Sadullah ÇAĞLAR


POLİTİK BİR OYUN BEDELİ

Sadullah ÇAĞLAR


Siyasal olarak çocuk yaşta başlayan öğrenme tutkusu genelde ön açıcı olur  

1947 yılları İskenderun’a günlük gazeteler uçakla gelmekte olup gazeteler beklenmekte ve bu bekleyen Okuyucular arasında bende vardım. Yani bir çocuk

1947 yılı Hürriyet gazetesi yeni yayına başlamıştı. Demokrat parti yeni ana muhalefet başkanı Celal Bayar İskenderun’u ziyaret ediyordu. Şimdiki Cumhuriyet Meydanı kitlesel kalabalık Celal Bayar arabadan iner. Günümüzde nüfus dairesi olarak işlev gören eski adıyla şehir klubü balkonunda halka yönelik bir konuşma yapar.

Hatırladığım kadarıyla halka yönelik seçimleri kazanırsak söz milletin olacak.

14 Mayıs 1950 seçim sonuçları Demokrat Parti Seçimi kazanır.

Seçim kutlamaları yapılırken ben sevinmedim. Sıkıntımı gidermek için Kırıkhan Halk evine gittim orada üzüntü vardı.  

Halk Evinin okuma odasına geçtim her zaman okuduğum halk evinin çıkardığı ülkü dergisini okudum

Çocuk yaşta siyasallaşmaya başladım çok ilginçtir ki genç yaşta Cumhuriyetçi olmuştum yani 1789.

1954 Süreç içinde CHP Genel Başkanı İnönü İskenderun ziyaretinde şimdiki sahilde bulunan Ziraat Bankasının arka tarafında seçim konuşmasında halka seslenir  

Sevgili vatandaşlar Demokrat Parti İktidarı Ülkeye yabancı sermayeyi getirmek istiyor. Batının sömürgeci şirketlerine sınırsız petrol arama yetkisi vermek istiyor. Bunun anlamı nedir biliyor musunuz? Kapitülasyonları geri getirmek istemektedirler.  

Bizler Lozan’da kapitülasyonları tasfiye etmek ve bağımsızlığımız için dirseklerimizi çürüttük İsmet Paşanın tüm uyarılarına rağmen Celal Bayar, Adnan Menderes 2 Mayıs 1954’te yeniden iktidar oldular.

Politika bir evren olayıdır. Bizler politik partilerin konuşmacılarını heyecanla dinler acaba bir gün bizlerde bu konuşmacılar gibi konuşabilir miyiz diye hayal kurardık  

1956 yılında gençliğe adım attığımız günlerde CHP’ye üye oldum sonra partinin gençlik kolları yönetim kurulunda görev aldım

1960 27 Mayıs sonrası CHP kurucu meclise üye seçimi yapılacak

Kurucu meclise giden üyeler 1961 anayasa yapımına çalışmalarına katılacak  

Bizler ilk defa genç kişiler olarak kurucu meclise seçilecek Hatay’dan gidecek 2 adaydan birine tercih etmek için oy kullanacağız!..

Ama ben hangi adaya oy kullanacağımı bilmiyorum

CHP’de en çok okuyan politik avukat Ahmet Yeral beni yanına çağırdı. Benim koltuğumun altında ulus gazetesi ve Falih Rıfkı Atay’ın dünya gazetesi vardı. Avukat bana Sadullah ! sen okuyan bir gençsin sen hangi adaya oy vereceksin.

Adayın biri Ahmet Sırrı Hocaoğlu eski milletvekili ve politik bir kişiydi. Geçmiş yıllarda Ahmet Sırrı Nazım Hikmet’i okuduğu için hapse girmiş 2. Aday toprak ağası  

Ahmet bey ben hangi adaya oy vereceğimi bilmiyorum diye cevap verdim

Avukat Ahmet Bey! Bak oğlum Ahmet Sırrı Hocaoğlu aydın bir kişi. Kurucu meclise gidecek kişi 1961 anayasasını yapacak kadroda olması gerek yani ilerici olması. Bana oyumu Hocaoğlu’ndan yana kullan diye beni uyardı.

Ben Toprak ağasına oy vermeyi düşünüyordum. Parti binasının kirası telefon masrafları partide çalışan kişilerin masrafları bu kişiler yapıyor bu amaçla kafamda ağalar fikri oluşmuştu.  

Fakat oyumu daha kullanmadan  

Avukat Ahmet Yeral’a çok saygım vardı  

Ne zaman partiye gelsem Ahmet Bey’in evlerinde kitap ve gazeteler olurdu çok okuma meraklısı olduğu için aydın kişiliğe sahip bir bilge olarak onu görüyordum

Bu nedenle oyumu Ahmet Sırrı Hocaoğlu’ndan yana kullandım. Kurucu Meclise bir oy farkıyla Ahmet Sırrı Hocaoğlu meclise seçildi  

Siyasal gelişme evrim olayıdır. 1961 anayasa referandum öncesi unutulmaz bir olay yaşadık bizler gençlik yönetim kurulu Antakya’da yeni anayasayla ilgili toplantıya çağrıldık. İki siyasal bilim adamı

Yeni anayasayla ilgili bizleri evet oyu kullanmamız için konuşma yapmak istiyordu.  

Toplantıya Antakya CHP binasında katıldık. 2 Profesör siyasal bilgiler öğretim üyesi konuşmacı önce beyaz saçlı olan kişi söz aldı hava son derece sıcaktı ve terliyoruz. Konuşmacı profesör bu 61 anayasası yüzyılın en çağdaş anayasası olacaktır. İlk defa hukuk devletin temel ilkesi olan anayasa mahkemesi kurulacak düşünce suç olmaktan çıkacaktı

İnsan hakları evrensel beyannamesi kağıt üstünde yazılı olarak kalmayacaktır yargı bağımsızlaşacak özgürleşecekti

Sosyal devletin ön açıcı olarak Türk köylüsü şehirlinin efendisi yaşama geçecekti  

Köylümüzün yoksulluktan kurtulması gerek peki ne yapmamız lazım başta toprak reformu anayasal hak olarak meclise getirilecek yani sosyal devlet yaşama geçecek    

İşçinin temel ilkesi olan sendikal haklar kurulacak parasız eğitim yasallaşacak  

Onun için diyoruz ki yeni anayasa yeniçağa geçişimizin başlangıcı olacak

Yeniçağa geçişimizin aydınlatma dönemini başlatacak

bu iki bilim adamı kimdir?

Birinci kişi anayasa Profesörü Muammer Aksoy diğeri Profesör Yavuz Abadan

Bu iki aydın insan süreç içinde yeni anayasa çalışma komisyonunda görev aldılar bu kişiler bizlere yeni düşünceleri taşıdılar  

Genelde bizlere yeni insana geçiş için öncülük yaptılar ama bizler daha yeni düşüncelere çokça yabancıydık yani yeniçağa geçişi çok sonraları anlamaya başladık yani evrimi

Genelde ilerici anayasayı bilim adamları yapar.