Filistin sorununun çözülmemesi ve en son Gazze şeridine sıkışmış ve İsrail tarafından aç bırakılan Filistin halkına götürülen yardımların engellenmesi dünya halklarının tepkisine yol açtı.
Dünyanın büyük başkentlerinde milyonlarca insanın ayaklanmasına neden oldu. Dünyanın caddelerini dolduran halk kitleleri “Filistin’e özgürlük” diye yeri göğü inletiyorlar. Filistin on yıllardır işgal altında ve altmış binden fazla Filistinli öldürüldüğünde bile bu kadar tepki gösterilmemişti. Bu tepki öyle görünüyor ki sadece Filistin halkı için değil; nereye kadar genişleyeceği belli olmayan emperyalist saldırganlığın bir gün dünyayı mahvedeceğine karşı bir duruşu da ifade ediyor. Daha önce Libya, Irak, Suriye işgal edilmiş; Emperyalizmin taşeronu İsrail; Lübnan’a ve İran’a silahlı saldırı düzenlemiş ve bu ülkelerin üst düzey komutanlarını öldürmüştü. Yine Rusya ile Ukrayna arasında savaş emperyalistler arası savaş olarak sürmektedir.
Elbette bütün bu emperyalist yayılma planlarını gören halklar sıranın kendilerine gelmesini beklemeden tepkilerini ortaya koymaktadırlar. ABD emperyalizminin, Filistin planlarını da görünce dünya halkları emperyalizmi bu noktada durdurmak hatta geriletmek istemektedirler.
Bu noktada milyonlarca insanın kentlerin meydanlarını doldurduğunu gören devlet yöneticileri bunun kendi iktidarları için tehlike olduğunu düşünerek kitleleri yatıştırmak için Filistin devletini tanıma yarışına girdiler. Halkların vicdanlarını rahatlatmak için de 45 ülkeden yardım gemilerini Filistin’e gönderdiler. ABD daha önce Gazze’yi işgal etme planlarını bir kenara bırakarak kendince barış planları yaptı.
Ama Emperyalizm, emperyalizm olmaktan çıkmadıkça ne bu savaşlar, ne işgaller ne de halklar üzerindeki baskı ve şiddet ortadan kalkmayacaktır. Bu tepkilerden en etkilisi İtalyan işçi sendikalarının yaptığı eylem olmuştur. Demiryollarını ve limanları kapatarak İsrail’e giden silah ve mühimmatı durdurmuştur. Buradan işçi sınıfının alacağı ders İtalyan İşçi sınıfının yolunu izlemektir. Sokak kalabalıkları emperyalizmi durdurmada yetersiz kalır. Savaşı durduracak en etkin güç bütün ülkelerin işçilerinin birleşik gücüdür.
