Recep YILDIRIM

Tarih: 02.10.2024 18:51

Deniz Kenti

Facebook Twitter Linked-in

Denizi olan bir kentte mi yaşıyoruz, burası bir sahil kasabası mı, bir tatil köyü mü? Denizin tadını çıkarabiliyor mu bu şehrin sakinleri, misafir gelenler doyasıya denize giriyor mu?  

Deniz ürünlerini tüketebiliyor muyuz gönlümüzce, bu ürünler soframızı süslüyor mu? İçli köftenin, humusun, künefenin tahtını sallayabiliyor mu balık, karides, pavurya, yengeç?

Ağ çekilen kumsal kaldı mı, tanıdık balıkçı var mı mahallenizde? Balıkçı kulübelerine ne oldu? Balıkçı türküsü hatırlıyor musunuz? Heyamola nedir biliyor musunuz?

Balık lokantalarında ne yersiniz, balık kaç çeşit pişirilir, kaç çeşit servis edilir? Yediğiniz balığın türünü biliyor musunuz? Çiftlik balığı mı, deniz balığı mı, dip balığı mı, kıyı balığı mı, sürü balığı mı; yağlı mı, yağsız mı, pullu mu, pulsuz mu, kılçıklı mı, kılçıksız mı biliyor musunuz?

Soruları daha da artırmak mümkün. Bu sorulara “hayır” veya “bilmiyorum” yanıtları veriyorsanız sizin için Çorum’da yaşamakla İskenderun’da yaşamak arasında bir fark yoktur ve bu sizin suçunuz değildir. Şehir, kendi kültürel geleneklerini yaşatamamış demektir. Tokat’tan Urla’ya yerleşip kıyı balıkçılığı, tekne balıkçılığı yapan; tekne kiralayıp denizle iç içe yaşama zevkine eren dostlarım var. Yaşadıkları yer onlara kendi kültürünü benimsetti, bu kültürün huzurunu hissettirdi, böylelikle kültürel devamlılık sağlanmış oldu.

Kadim bir liman şehri olan İskenderun denizle olan ilişkisini yeniden gözden geçirmeli. İnsanları denize yüzlerini dönmeli. Denizle ilgili etkinlikler planlanmalı. Deniz ulaşımıyla Dörtyol’a, Karataş’a, Mersin’e gidilmeli; denizdeki tekne sayısı artmalı. Okullarda Akdenizli olmak üzerine dersler verilmeli, Akdeniz tarihi, kültürü daha iyi anlatılmalı. Akdeniz gastronomisine deniz ürünleri ve özgün pişirme teknikleri dahil edilmeli bu konuda spesifik yayınlar üretilmeli, tüm sosyal medya araçlarıyla yaygınlaştırmalı.

Akdeniz tüm uygarlıkların beşiğidir. Yaşadığımız yerin geçmişine ve özelliklerine uygun yaşarsak daha mutlu, daha huzurlu oluruz.  


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —