Mehtap Sert


Pekin Deklarasyonu

Mehtap SERT


1995 yılında Pekin’de gerçekleşen 4. Dünya kadın konferansında toplumsal cinsiyet eşitliğinin ilk adımları atıldı. Şiddetin sona ermesi, karar alma mekanizmalarında tam eşitlik, bakım emeği vb. konularda değişim çağrısında bulunan Pekin Deklarasyonu 30 yaşında. 

Anayasalarında toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesi olan 143 ülkenin varlığına rağmen, kadınlar henüz beklenilen amaca hasıl olamadı. Hala kadınlar bulundukları yerlerden yerel ve küresel haklar için birlikte mücadele etmek zorundalar 30 yıl önce deklarasyonda talep edilen haklar hala talep listesinde. Ne isteniyordu Pekin deklarasyonun da?
Kadınların güçlendirilmesi ve karar vermeyle yetkiye ulaşma sürecine katılmaları dahil, eşitlik anlayışıyla toplumun bütün alanlarına tam katılmaları eşitlik, kalkınma ve barışın sağlanması için temel koşuldur; 

Kadın hakları, insan haklarıdır; 

Eşit haklar, fırsatlar ve kaynaklara eşit ulaşım, aile sorumluluklarının kadın ve erkek tarafından eşit paylaşılması ve aralarında uyumlu bir ortaklık bulunması, kendilerinin ve ailelerinin iyiliği kadar demokrasinin sağlamlaşması için de çok önemlidir. 

Sürekli ekonomik büyüme, sosyal kalkınma, çevresel koruma ve sosyal adalete dayalı olarak yoksulluğun yok edilmesi, kadınların ekonomik ve sosyal kalkınmaya dahil edilmesini, eşit fırsatları, insan merkezli sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştiricileri ve yararlanıcıları olarak kadınların ve erkeklerin tam ve eşit katılımını gerektirmektedir; 
Kadınların, sağlıklarının bütün yönlerini, özellikle doğurganlıklarını kontrol etme haklarının açıkça tanınması ve onaylanması kadınların güçlendirilmesinin temelidir; 
Yerel, ulusal, bölgesel ve küresel barış, ulaşılabilir bir durumdur ve liderlikte, anlaşmazlıkların çözümünde ve bütün düzeylerde uzun ömürlü barışın yaygınlaşmasında temel güç olan kadınların ilerleyişiyle ayrılmaz bir biçimde bağlantılıdır; 

Kadınların güçlenmesini ve ilerlemesini her düzeyde sağlayacak kalkınma politika ve programlarının dahil olduğu, etkili, verimli ve karşılıklı takviye edici, toplumsal cinsiyete duyarlı politika ve programları kadınların tam katılımıyla düzenlemek, uygulamak ve izlemek çok önemlidir; şeklinde başlıklar halinde kadının yoksulluğunun önüne geçen, cinsiyet adaleti sağlamaya yönelik kararlar alınmıştır. 

30 yılda kadın kazanımları konusunda kat edilen yola rağmen yaşanan kimi geri düşüşler yeni şiddet türlerinin de ortaya çıkması ile gerçekleşti. Online şiddet gibi. Bir diğer nedende tüm dünyada milliyetçi, aşırı sağcı, muhafazakâr, dinci iktidarların güçlenmesi. Güçlenen sağcı iktidarların kadını eşiti olarak görmemesi ve hak mücadelesinde kadına karşı duruş sergilemeleri. Ancak kadınlar her türlü yoksunluğun, şiddetin içinde direnmeye devam ediyor. İran’ da Mahsa Amini ile başlayan Tahran’da Azat Üniversitesinde başörtüsü baskısını soyunarak protesto eden kadına evirilen bir mücadele var. 2023 yılında kadınlar Paris’te adalet sarayının önünde ırkçılık karşıtı yürüyüş gerçekleştirdi.  8 Mart 2024 de kadınlar Afganistan’da Taliban yönetimine karşı kahkahamıza sahip çıkıyoruz eylemi yaptı. Amerika Birleşik Devletleri’nin Teksas eyaletinde kadınlar kürtaj hakkı için sokaktaydı. 

Feminist direniş dünyanın çok çeşitli ülkelerinde ırkçılık, cinsiyetçilik, şiddet karşısında birbirinden farklıda olsa hak temelli mücadeleyi ortaklaştırıyor. Kadınlar rengarenk ama talepler tek renk. Belki de o yüzden Pekin deklarasyonunun asla geri dönüş yok sloganı geçerliliğini koruyor.