'Çocuk bakanlığı kurulsun'

İskenderun Kadın Platformu, çocuklara yönelik istismarın önlenmesi için aralarında ´Çocuk bakanlığı´nın kurulmasının da bulunduğu önerilerde bulundu.

Akın Bodur/İskenderun

İskenderun Kadın Platformu ve Hatay Barosu, babası tarafından öldürüldüğü öne sürülen M.Y. davasını takip edeceklerini açıkladı.

İskenderun´da babası tarafından öldürülen altı yaşındaki Mertcan davasını takip edeceklerini de belirten İskenderun Kadın Platformu üyeleri dün düzenlediği basın toplantısında, 'Şehrimizde babasının şiddeti sonucu katledilen küçük Mertcan´nın tarifi imkansız acılarla yaşam hakkını elinden alan şüphelinin cezalandırılması için dün olduğu gibi bugün de davanın takipçisi olacağımızı, kadına ve çocuğu yönelik her türlü ayrımcılığın ve şiddetin karşısında omuz omuza mücadale edeceğimizi kamuoyuna bildiriyoruz' açıklamasını yaptı.
Eğitim Sen İskenderun şubesinde düzenlenen basın toplantısında konuşan İskenderun Kadın Platformu dönem sözcüsü Mehtap Sert, 'Kadına ve çocuğa her türlü şiddetin gündelik pratikler, kültürel kodlar, devlet politikaları ve ataerkil sistemin tüm mekanizmaları aracılığıyla hergün yeniden üretilerek pekiştirildiği bir ülkede kadının, çocuğun ve tüm ötekilerin yaşama hakkını savunmak adına dün olduğu gibi bugünde şiddetin karşısındayız. Son günlerde peş peşe yaşanan, çocuklara yönelik şiddet, istismar olayları şiddete çözüm üretmek yerine suni gündemlerle idam ve hadım tartışmasına döndürülmektedir. Doğal olarak çözün üretmeyen tartışmalar hergün yeni bir şiddete maruz kalmış çocuk haberi almamıza neden olmaktadır' dedi.

Sorumluluk sosyal medya tepkisiyle bitirilemez
Şair Şükrü Erbaş´ın, “Yaşama nişanımız çocuklar/Hangi evde doğarlarsa doğsunlar/Bizim evimizde ölüyorlar…' dizelerini okuyan İskenderun Kadın Platformu dönem sözcüsü Sert, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Durum bu kadar acı ve acı hepimize bu kadar yakın. Bu acıya maruz kalmamak için ne yapıyoruz, ne yapmalıyız? Bu soruların cevabı tüm ülke olarak hepimizin sorumluluğundadır. Ve bu sorumluluk sosyal medyada paylaşımlarda bulunarak, bitirilebilecek bir sorumluluk değildir. Bu şekilde anlık tepkilerle sonlandırılabilecek kadar basit bir sorun da değildir. Uzun vadeli eğitim programları, suç ile mücadele politikaları, çocuk koruma politikaları üzerine düşünmek yerine, sadece idam ve kimyasal hadım meselesini ortaya atıp tüm sorunu bunların çözeceğini sanıp çocuk koruma meselesinin kendisini unutmak, toplumu bir çıkmaza sürüklemekten başka bir şey değildir. Çocuklara karşı işlenen suç ne olursa olsun suçlu elbette en ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Ancak bu güne kadar sadece suçlunun en ağır şekilde cezalandırılması üzerinden yapılan toplumsal arayışın çözüm getirmediği, bilakis çocuğu bir kez daha mağdur ettiği görülmelidir. Ülkemizin taraf olduğu Çocuk Hakları Sözleşmesi, çocukların korunmasına dair diğer Uluslararası düzenlemeler, anayasamız, Çocuk Koruma Kanunu ve Çocuk Hakları Alanında çalışan uzmanlar öncelikle çocuğun korunmasına vurgu yapmaktadır. Bu bakış açısıyla ortaya çıkarılan bilimsel çalışmalar referans alınmaksızın konunun sadece idam ve hadım üzerinden tartışılarak çözümün sadece bunlar olarak değerlendirilmesi çocuklarımızı korumayacaktır. Ülkemizde idamın tek başına suçu önlemediği, tecrübeyle sabittir. O zaman, çocuk istismarının önlenmesi için tartışılması gereken en önemli konu toplumsal düzeyde nelerin yapılması gerektiğidir.'

