Akın Bodur/İskenderun
Ülke topraklarının ne kadarının hangi amaçla yabancılara satıldığının bilinmediğini ifade eden milletvekili Topal, 'Türkiye´nin verimli topraklarının yabancı sermayeye satılmasına karşıyız. Yabancıların Türkiye´ye gelerek mülk edinmesine karşı değiliz, ancak ülkenin verimli topraklarının yabancı şirketlere ve yabancı sermayeye satılmasına karşıyız' değerlendirmesini yaptı.
Her ülkenin, her milletin toprak ve bayrak anlayışının farklı olduğunu anlatan milletvekili Topal, 'Bizim milletimiz toprak ve bayrak konusunda oldukça hassastır. Toprağa canımız, bayrağa kanımız olarak bakarız. Bu yüzdendir ki bir avuç vatan toprağı uğruna binlerce şehit vermişiz ve halende vermeye devam ediyoruz.
Bizim Milletimizin algısında vatan toprağının parayla ölçülebilir bir değeri yoktur. Çünkü her karışında şehitlerin kanı, milyonların canı vardır. Bu nedenledir ki toprağımızı verdiğimiz şehitlerimizin canı gibi değerlendirir öyle görürüz. Yani Vatan toprağı bizim için kutsaldır. Bizler, yabancıların ülkemize gelip bizimle birlikte yaşamasına, tatil beldelerinde yazlık mülkler edinmesine karşı değiliz. Bu güne kadar ülkemizde yaşayan bizlerle komşuluk yapan her insana saygı gösterdik. Yani buradan bir yabancı düşmanlığı çıkarılmamasını özellikle belirtmek istiyorum. Bizim karşı olduğumuz, ülkemizin verimli topraklarının, özellikle toprak diyorum, yabancı şirketlere, yabancı sermayeye satılmasıdır. Daha önceki yasalarda yabancı şahıs veya şirketlere, özellikle maden alanlarında satış yapmak yerine 29 veya 49 yıl gibi sürelerle kiralama yöntemi ile maden sahalarını işletme hakkı veriliyordu. Ancak 2011 de Anayasa Mahkemesince de onaylanan 5782 sayılı yasaya göre artık yabancılar Türkiye´de istedikleri kadar toprak satın alabiliyor. Bu yasa kapsamında bugüne kadar yabancılara ne kadar toprak satışı yapıldı ne yazık ki bilemiyoruz. Yabancılara Toprak satışı ile ilgili olarak elimizde ki tek belge, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün 2012 yılında internet sitesinde yayınladığı verilerdir. Ancak bu veriler her nedense daha sonra siteden kaldırıldı. O günden sonra, arazi satışları ile ilgili her hangi bir kamu kurumu bilgi açıklamamaktadır. Bu suskunluğun nedenini çok merak ediyoruz. Hükümet kamuoyundan neyi saklıyor? Ülke toprakları kimlere hangi şartlarda satıldı, halk bunu bilmek istiyor. Elimizdeki 2012 verilerine bakıldığında bile bazı şehirlerimizde çok ciddi oranda toprak satışları yapıldığı görülmektedir. Stratejik öneme sahip şehirlerimiz de ciddi oranda arsa satışları var. Bunların başında seçim bölgem olan Hatay gelmektedir. 2012 yılı Tapu Kadastro verilerine göre, Seçim bölgem, Hatay´da 2099 gerçek yada tüzel kişi, 1.420 parsel ve 3 milyon 851 bin 248 metrekare toprak satın almıştır. Aynı verilerde Konya´da 1.146 kişi 858 parsel de toplam, 6 milyon 324 bin 688 metrekare, Muğla´da 15.190 kişi, 20.667 parselde, 5 milyon 940 bin 969 metrekare toprak satın almıştır. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Çok ilginç sonuçlarla karşı karşıyayız. Sadece 2012 verilerine göre, 81 ilin 78´inde 116.853 yabancı şahıs, 124 bin 475 parsel de 87 milyon 327 bin 250 metrekare toprak satın almış. Yani vatan toprakları parsel parsel satılmış. Bu topraklar kime ne amaçla satılıyor bunu halkımız bilmiyor, bizlerde bilmiyoruz. ise bu konuda sus pus olmuş tek kelime açıklama yapmıyor. Kars´ta yabancılar ne için toprak satın alıyor? Bunun nedeni tarım yapmak ise Kars tarıma elverişli bir ilimiz değil. Maden aramaksa bildiğimiz kadarı ile Kars´ta maden rezervi de yok? Peki amaç nedir? Kars´ta toprak satın alan hangi ülkenin vatandaşıdır. Bu güne kadar Kars´ta hangi yabancı yatırımcı tek çivi çakmıştır. Bunlar açıklanmalıdır. Hatay´da topraklarımız