İskenderun/SES
İskenderun Teknik Üniversitesinde (İSTE), 'Ülkemizde ilk satürasyon dalışı; Avrasya Tüneli Projesi' konulu konferans veren Prof. Dr. Toklu, “Satürasyon dalışları, belirli derinliğe eşdeğer basınçlanmış ortamda uzun süre kalarak, bu derinliklerde sınırsız çalışma süresi kazanmaya dayalı sistemin adıdır. Ancak, vücuttaki tüm dokular bu derinlikteki gazlarla satüre olacağından dolayı basınç atımı tek seferde ve uzun sürede yapılmaktadır. ‘Satürasyon tekniği´ günümüzde 50 metrenin altındaki çalışma gerektiren koşullarda yaygın olarak kullanılmaktadır” dedi.
Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesinde ´misafir öğretim üyesi´ olarak ders veren Prof. Dr. Toklu, satürasyon dalışı ve klasik dalış arasındaki fark olduğunu, klasik yöntemle yapılan dalış için kullanılan helyum gazının avantajı ve dezavantajını da anlattı. İSTE Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tolga Depci ve İSTE Denizcilik Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Sefa Ayhan Demirhan´ın da katıldığı Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesindeki konferansa konuşan Prof. Dr. Toklu, İSTE´den yapılan açıklamaya göre, 'Dalışlarda derinlik arttıkça; yapılan iş tamamlandıktan sonra, dalgıçların belli derinliklerde suda kalma zorunluluğu bulunur. Hemen çıkılması durumunda, basınç farkı nedeniyle sağlık açısından hayati riskler oluşabilir' diye konuştu. Helyum gazı kullanılarak yapılan klasik dalışların, sığ sularda kısa süren işlerde işe yaradığını anlatan Akın Savaş Toklu, belli bir seviye derinlikte yapılan ve uzun süren su altı işlerinde satürasyon dalışının çok önemli olduğunu, Avrasya Tüneli projesinde satürasyon dalış tekniğinin ülkemizde ilk kez kullanıldığını da ifade etti.