Geçen hafta kentimizin meclisi olan Hatay Büyükşehir Belediye Meclisi toplandı. Bu toplantıda elbette kent halkı kendisi için ne kararlar aldı diye merak eder. Kentimizin hangi sorununa ne çözüm getirilecek?
Öyle ya kentimizin önemli sorunlarından ve kentimizi toz duman içerisinde bırakan katlı kavşak projesi ne zaman bitecek? Kentimiz bu toz dumandan kurtulacak mı?
Yağmur yağınca caddelerimiz nehirlere dönüyor. Bununla ilgili ne önlem düşünüldü, ne karar alındı? Kış geliyor; yağışlar kapıda...
Kent içi trafik sorununa köklü bir çözüm düşünüldü mü? Egzos gazlarının kenti kirletmemesi için bir güzergah belirlendi ya da bir önlem düşünüldü mü?
Kentimizde olması durumunda en önemli sorun olacak olan depremle ilgili önlemler görüşüldü mü? Depremde halk nerede toplanacak, hangi hastaneye gidecek ve nasıl kurtarılacaktır? Ki birinci derece deprem bölgesinde yaşıyoruz.
Kentin yeşil alanları, hava kirliliği ve kenti kirleten kuruluşlar hakkında görüşme yapıldı mı?
Antakya gazetesinin haberine göre 'Hatay ilimizdeki işsizliğin Türkiye ortalamasının çok üzerinde olduğu, yüzde 20´lere yaklaştığı kaydedilirken, Suriyeli kayıt dışı işçiliğin bu durumda etken olduğu ifade ediliyor. Türkiye´de kayıt dışı çalışan oranı yüzde 32,5 iken, Hatay´da bu oran çok daha yüksek.' -Cemil Yıldız-haberi.
Bu işsizlik konusu da elbette HBB Meclisi´ni ilgilendirmesi gerekir. Bununla ilgili HBB Meclisi´nde en azından görüşme yapılmış mıdır? Ya da bir önlem düşünülmüş müdür?
Elektriklerin sık sık kesilmesi nedeniyle kentlerimiz karanlıkta kalmaktadır. Belediye meclisimiz bununla ilgili bir çalışması var mıdır? Bir proje geliştirmekte midir?
Emeklilerimiz ve yaşlılarımız ülkenin her yerinde belediye otobüslerinden ücretsiz yararlandıkları halde İskenderun´da neden yararlanamadıklarını soruyorlar?
Bütün bunları merak edenler için işte HBB Meclisimizin görüştüğü gündem şudur: Meclisin gündeminde 20 madde var ve bunların 17 si imar değişikliği ile ilgili. Diğerleri de belediyenin 2018-2020 yılları bütçesiyle ilgili.
K. Marks´ın kilise ile ilgili bir sözü var; “Kilisenin 40 ilkesi var; o bunların 39´undan vazgeçer ama birinden asla vazgeçmez. O da mülkiyet´dir.' Şimdi bizim belediyelerimiz de halkın 40 sorunu olsa belediye bunların kırkını da göz ardı eder, ama mülkiyet ve rantla ilgi olan 'imar' işlerini öncelikli olarak görüşür.
Ha haklarını yemeyelim, bir de halkı ilgilendiren önemli bir konu var: Suya zam yapılacakmış, AKP´li üyelerin oylarıyla engellenmiş. ‘Zammı biz engelledik´ diye AKP´li üyeler övünüyor. Evet kendilerine teşekkür ederiz. Su zammı en çok yoksul halkımızı ilgilendiren bir konu. Ayrıca su olmadan yaşam olmayacağına göre o zaman, bir ailenin asgari ihtiyacı kadar suyu bedelsiz vermeyi önerseydiniz. Halk size daha çok teşekkür etseydi. Suya zam yaptırmadık diye halka şirin görünmeye çalışıyorlar. Biz biliyoruz ki HBB başkanlığı kendilerinde olsaydı zammı yapmakta tereddüt etmezlerdi.
Bütün bunlardan şunu söyleyebiliriz ki, bu sorunların gündeme gelmemesinin en önemli nedeni kentteki, sendikaların, odaların, kadın örgütlerinin, emeklilerin, muhtarların vb kitle örgütlerinin yer aldığı kent konseyinin kent meclisi olarak görülmemesinin eksikliğidir. Yani demokrasi eksikliği...