Halit KATKAT

Tarih: 10.07.2025 07:30

Partiler ve İktidarda Kalma

Facebook Twitter Linked-in

Bugünlerde iktidar partisi ile muhalefet partileri arasında seçim dışı kavga bir düşmanlığa dönüşmüş durumda. İktidar partisi bir taraftan ben birinci partiyim diyor. Diğer taraftan iktidarın olanaklarını kullanarak yargıyı ve güvenlik güçlerini kullanarak muhalefeti hizaya getirmeye çalışıyor. Belediye başkanlarını ve parti ileri gelenlerini yargılamadan içeri atıyor. Normal işleyen burjuva hukukuna göre ‘Bir kişi suçu kanıtlanıncaya kadar suçsuz sayılır.” Ama iktidar partisi önce bir kişiyi suçlu sayıp içeri atmakta sonra ona suç bulmaya çalışmaktadır.

Diğer taraftan muhalefet partisi CHP erken seçim istemekte ve arkasına topladığı kitlelerle hem mitingler yapmakta hem de iktidar partisine “birinci parti olduğunu iddia ediyorsan getir sandığı” demektedir.

Burada parti politikalarına bakıldığında iktidar partisi AKP ve MHP emperyalist ABD yanlısı politika izlerken. CHP ise AB yanlısı politika izlemektedir. Ama muhalefet partilerinden hiçbiri iktidara geldiğinde emperyalist politikalardan kendilerini soyutlayamazlar.

Ne demek istediğimi bir örnekle kanıtlayayım: SYRIZA’nın (Radikal Sol Koalisyon) Yunanistan’daki hızlı yükselişi ve ardından gelen düşüşünü örnek olarak verebiliriz.   2015 Ocak seçimlerinde Aleksis Çipras liderliğinde %36,3 oy alarak birinci parti oldu. AB’nin dayattığı kemer sıkma politikalarına karşı duruşu, halkın ekonomik krizden duyduğu öfkeyi arkasına aldı. ANEL (Bağımsız Yunanlılar) ile koalisyon kurarak iktidara geldi.

Halk SYRIZA’dan radikal değişim bekliyordu.

AB ile ilişkilerde daha güçlü durulacağı söylendi ama uygulanamadı. Sol söylem ile pragmatik uygulamalar arasında sıkıştı.

ANEL gibi sağcı bir partiyle ortaklık, tabanda rahatsızlık yarattı.

SYRIZA iktidara geldiğinde Aleksis Çipras, Yunan halkına, kemer sıkma politikalarına son verileceği ve sosyal harcamaların artırılacağı sözünü vermişti. Özellikle emekçilerin maaşlarının ve emekli aylıklarının ödenmesi öncelikli hedefler arasındaydı.

Çipras, Almanya Başbakanı Angela Merkel’e bir mektup göndererek IMF’ye borç ödemek yerine maaşları ve emekli aylıklarını ödemeyi tercih edeceğini belirtti.

Bu mektuptan sonra Merkel Çipras’ı Berlin’e davet etti. Çipras, toplantıda Avrupa Merkez Bankası’nın koyduğu kısıtlamalar nedeniyle Yunanistan’ın borçlarını ödemesinin imkânsız hale geldiğini anlattıysa da bu istekleri Merkel tarafından olumlu bulunmadı.

Çipras AB ye olan borçları ödemek zorunda kaldı. Halka verdiği vaatlerini yerine getirmeyen Çipras, bir sonraki seçimde iktidardan gitti. Ki bizde de emperyalistlerin arkasında olduğu 12 Mart ve 12 Eylül darbelerini hatırlayalım.

Bu örnekler bize ekonomisi zayıf ülkelerdeki partilerin emperyalist sistemi hiçe sayarak iktidarda kalamayacağını gösteriyor.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —