Hatay’da, 6 Şubat depremleri sonrasında binalarda yapılan tespitlerde, 'orta hasarlı' olarak tespiti yapılan konut sahipleri, yargıya başvurmayı sürdürüyor.
Akın Bodur/Arsuz
Hatay’da, 6 Şubat depremleri sonrasında binalarda yapılan tespitlerde, 'orta hasarlı' olarak tespiti yapılan konut sahipleri, yargıya başvurmayı sürdürüyor. İskenderun-Arsuz karayolu üzerinde ve Gökmeydan Mahallesindeki Lale Sitesinde oturan ve konutlarına 'orta hasarlı' tespiti yapılan sakinler, 'ağır hasarlı; yıkılacak' ilanı asılmasına tepki gösterdi. 90 konutlu Lale Sitesinde 20'ye yakın bina yıkılırken, 20 dolayındaki binaya da orta hasarlı olduğu belirtilen 'yıkılacak' ilanı asıldı. Hatay'da, 24.220 kişinin yaşamını yitirdiği 6 Şubat depremlerinde, 308.111 bağımsız bölümden oluşan 83.367 yapı yıkıldı. Hatay'da yerinde dönüşüm kapsamında 81.686 konut, 16.977 iş yeri, 328 ahır olmak üzere toplam 98.991 müracaat yapılırken bunlardan sadece 295 yapı ruhsatı aldı.
Sitedeki villanın eşi Süheyla adına kayıtlı olduğunu anlatan Mehmet Sallar (70), villasına yapılan 'ağır hasarlı' tespitine yaptığı itirazın Hatay İdare Mahkemesi tarafından 'orta hasara' dönüştürüldüğünü, yürütmenin durdurulması verilen davanın üst mahkeme olan Adana'daki istinaf Mahkemesi’nde kararı beklediğini söyledi. Almanya'da yaşadıklarını ve hem kendisinin hem de eşinin yüzde 50'nin üzerindeki oranda engeli bulunduğunu anlatan Mehmet Sallar, "Almanya’da yaklaşık 40 50 yıllık bir çalışma sürecinin karşılığında bu evi yaptırdık. Şimdi bir uzmanın verdiği kararla binayla ilgili sıkıntı yaşıyoruz" dedi.
“Mahkeme kararına saygı duyulsun”
Esra Avcı, İsmail Çevik, Serpil Kal, Süheyla Sallar ve Mehmet Öztürk'ün 'orta hasarlı' olarak tespit edilen konutlarına, 'ağır hasarlı; yıkılacak' ilanı asıldı. Avcı, Çevik, Kal ve Öztürk'ün başvuruları üzerine mahkemeler 'yürütmenin durdurulması' kararını aldı. Bunlardan Çevik, Kal, Sallar ve Öztürk'ün Hatay İdare Mahkemesi'nde görülen davaları kazandığı, davanın üst mahkeme olan Adana'daki istinaf Mahkemesi’nde sürdüğü belirtildi.
Hatay İdare Mahkemesi'nde açtıkları davayı kazandıklarını anlatan Esra Avcı, "Mahkeme kararına saygı duyulsun. Madem bize dava açma hakkı verildi, biz de dava açtık ve ilk dereceli mahkemede kazandık, o zaman valilik kararıyla 'ağır hasarlı; yıkılacak' ilanı niye asıldı? Bu uygulama bizde maddi manevi mağduriyete sebep oldu. Benim psikolojimin bozuldu. Sağlam psikolojimin bozulmasının karşılığını vali bey verebilecek mi? evimin, evlerimizin durumunu görmeden, vali neden bütün evlere yıkım kararı veriyor. O kadar mühendis devlet (mahkeme) tarafından evimize bilirkişi olarak gönderiliyorsa, keşif yapıyorsa ve buna saygı duyulmayacaksa neden bunları yapıyorlar? Bizde daha fazla sıkıntı yaratıyorlar? Zaten can kaybımız oldu, mal kaybımız oldu; korku yaşadık, bir sürü acılar yaşadık, şimdi de farklı acı yaşıyoruz. Neden vali üstümüze daha fazla geliyor, diye merak ediyorum. Valinin vatandaşın karşısına çıkıp bunların açıklamasını istiyorum. Eşim avukat ,baro başkanına kadar aradı 'vali ile bir görüşme talep etti' ama görüşemedik. Bir valinin bu kadar ulaşılamaz olmaması gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
Kal: Evimi 35 yıllık emekle aldım
Yurt dışında 35 yıllık emekle kazandığı parayla Arsuz'da villa aldığını anlatan Serpil Kal (50), "Evim orta hasarlı olduğu halde güçlendirme adına hiçbir şekilde işlem yaptıramıyorum" dedi. Hatay İdare Mahkemesi'nde açılan davayı kazandığı, ama davanın üst mahkeme olan Adana'daki istinaf Mahkemesi’nde sürdüğü belirten Kal, 35 yıldır Almanya’da gece-gündüz iki vardiya halinde çalışıp aldığı evinin gözlerinin önünde yok olduğunu ifade etti. "Hukuk mücadelesi verdik ve bu mücadeleyi Hatay İdare Mahkemesi'nde kazandık. Dava üst mahkemede sürerken ve 'yürütmenin durdurulması kararı' varken, 'ağır hasarlı; yıkılacak' ilanı niye asıldı? Çok üzgünüm. Hem maddi hem manevi çöküntü yaşıyorum" diye konuştu.
Serpil Kal, "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Hatay İl Müdürlüğü görevlilerinin villaya ilişkin yaptığı tespitte hasar oranının hatalı olduğunu düşünüyorum. Bu amaçla açılan dava da zaten mahkemece kabul edildi. Ayrıca biz de konutu üç ayrı mühendise gösterdik ve ayrı ayrı fikir aldık, hepsi de aynı görüşü sundu; 'hafif hasar' değerlendirmesi yaptı. Binada ne çökme ne eğilme var, bütün kapılar açılıyor, her şey normal ama ilk tespitte 'ağır hasar' tanımlaması yapıldı, mahkeme bunu 'orta hasara' çevirdi, şimdi binaya asılan 'ağır hasarlı; yıkılacak' ilanı ile orta hasar yeniden 'ağır hasara' dönüştürüldü. Yetkililer gelsin gerçek hataları belirlesin, her şeyi belirlesinler. Biz belirsizlik yüzünden bu haldeyiz. Ben yurtdışından geliyorum ve şimdi 'orada, burada' kalıyorum. Evim gerçekten kadar kötü olsaydı zaten ben o evi yıktırırdım, bunu bütün samimiyetimle söylüyorum. Mahkeme kararı ortada, mühendislerin kararı ortada ve evim yıkılmak isteniyor. Neden ısrarla yıkmak istiyorlar, onu soruyorum" dedi.
10257,40%1,75
34,81% 0,01
36,74% 0,01
2977,77% 0,11
4837,03% 0,00