Halit KATKAT


Burjuva siyaset sisteminin...

Halit KATKAT


Burjuva siyaset sisteminin...

Burjuva siyaset sisteminin çürümüşlüğü üzerine...

Gazete haberine göre “AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, partisinin yarın düzenlenecek 23. kuruluş yıldönümü programına ilişkin olarak gerçekleştirdiği konuşmada, AKP’nin yapacağı transferler hakkında bilgi verdi. Yarın takribi olarak 17 ismin AKP’ye geçeceğini söyleyen Dağ, transferlerin belediye başkanlığı ve milletvekili düzeyinde olacağını belirtti”.

Bu açıklama, elbette ve haklı olarak basında ve başka partilerde bunun etik olup olmadığı tartışılmaktadır, ya da tartışılacaktır. Burjuva siyaset sistemine göre bir partinin uygun gördüğü biri, kitleleri kendisine ikna ederek belediye başkanlığına ya da milletvekilliğine seçilebiliyor. Sonra bu seçilmiş pozisyonunu kendi çıkarına kullanıyor ve uygun bulduğu başka bir partiye geçiyor. Bu, tek başına burjuva kalıpları içerisinde bile etik olmayan bir durumdur. Ama bunun toplum tarafından pek de hoş karşılanmayan tarafı para karşılığı yapılması, halk deyimi ile “satılmasıdır”.

Evet, insan düşüncesini değiştirebilir, bir partiden diğer partiye de geçebilir. Bu, hiçbir makam ya da mevkide olmadığı zaman doğal olabilir ve normal karşılanabilir. Ama binlerce seçmenin inanıp seçildiği partiden başka bir partiye transferin hiçbir ahlaki ve etik açıklaması yoktur. Şimdi rekabetçi düşünen kafalar hemen soracaktır; sağ partilerde var da sol partilerde yok mu? Geçtiğimiz yakın zamanda seçim için oluşturulan Millet İttifak’ı içerisinde de CHP tarafından diğer partilere milletvekili transferi yapılmıştı. Bu kendi taraftarlarınca seçim taktiği olarak algılansa da etik bir durum olmadığı açıktır. Yine 1977 yılı sonunda oluşturulan Ecevit Hükümeti Adalet Partisinden istifa eden 11 milletvekilini bakanlık vaadi ile partisine transfer edip hükümeti kurmuştu. Aslında bir partiden milletvekili seçilen birinin milletvekilliğine bağımsız olarak devam etmesi bile etik davranış değildir. Çünkü ona oy verenler seçime girdiği partiden dolayı oy vermişlerdir. Seçen seçmenlerin iradesini hiçe saymak etik olamaz.

Ama bütün bu olamaz denilenler, burjuva ahlak anlayışı içerisinde normal karşılanmaktadır. Sırf yukarıda anlatılanlar bile parlamenter sistemin halk kitlelerinin çıkarını koruyan etik bir sistem olmadığının göstergesidir. Bunun için siyasetin meslek olmaktan çıkarılması gerekmektedir. Her işkolundan İşçi, emekçi sendikalarının temsilcileri, üretim kooperatiflerinin temsilcileri, her işkolundaki meslek örgütlerinin temsilcilerinden oluşan demokratik bir meclis sistemine ihtiyaç var.