Nurullah ER

Tarih: 18.06.2025 07:29

Plajlar Paralı mı?

Facebook Twitter Linked-in

Kıyılar dediğimizde plajlar akla gelir
Deniz, kum, güneş, serinlenme...
Sıcak yaz günlerinin özlemi.
Anayasa’ya göre buralar devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, özel mülkiyete devredilemeyeceği, herkesin ortak kullanımına açık olduğu hükmü yer alır.
Böylesi yer paralı olur mu?
Her şeyi besleyen sistemdir.
Serbest piyasa ekonomisinin uygulamaları yaşanıyorsa niye olmasın ki.
Küresel dünyanın içinde yer alsak ta, serbest piyasa ekonomisini yaşasak ta belediye başkan adayları seçim arifesinde sosyal belediyecilik popülizmiyle vaatleri çokçadır.
Geçmişten kalan kültürümüz.
Ne var ki seçildikten sonra unutuluyor.
Bu da siyasi geleneğimiz.
Ne var ki unutmayanlarda oluyor seçildikten sonra. Büyükşehir Belediye Başkanımızın seçim öncesi vaatlerinde Hatay’a yeni plajlar kazandırma sözü vardı. Seçildikten sonra sözünü unutmamış ki, Hatay’ın altı ilçesinde bu konuda çalışmalar yapmış ve faaliyete de geçirmişti.
Biride Arsuz yolu üzerinde Güleryüz sitesinin hemen altında Karayollarının yol genişletme çalışmaları sırasında yapmış olduğu dalgakıranın oluşturduğu alandı.
Küçük bir koy şeklinde olan yer, dalga kıranını yapılmasıyla biraz daha genişlemiş, kumsal alan artmış site sakinlerinin ve İskenderun’da yaşayıp ta plaja gidemeyenlerin, Suriyelilerin, TOKİ çalışanlarının plaja dönderdikleri yer. 
Bakımsızlığı, kirliliği konu olmuş ki, Büyük Şehir Belediye Başkanımız geçen yıl düzeltme yaparak, temizleterek, su çekerek, şezlonglar, şemsiyeler koyarak, tuvalet yaptırarak plaja döndermiş ve herkeste memnun kalmış.
Bu yıl deniz sezonun açılmasıyla faaliyete geçmiş, ne var ki etrafı çitlerle çevrilmiş, giriş kapısı konmuş, kapıda görevli, paralı olduğunu söyleyince denize gelenler izinin üstüne geri dönüyorlar. Aileler öfkeli, çocuklar buruk...
Denizler; özgürlüğün, sonsuzluğun simgesi bilinir. Deniz kıyısında mavi suların seyrine dalınan, plajlarında yüzülen, güneşlenenin, serinlenen mutluluğun, sevincin kısa sürelide olsa tadının çıkarıldığı yerlerdir. Herkes buraya benim dercesine, sahiplenircesine özgürce bakınır.
Plajlar genellikle belediyelerin denetimi, kontrolü ve hizmet alanında olup, Halk plajı olarak adlandırılırlar. Kamusal alan, halkın olan, halkın yararlandığı yerlerdir. Belediye başkanımız mutlaka burayı bu düşüncelerle faaliyete geçirmiştir. Ne var ki şu anda uygulanan, kibarca küresel dünyanın serbest piyasa ekonomi modeli. 
Deniz kıyısında yaşayan dar gelirlinin, yoksulun, emeklinin deniz kıyısında yaşayıp ta denize girememesi, çocuklarının sevincini bitmesi, yok olması, başı eğik, boynu bükük geri dönmesi ne anlama gelir? Serbest piyasa ekonomisinin kılıfına uydurulması, Vahşi kapitalizmin inisiyatifine teslim edilmesi, halkın sosyal yaşantısının bitirilmesi.  
Halk plajların halkın olmalı, tüm halk ücretsiz yararlanabilmeli, işletmesi ve hizmeti belediyeler tarafından yapılmalıdır. Bu sosyal belediyeciliğin gereğidir. Bu tür plajlar belediyeler tarafından oluşturulurken mutlak bu düşüncelerle imar edilmiştir. 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —