Bilimciler tarih öğretici demişler ama gerçeği bilmek için dünü iyi bilmek gerekir. Barış içinde bir arada yaşamak insanlığın en büyük hedefidir.
Filozof Goethe, “3000 yıllık tarihi incelemezseniz günübirlik adam olursunuz”der, Shakespeare ise “Roma halkı koyun olmasaydı İmparator Sezar kurt olamazdı” demiştir.
Tüm dünya halkına acılar yaşatan İsrail-Filistin çatışmasında, Gazze’de taraflarca ateşkes kabul edildi. Tartışmalı anlaşma imzalandı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde 5 defa ABD veto etti. Birleşik Devletler, son anda Gazze’de barış anlaşmasına evet demek zorunda kaldı; neden?
60’lar ortasında ABD’nin Vietnam işgali süreci içinde dünya kamuoyu ayağa kalktı. Başta 1968 öğrenci hareketi, üniversiteler… ABD’li sinema sanatçısı Jane Fonda, 1967 yılında Kuzey Vietnam’a gidip işgale karşı çıktı.
ABD’nin en teknik silahlarla Kuzey’i bombalarken Jane Fonda Vietnam dönüşü Time dergisine anlattı. “Ben Kuzey Vietnam’da iken ABD savaş uçakları ülkenin en büyük barajlarını bombalayarak büyük nehirlerin taşmasına neden oldu, bu bir vahşetti. Ben bir Amerikan vatandaşı olarak bu katliamı reddediyorum”. “Vietnam halkına bir gün sizin gelişmiş silahlarınıza rağmen kuzey savaşı kazanacak. Tarihsel gelişme durdurulamaz”.
Genelde ABD yurttaşı ve politik bir sanatçı olarak işgale karşı kendini ortaya koydu.
Aslında yakın tarihle ilgili Kennedy’nin suikast olayını gözden geçirmek gerek. Örneğin suikast öncesi Sovyet Dışişleri Bakanı ABD’yi ziyaretinde Beyaz Saray’da Kennedy’yle özel görüşmesinde önemli kaynaklar var. Başkan Kennedy Sovyet Dışişleri Bakanı Gromyko’ya; “Sayın Bakan, size gizli kalmış bir anımı anlatayım, maalesef benim hayatım tehlikede, bana her an bir suikast yapılabilir”. Gromyko; Neden sayın başkan? “Küba krizinde sizinle barış anlaşması ve Küba’yı ABD olarak işgal etmediğim için daha öncesi İsrail’in nükleer silah yapımıyla ilgili müdahale edip durdurmak için Beyaz Saray adına mektup yazarak engelledim. O dönemde Harvard Üniversitesinde yaptığım siyasal konuşmada sosyalist ülkelerle başta Sovyetler olmak üzere sistem değişikliğini öne koymadan dostluk içinde yaşamak zorundayız” diye konuştu.
“Siyasal olarak şu anda kuşatma altındayım. Son olarak Savunma Bakanı McNamara’yı Vietnam’a yolladım ve barış yapmak için raporu bekliyoruz.”
Başkan Kennedi’ye barışçıl olmanın bedelini canıyla ödettiler. Aslında Pentagon Kennedi’nin ölümüyle ABD’ye hakim oldu. Bu tıpkı Kuzey-Güney iç savaşı ile ilgili barış yapan ve de köleliği yasaklayan eski ABD Başkanı Abraham Lincoln’un tiyatroda Sheakespeare’nin Hamlet eserini seyrederken suikasta uğraması gibi!..
Günümüzde Filistin-Gazze’nin tümüyle işgali gündeme gelmişti. Hamas’ın İsrail’i bombalaması ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesine dayalı NATO’nun önünü açtı. ABD adına İsrail’in beklediği müdahaleye sanki Hamas davetiye çıkardı.
Aslında yöneticilik bilim işidir. Karşındaki güç İsrail değil Batı dünyası yani Atlantik Paktı. Ne demişti Filistin lideri Yaser Arafat İtalyan gazeteci Ornella Fallaci’ye, “biz İsrail ile savaşmıyoruz Batı dünyası ve NATO’yla mücadele ediyoruz.”
Peki İsrail Filistin’i tümüyle işgal edeceğim diye açıklama yapmıştı ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bu tehdide karşı sessiz kaldı. Sonra ne oldu? Evet dünya genelinde halk sokaklara döküldü. Öyle ki beklenilmeyen bir halk hareketi doğdu. NATO tartışılmaya başlandı. Sömürgeci sistem bu uyanıştan ürktü.
Ateşin kesilmesinde İspanya, İtalya ve Mısır Devlet Başkanı Sisi etkili oldu. Sisi: ‘Hamas için savaşmayacağız’ diye Filistin’e çağrı yaptı.
Geçmiş tarihte eski Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdulnasır, Süveyş kanalını Batının elinden Sovyet dengesi ve 3. Dünya hareketinin desteği ile aldı.
Biz bu gerçeği söylemek zorundayız. Filistin halkı Gazze’de ölümüne silahsız aç kalarak teslim olmadı. İnanılmaz bir direniş sergiledi, Filistin halkı Hiroşima kadar bombalandı ama ölüme meydan okuyup şehrini teslim etmedi. Dünya tarihinde geçmişte olduğu gibi mandaya hayır diyerek ölüme yürüdüler.
Bu insanlık adına çağın en görkemli mücadelesiydi. Ölümsüz Filistin halkını selamlıyoruz.
Bu konuda bir örnek vermek istiyoruz. 1963 Türkiye’nin yakın tarihinde Kıbrıs çatışmasında halk yığınları meydanlara dökülüp Başbakan İsmet Paşa’ya ‘çizmeni giy paşam’ diye haykırdığı zaman İnönü, “Ben çizmeyi giyecek kadar aklımı kaçırmadım” der.
Ortadoğu’da Filistin ve İsrail’in bir arada yaşaması ancak 2 devletli akılcı yönetim ile mümkündür. Bu da ancak büyük Atatürk’ün söylediği gibi, ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ politikası ile gerçekleşir.

