Akın Bodur/İskenderun
Prof. Dr. Önder, 'Ülkeler artık savaşlarla işgal edilmiyor. Geçti o zamanlar. zamanımızda ülkeler teknoloji ve akılla işgal ediliyor. Ülkemiz artık teknolojiye girmek mecburiyetindedir. Üretim teknolojisine uygun altyapılı yapmamız lazım. Ülke kafasını değiştirmeli ve temelden örgütlenme yapılmalı. Sistemde tercih ve görüşü değiştirmemiz lazım' dedi.
'Kapitalist sistem çöküşe geçiyor'
Kentte 11 kuruluşun oluşturduğu İskenderun Yaşam Platformu tarafından önceki gün düzenlenen panelde konuşan Prof. Dr. İzzettin Önder, bir ülkenin anayasasına bakıldığında o ülkenin kimliğin belirlenebildiğini, bu belirlemedeki kriterin ´mülkiyet biçimi´ kavramı olduğunu söyledi. Gelişmekte olan ülkelerin, gelişmenin yanı sıra sömürüye de açık olduğunu anlatan Önder, krizin, kapitalist sistemin hayatını sürdürebilmek için yarattığı bir arıza olduğunu kaydetti. İzzettin Önder, 'Kriz yanlışlıktan olmaz. Kapitalist sistem dokuları merkeze toplar. Kriz neden olur? Sermayenin kendisine yeni pazar arayışı ile olur. Rant böyle bir şeydir. Siyasetçiye de payda aktarır. Rant, üretim yapılan bir şey değildir. süreci hızlandırdığınızda yoksulluk başlar' dedi.
Bazı siyasi parti ve demokratik kitle kuruluşlarının temsilcilerinin de katıldığı panelde, kapitalist sistemin dünyada sıkıntı yaşadığını anlatan Prof. Dr. Önder, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Kapitalist sistem yavaş yavaş çöküşe geçiyor. Belki biz bunu göremeyiz. Bu çöken sistemi daha güvenli pazarlara açak gerekirdi, şimdi bunu yapıyorlar. Fonlarda bulunan paralar ekonomik gerekçelerle değil, politik gerekçelerle harcanıyor. Ödeme zamanı gelince de sorun yaşanıyor. Sisteme karşı tercih ve görüş değiştirilmelidir. Çünkü, ülkeler artık savaşlarla işgal edilmiyor. Geçti o zamanlar. zamanımızda ülkeler teknoloji ve akılla işgal ediliyor. Ülkemiz artık teknolojiye girmek mecburiyetindedir. Üretim teknolojisine uygun altyapılı yapmamız lazım.'
'Denge ve denetleme mekanizması kalktı'
HBB HATSU İskenderun binasının 280 koltuklu salonuna atılan ilave sandalyelerin de dolduğu panelde konuşan Sosyal Haklar Derneği Başkanı Melda Onur da yaşanan ekonomik kriz nedeniyle ´küreselleşme, liberazilz, kapitalizm, emperyalizim´in suçlandığını, sistemin bir makina gibi birçok şeyi ezip geçtiğinin ifade edildiğini belirtti. Onur, şöyle konuştu: 'Geldiğimiz nokta enkaz. Bunu yapan makina ne olabilir? Herkes olabilir. Dünyadaki vahşi kapitalizmin, liberalizmin hedef aldığı ve yok etmeye çalıştığı değerlerimiz var; Su, toprak gibi. Ülkede gözardı edilen küçük ekonomi ve ev ekonomisi var. Küçük yaşam alanları birer birer yok ediliyor. Küçük ekonomi yok edilirken, büyük ekonomiye yaşam alanı veriliyor. Toprağı işleyenler toprağını bıraktırılıp, vasıfsız işçi haline getiriliyor. Bundan doğan mağduriyetler var. Eğitim sistemiyle birlikte beyin göçüne de yol açıldı. Türkiye´de çok sayıda şirket ve işyeri kapanıyor. Yaşam tarzı, eğitim sisteminin kentler üzerindeki baskısı nedeniyle bu yaşanıyor. Bunun ekonomik krizle ilgisi var mı? Çok ilgisi var. Çünkü, küreselleşmenin getirdiği doğaya aykırı bir yaşam tarzı var. Kuzey Ormanları örneğinde olduğu gibi köyler boşaltıldı, işyerleri kapandı, yeni yaşama göç başladı. Dünyada bir kriz var. İşler iyiye gitmiyor. Bu krizin ülkemizdeki krizle bir farkı var. Türkiye´de denetleme mekanizması kalktı. Denge kalktı ortadan. Hukuk da. Ülkede bir kriz var ve denetim mekanizması ortadan kaldırılmış. İptal da ettirilemiyor. İtiraz eden hemen bir örgütle suçlanıyor. Artık yanlış uyglamaları yargı yoluyla da düzentemiyorsunuz. Türkiye´yi esas sıkıştıran bu. Güçler ayrılığı ortadan kalktı. Parlamento işlevsiz. Birçok şey KHK´larla yapılıyor.'