Şahin, 'Taşeron konusunda bir adım atılması önemlidir. Henüz bir taslak ortaya çıkmadı. Taslak ortaya çıkmayınca nasıl şekilleneceği de tam belli değil. Kamuda çalışan 450 bin taşeron var. Belediyelerde çalışanları da düşünürsek 900 bin taşeron kadroya alınıyor. Fakat göz ardı edilen çalışanlar var. Kamu dışı aile sağlığı çalışanları ile vekil ebe hemşirelerde sözleşmeli çalışıyorlar. Bunlarda kadroya alınmalıydı. Şehir hastanelerindeki taşeron çalışanlar bunun kapsamına girecek mi? Bu konuda soru işaretleri var. Buralarda kamu özel ortaklığı sistemi var. Taşeron çalışanlar orada ki şirket tarafından bir alt taşerona verilmiş. Bunlar ne olacak? Aile hekimliklerinde çalışan tıbbi sekreterler var. Bize göre artık kamu farklı çalışma sistemini terk etmeli ve sadece kadrolu çalışmayı benimsemelidir?' açıklamasını yaptı.
´Büyümeden pay istiyoruz´
Türkiye´nin yüzde 11 büyüdüğünü ve bundan kamu çalışanlarına pay verilmesi gerektiğini belirten ifade eden Şahin, yazılı değerlendirmesinde şunlara yer verdi: 'Yüzde 11.1´lik büyüme bizi sevindirir. Üretim artıyor da büyüyorsak, bu güzel bir şey. Ama memurların alım gücünde bir artış var mı derseniz, bu yok. Her geçen gün kamu çalışanları kayıpta. Onun için toplu sözleşmede, ´büyüme var biz de pay istiyoruz´ dedik. Eenflasyon kayıplarında bile kamu çalışanlarının mağdur edildi. Bugün için büyümeyi bile bir kenara bırakalım şu anda enflasyon yüzde 12. Bizim aldığımız ücretlerde ortada. 2018 yılı için alacağımız ise yüzde 4+3.5. Yıl bitince enflasyon farkı alıyoruz. Böyle olmamalı. Onun için gerçekleşen enflasyon üzerinden toplu sözleşme yapılmasını istiyoruz. Biz bunu istedik ama yapılmadı. Tahmini enflasyon üzerinden yapılıyor ama o da hiçbir zaman tutmuyor. Böyle olunca da sürekli çalışanlar kaybediyor. Bunun telafisi lazım ve büyümeden mutlaka kamu çalışanlarına pay verilmelidir.'