Türkiye’nin en büyük 500 şirketi 2023 yılı bilançolarını açıkladı. Buna göre bu şirketler 937 milyar 338 milyon lira faaliyet kârı elde etti. Söz konusu şirketlerde çalışan bir işçi 2023 yılında patronuna 1 milyon 166 bin lira kâr kazandırdı. Ortalama işçinin net ücreti ise 28 bin lira oldu. Buna göre patrona 1 milyon 166 bin lira kâr kazandıran işçi, yılda 337 bin 616 lira ücret elde etti. Burada açık olarak görünen işçiler çalışarak patronları zengin ederken kendileri ancak karınlarını doyurmaktadırlar. Bu sendikalı işçilerin durumunu gösteriyor.
Sendikasız ve asgari ücretli işçilerde sömürü daha da vahim. Elbette burada sendikacılar hep işverenleri suçluyor, gazetelerde sol adına yazanlar da bu verileri teşhir ve propaganda olarak kullanıyorlar. Ama bunlar yeterli mi? Bunlar elbette ücret artışlarında argüman olarak kullanılabilir. Ama her yıl ve her piyasaya zamlar geldiğinde bu argümanlar kullanılmakta ama işçi ve emekçilerin sömürüden kurtuluşuna zerre kadar yararı olmamaktadır. Bu arada hükümetin rolünü de işçiler görmeli; vergi reformu paketinden ‘servet vergisi’ maddesinin çıkarılması devletin açıkça işçi ve emekçilerin cebinden sermayeye para aktarılmasına aracı olduğunun göstergesidir.
Bölgemizde Yolbulan Sanayi işçileri grevde. İşveren en son ücret teklifini yirmi bin liraya çıkarmış, işçiler de 30 bin lirada direniyor. Elbette haklarını almak isteyen işçilerin başvurması gereken en etkili araç grevdir. Ama bugüne kadar sendikalar greve ücret artışı için o da sadece bir işkolu ya da işyerinde başvurdukları bir araçtır. Ne işçiler iş kazalarında (ör. Somada 301 işçi) öldüğünde, ne işçiler işten atıldığında greve başvurdukları görülmemiştir. Burada bir diğer dikkat çeken nokta da dayanışma grevi diye bir ‘grev türü’ de var ama bunu kullanmayı bırakalım ağzına alan sendika da yok. Örneğin Yolbulan Sanayide Grev yapan işçileri aynı sendikanın İsdemir’deki üyeleri ziyaret ediyor ve desteklerini bildiriyor. “Aman ne zahmet efendim”. Yani grev yapan işçileri ziyaret onları destek niyetine ele alacaksınız. Peki diğer sendikalardaki işçiler dayanışma grevi yapamazlar mı? O zaman hak almalar daha kolay olmaz mı?
Temmuzda asgari ücret zamları görüşülecek, onun için kitlesel basın açıklaması çağrısı yapılıyor. Asgari ücret, tüm işçi ve sendikaları ilgilendiren bir durumdur. Kitlesel basın açıklaması ancak örgütsüz kesimlerin kullanabileceği bir araçtır. Sendikaların kullanacağı araçlar bellidir: İşyeri grevi, dayanışma grevi, genel grev araçlarıdır. Ama sendika bürokrasisi bu araçları kullanmaktan özellikle kaçınmaktadır.
İşçi sınıfı grevleri sadece ücret artışı sağlamakla yetinirse sermaye sınıfı tarafından ezilmeye devam edecektir. İşçi sınıfı sömürüsüz bir dünya hedefine varmak için kendi iradesinde sınıf sendikalarını kurmak, kendi sınıf temsilcileriyle kendi siyasetini yapmak zorundadır. Kapitalist sömürüye son verecek tek sınıf işçi sınıfıdır.
