Nurullah ER


ADIYLA YAŞASIN

Nurullah ER


İsimler bizleri biz yapan sözcüklerdir.
Kimliğimizdir.
Doğan çocuğa isim konduktan sonra “Adıyla yaşasın” diyerek temennide bulunulur, ailece sevinci ve mutluluğu paylaşılır.
Aile içi şiddete kurban giden Narin kızımız için de mutlaka bu temennilerde de bulunulmuştur. Muhafazakâr bir aile olduğuna göre belki de daha da ilerisi olan kulağına ezan okunarak “Narin” ismi konmuştur.
Güzel bir isim Narin.
İnce, kırılgan, zarif anlamı taşır.
Bence Narin kızımız da sevmişti ismini.
Duruşunda, bakışında, gülüşünde hep bir narinlik vardı.
Sanki adıyla bütünleşmiş gibiydi.
Gerdanı ak, gözleri fincandı.
Kuzular gibi oynaşan, kelebekler gibi uçuşan bir candı. 
Ne var ki kirli aile ilişkilerinin, aşiret törelerinin kurbanı oldu.
Aile içi şiddet ne adıyla ne de yaşıyla yaşattı.
Daha baharında filizkıran fırtınası gibi kırıp attılar.
Kolunun kanadını kırdılar.
En vahşice ölüme ve en vahşice yok edilmeye kurban ettiler.
19 gün sonra suyun içinde çürümüş bedeni, kopmuş bacağıyla toprağa verdiler.
Okuluna başlayamadı, çantasını alamadı eline.
Şimdi oturduğu sırası boş.
Aşiret kültürü gereği gelinlik duvağı kondu tabutuna. 
İnsan söylemeden edemiyor.
Madem bu kadar yaşatamayacaktınız bu temennilerde niye bulundunuz, böylesi bir ismi niye koydunuz?
Çocuk ölümlerinde vahşi ruh, vicdansız yürek, kanlı göz ve kirli eller vardır.
Onlar çocukları değil, insan doğasının en yüce değerlerini öldürürler.
Narin ölümüne yollar döşenirken kaç kişi gözlerini kapamıştır? 
Ölüme götürülürken Narin bakmış mıdır sağına soluna, kurtarıcı aramış mıdır?
Çaresizliğin içinde çırpınırken kuş olup uçmayı hayal etmiş midir?
Derede üstüne örtülen söğüt dallarını görünce, Söğüdün yaprağı narindir narin türküsünü hatırlamış mıdır?
Okul arkadaşlarıyla oyun oynarken çıkardıkları sesler karışmış mıdır çığlığına? 
Köyde herkesin bildiği halde kimsenin söylemediği katilini suya mı soracaklar acaba? 
Narin cinayeti ülkemizde gittikçe yoğunlaşan bir çürümenin, yozlaşmanın işareti.
Daha önce benzeri işlenen cinayetlerden hesap sorulamamanın rahatlığı ve cesaretiyle işlenen bir cinayet.
Cehalet, hasta ruh yakıştırmalarının gölgesinde kalmamalı. 
Bundan böyle Narinlerin kurban edilmesini istemiyorsak, “nede ?” sorusunun doğru cevabını bulmak zorundayız. Eğer bulamazsak daha çok Narinler kurban verilir.