Antakya/SES
Türkiye İstatistik Kurumu´ndan alınan Haziran ayı fiyatlarına göre yapılan araştırmada çalışan tek kişinin yoksulluk sınırı 3.223 ilra olarak hesaplandığını, dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddinin ise 6.675 lira olarak belirlendiğini ifade etti.
Şahin, yazılı yaptığı açıklamasında şunlara yer verdi: 'Sonuçlar, dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddinin bir önceki aya göre yüzde 0,80 oranında yükseldiğini göstermektedir. Çalışan tek kişinin açlık sınırı ise bir önceki aya göre yüzde 0,98 oranında artmış ve 2.487 lLira olarak hesaplanmıştır. Türkiye´de dört kişilik bir ailenin ortalama gıda ve barınma harcamaları toplamı ise 2019 yılı haziran ayında 2.528,19 lira olarak tahmin edilmiştir. Araştırma, dört kişilik bir ailenin sağlık kuruluşlarının belirlediği gibi sağlıklı bir biçimde beslenebilmesi için gerekli harcamanın Haziran 2019 verilerine göre günlük 52,56 olduğu belirlenmiştir. Ailenin aylık gıda harcaması toplamı ise 1.577,07 TL olmuştur. Haziran 2019 itibari ile ortalama 3.786,21 lira ücret alan bir memurun ailesi için yaptığı gıda harcaması, maaşının yüzde 41,65´ini oluşturmuştur. Türkiye İstatistik Kurumu verilerinde 951,12 olarak belirlenen kira gideri ise Haziran 2019 ortalama maaşının yüzde 25,12´sine denk gelmiştir. Buna göre bir memur, ortalama maaşının yüzde 66,77´sini yalnızca gıda ve barınma harcamalarına ayırmak zorunda kalmıştır. Diğer ihtiyaçlarını karşılamak için ise maaşının yüzde 33,23´ü kalmıştır. Ortalama ücretle geçinen bir memur ailesinin ulaşım, sağlık, eğitim, haberleşme, giyim gibi diğer zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için Haziran 2019 maaşından geriye yalnızca 1.258,16 lira kalmıştır.'
Kamu-Sen Hatay İl Temsilcisi Şahin, Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge Merkezi´nin yaptığı çalışmayaya yönelik, asgari geçim haddini yaklaşan toplu sözleşme dönemi ve memura yapılan yüzde 6´lık zam oranı çerçevesinde değerlendirmesine şöyle devam etti: 'Dar ve sabit gelirlilerin kazançlarının bu ay da enflasyona yenik düştüğünü görmekteyiz. En önemli harcama kalemlerinden biri olan gıdayı ele aldığımızda yaz aylarında olmamıza rağmen fiyatlarda olumlu yönde bir farklılık görememekteyiz. Gıda harcamalarında yaşanan bu artış, maaşlar üzerindeki enflasyon etkisinin ne boyutta olduğunu gözler önüne sermektedir. Enflasyon haziran ayında on binde 3 oranında artarken zorunlu harcamalar yaklaşık yüzde 1 zamlanmıştır. Bu da ailenin zorunlu harcama seviyesinin, enflasyondan bağımsız bir biçimde hareket ettiğini ve harcamaların enflasyona göre daha fazla yükseldiğini göstermektedir. Bu durumda maalesef harcamalar enflasyon hızının düşmesine rağmen artmaya, memur maaşları erimeye devam etmektedir. Yıllardır memur maaşlarının belirlenmesinde dikkate alınan politikalardan vazgeçilmeli ve enflasyon odaklı düşünülmemelidir. Maaş artışları belirlenirken refah ücreti talebimiz mutlaka değerlendirmeye alınmalı, zorunlu harcama kalemlerindeki gelişmeler göz önünde tutulmalı ayrıca nominal değil, reel değerler dikkate alınmalıdır. Yaklaşan toplu sözleşme görüşmelerinde artık enflasyona endeksli maaş artışından kurtulmamız için bir adım zorunludur. Memurlar için oldukça önemli olan önümüzdeki toplu sözleşme döneminde beklentilerimiz ve mücadelemiz bu yönde olacaktır. Aksi halde kamu görevlilerimiz içinde bulundukları borç açmazında iyiden iyiye boğulacaktır.'