaçan Suriyelileri misafir etmekten hiç bir zaman gocunmamıştır. Ancak üç yıl önce Hatay´da 100 doğumdan 50´si Türk 50´si Suriyeli iken bugün 100 doğumdan 60´ı Suriyeli 40´ı Türk durumundadır. Bu gidişe göre 12 yıl içinde Suriyeli nüfusu Türk nüfusuna eşit olacaktır. Hataylı yerli ailelerin geçim sıkıntısından, yoksulluktan bir çocuğu zor yaptıkları realitesinin yanında, 4-5 kadınla birarada yaşayabilen Suriyelilerin yılda 3-4 çocuk yaptıkları düşünülür basit bir hesap yapılırsa Sayın Savaş´ın tespitinin ne kadar yerinde olduğu görülmektedir. Reyhanlı, Antakya, Yayladağı, Altınözü ve Kırıkhan ilçelerindeki Suriyeli nüfusuna ve vatandaşlık verilen, yani seçimlerde oy kullanabilecek Suriyeli sayısına bakıldığında Sayın Savaş´ın dile getirdiği tehlike net bir şekilde görülmektedir. İçişleri Bakanlığı verilerine göre 2010-2017 yılları arasında, yani 7 yılda toplam 12.242 Suriyeliye vatandaşlık verilmiştir. Yerel seçimlerin gündeme gelmesiyle birlikte 2017-2018 arasında 43 bin Suriyeliye vatandaşlık vermiş, bugün itibariyle devletin resmi açıklamalarına göre 55.000 Suriyeli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmuştur. Bu sayılar 2-3 bin oy farkı ile seçimin kazanıldığı bölgelerde seçimlerin kaderini belirleyecek sayılardır. Bir yıl içerisinde sadece Hatay´da 12.600 Suriyeli´nin seçmen olarak kaydedilmesini de milletimizin takdirine bırakıyorum. Görüyor ve biliyoruz ki yaklaşan yerel seçimler öncesi ülkeyi batma noktasına getiren AKP hükümeti korku ve panikten Suriyelileri vatandaş yaparak oy deposu olarak kullanmak istemektedir. Bu Türk milletinin iradesini hiçe saymaktır. Sandıkta yenileceğini gören AKP, Suriyelileri taşıma oy olarak kullanmak istemektedir. Geçen hafta Yayladağı´nda CHP yöneticilerinin tespit ettiği volay bunun en belirgin örneğidir. Seçmen kaydı için son başvuru tarihi olan yasal süre 17 Ocak 2019 saat 17.00 olmasına rağmen, saat 17.00´dan sonra, kamu yetkisini kullanarak hukuksuz bir şekilde hükümet binalarını akşam saatlerinde açık tutarak ve yine AKP´li belediyelerin resmi araçları ile hummalı bir şekilde kamplardan Suriyeli taşıyarak hukuksuzca vatandaşlık başvurusu ve anında seçmen kaydı yapılmasını da halkımızın takdirine bırakıyorum.'
CHP İskenderun Belediye Başkan adaylarından avukat Mehmet Duduoğlu da, '31 Mart 2019 tarihindeki mahalli idareler seçimine ´beka´ meselesi diyenler, ülkemizdeki misafir denilen Suriyeli göçmenlerin oy kullanmak suretiyle beka meselesinde söz sahibi olmalarını içlerine nasıl sindirebiliyorlar anlayamıyorum. İçişleri Bakanı üleyman Soylu´nun medyadaki açıklamalarından anladığımız kadarıyla, ´Suriyeli göçmenlerin oy kullanmalarına izin verilmesiyle, devletimizin ve demokrasimizin karşılaşabileceği tehlikelere dikkat çeken´ bazı beyan ve tespitleri nedeniyle, Lütfü Savaş hakkında idari soruşturma yapılması kararı alındığı anlaşılmaktadır. Bu idari karar üzücü ve düşündürücüdür. Demokrasilerde, hukuk kuralları ve yasal sınırlar içerisinde kalmak kaydıyla, halkın seçtiği bir belediye başkanının ekonomik, sosyal ve siyasi konulardaki ifade özgürlüğü kısıtlanamaz. Aksi halde demokrasiden bahsedilemez. Kamuoyundaki genel kanı, siyasi saikle açıldığı tahmin edilen bu soruşturmanın, konusu ve zamanlaması itibariyle seçimi ve seçmenin özgür iradesini etkileye yönelik olduğudur' açıklamasını yaptı.


İskenderun'da filtre operasyonu

Dr. Kanatlı'dan ürküten tablo

Aile hekimleri iş bıraktı

Meclis'te 'fotoğraf tartışması'

Rezerv alan kararına 'dava'

Binalara 8 kat sınırı

CHP’den Lütfü Savaş'a 'kesin ihraç' istemi

AFAD'da dönüşüm değerlendirme toplantısı

Belediye meclisinde kayyum eleştirisi

65 yaş üstüne çay-kahve ücretsiz

Feyezan Kanalının duvarı yükseliyor

Usta öğretici belgeli tek kadın klimacı

İskenderun DEM Parti'den kayyum eleştirisi

AKP'de tek listeli seçim

AKP: Uygulamalar devam edecek

  • BIST 100

    9367,77%3,72
  • DOLAR

    34,48% 0,07
  • EURO

    36,21% -0,34
  • GRAM ALTIN

    2960,09% 0,86
  • Ç. ALTIN

    4956,37% 0,55