kime satıldı. Türkiye´nin en verimli tarım topraklarına sahip olan Hatay´da hangi gerekçelerle toprak satılıyor. Hatay çiftçisi toprakları işleyemiyor mu ki? Topraklar satılıyor. Bu toprakları satın alanlar, hangi ülkenin vatandaşlarıdır? Konya Ovası satılıyor. e her zaman en büyük desteği veren Konyalılar Topraklarının ne kadarının satıldığından haberdar değiller. Konya çiftçisi bu satışlardan haberdar olsa eminim ki gerekli tepkiyi verecektir. Ülkemizde, vatandaşlık kutsaldır. Tıpkı toprağımız ve bayrağımız gibi. Para ile ölçülemeyen, hiçbir zaman da ölçülmeyecek olan kutsal değerlerimiz, ekonomik krizin geçiştirilmesi, bütçe açığının kapatılması, döviz rezervlerinin artırılması için kullanılamaz. Ülkemizi topla tüfekle işgal edemeyen emperyalizm, şimdi ekonomik araçlarla kuşatmanın peşindedir. Emperyalizmin yeni işgal yöntemi top, tüfek yerine avro ve dolar olarak karşımıza çıktı. Ne yazık ki tüm bu girişimlere küresel ekonomi ´hülyası´ ile alet olmaktadır. Bu toprak satışlarının bu güne kadar ülke ekonomisine hiçbir fayda getirmediği ortadadır. Yabancı yatırımcı gelecekse, yatırım yapılacak organize sanayi bölgeleri var. Oralarda yatırım yapsınlar. Bu yasalar çıktığı zaman AK Parti ile FETÖ´cüler kol kolaydı. Devletin her organına her hücresine girdikleri bizzat AK Parti i tarafından açıklanan FETÖ´nün bu yasaların çıkarılmasında, uygulanmasında yani bu toprakların satışlarında bir dahili var mıdır? Yabancı olarak bildiğimiz bu yatırımcılar arasında Kripto FETÖ´cüler var mıdır? Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü neden bu bilgileri paylaşmıyor? Neden internet sitesinden bu bilgiler kaldırıldı? Tüm bunlara açıklık getirmek in boynunun borcudur. Bu kadar önemli bir konuda iddia edilen çok ciddi rakamlar var. Bu rakamların doğruluğu veya yanlışlığı konusunda devlet organları açıklama yapmaktan kaçınıyor. Neden? Kaçınıyor. Bunun açıklanması gereklidir. Parsel parsel satılan araziler konusuna yabancılarda dahil midir? Tüm bunların açıklığa kavuşturulması gerekir. Satılan yerler hakkında enerji üretimi konusunda ciddi iddialar var. Konya´da yabancılara satılan yerler konusunda güneşin en dik geldiği ve enerji üretimine en verimli olduğu alanlar olduğu iddiaları var. Hatay´da aynı şekilde Rüzgâr enerjisi ile ilgili iddialar var. Amacımız kimseyi suçlamadan bu iddialara yanıt aramaktır. Her bir ilimizi ele aldığımızda çok ciddi iddialar gündeme gelmektedir. Bu iddialarda sadece ekonomik gerekçelere dayanmıyor. Siyasi ve tarihi birçok iddia dile getirilmektedir. Türkiye´de ne kadar yabancı kişi veya kuruluş toprak sahibidir. Bu toprakların toplam alanı nedir? Ülkemizin toplam yüz ölçümünün ne kadarına tekabül etmektedir. Bu topraklar üzerinde kurulu tesis, çalışan işletme var mıdır? Ne üretilmektedir. Ekonomiye katkısı nedir? Tapu senedimiz Lozan´da tescil edilmiştir. Bu toprakları alan yabancıların ülkelere göre dağılımı nedir? Yabancılara toprak satışlarını neden açıklamıyorsunuz? Bu toprak satışlarına devam edecek misiniz? Toprak satışlarından satış yapıldığı süreçte tüm yurttaşlarımız haberdar edecek misiniz? Bir Hataylı, bir Konyalı sabah tarlasına giderken komşu tarlanın bir yabancıya ait olduğunu nereden öğrenecek? Bu sorulara yanıt vermek ülkeyi yönetenlerin görevidir. İsrail´in kuruluş serüveninin Filistin´de toprak satın alarak başladığını ve kamuoyuna hatırlatmayı görev sayıyorum. Cephelerde kan dökülüp can verilerek alınan bu vatan topraklarının tapu senedi Lozan´da tescil edilmiştir. Şimdi bu senedimize zarar getirecek her türlü girişimi red ediyoruz. Bu konuda uyarıyor, milletimizi de duyarlı olmaya davet ediyorum. Unutulmasın ki tarih bu vatanın toprağı için canını verenleri unutmadığı gibi, toprağını satanları da asla unutmayacaktır.'