Kadınlardan bağımsız 'Çocuk Bakanlığı' önerisi
Platform sözcüsü Mert, 'Çocuk istismarı ile ilgili mevcut ceza kanunu düzenlemesini değiştirecek isek bunu bir tepki yasası olarak değil, bu konuda yapılmış çalışmaları tartışarak, daha önce bilimsel düzeyde tartışanların birikiminin değerlendirilmesine olanak sağlayarak ortaya çıkarmalıyız. Tarafı olduğumuz BM Çocuk Hakları Sözleşmesi, uluslararası hukuk ve iç hukukta anayasa ve yasalar devlete, ´çocukların korunması ve sağlıklı gelişmelerini sağlama yükümlülüğü getirmektedir.´ Acil olarak, çocuğun Uluslararası sözleşmeler, anayasa ve yasalardan kaynaklı haklarını kullanabilmesini güvence altına alın. Bağımsız bir Çocuk Bakanlığı kurun. Çocukları ailede, okulda, sokakta olumsuzluklardan koruyacak önlemleri alın ve uygulayın. İstismar suçu işlemiş derneklerin, kurumların, yurtların ve ailelerin hukuktan kaçmasının önüne geçin. İskenderun Kadın Platformu olarak, bir kez daha; çocukları koruma yükümlülüğü bulunan devleti acil önlemler almaya ve toplumun çocukları koruması için göreve çağırıyoruz. Türkiye, Çocuk Hakları içerikli çok sayıda uluslararası sözleşme ve protokole imza atarak çocuk haklarını koruma ve geliştirme iradesini sürdürmüştür. Geçen hafta İskenderun´da Mertcan Y. adlı çocuk babasının şiddetine uğrayarak yaşamını yitirmiştir. Birkaç yıl önce anne ve babasının boşandığı Mertcan´nın velayeti daha önce uyuşturucu ve hırsızlık nedeniyle çok sayıda sabıkası bulunan babasına verilmiştir. Koruyamadığımız anne tehditler nedeniyle çocukların velayetini babaya vermek zorunda kalmıştır. İradi bir karar olsa bile bunun toplumun şiddet eğiliminden, özellikle kadına yönelik şiddetten bağımsız düşünülmemesi gerekirken bir takım medya tarafından gönüllü bıraktığına dair haberler yapılmıştır. Benzer bir durumda Samandağ´ında medya tarafından gerçek dışı haberleri yapılan ve bugün (dün) defnedilecek Buket Yıldız´ın da yanındayız. Şehrimizde babasının şiddeti sonucu katledilen küçük Mertcan´nın tarifi imkansız acılarla yaşam hakkını elinden alan şüphelinin cezalandırılması için dün olduğu gibi bugünde davanın takipçisi olacağımızı, kadına ve çocuğu yönelik her türlü ayrımcılığın ve şiddetin karşısında omuz omuza mücadale edeceğiz.'

Baro: Davayı takip edeceğiz
Hatay Barosu Başkanı Ekrem Dönmez, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunlara yer verdi: 'İskenderun´da babası tarafından öldürülen küçük M.Y.´nin davasının yakından takipçisi olacağız. Ancak ne yazık ki yaşanan tüm olumsuz örneklere karşın Türkiye´de bütüncül, kapsamlı ve tüm kurumların etkin entegre olduğu bir çocuk koruma politikası bulunmuyor. Kadına/çocuğa yönelik şiddet yeryüzünden sökülüp atılıncaya kadar elimizden gelen her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz.'



Anahtar Kelimeler: Çocuk bakanlığı kurulsun

"Arsuz, tarım ve turizm üzerine kurulu"

İskenderun’da yangın paniği

Kaymakam adaylarına başarı belgesi

İHD Şube Başkanı Coşkun: Geçmişle yüzleşin

Gazeteci Celal Başlangıç yaşamını kaybetti

Demirel Hatayspor’la yolları ayırdı

Başkan borçlanma yetkisi aldı

Hatay 3,8 sarsıldı

Sıkışan yolcuyu itfaiyeciler kurtardı

STK’lar imam Hasan İnci cinayetini sordu

İskenderun yeniden suya teslim

İsdemir’de çocuk tiyatrosu

1 Mayıs’ta temizlik işçilerini hatırlattılar

1 Mayıs Gar alanında kutlandı

Samandağ'da belediye 180.8 milyon lira borçlu

Geçici işçlerin akitleri feshedildi

Hatay’da 4 yeni İdare Mahkemesi

Levrek balığının işlenmesine ‘araştırma desteği’

Belen’de Kut'ül Amare Zaferi kutlaması

17 milyon lira "başvurusu"

Hak-İş'ten 1 Mayıs açıklaması

Arsuz'da belediyenin borcu 63 milyon lira

1 Mayıs, kutlanıyor

Çiftçiler tarlalarına girerken izin alıyor

15 günde 13 kilometre kanalizasyon temizlendi

Yapı denetim firmalarının ‘el altından’ istediği rakamlar soru önergesi

79,5 milyon dolarlık 'gaz giderme tesisi’

Kaledibi'nde 2B çalışması

İskenderun'da DEAŞ operasyonu

Altınözü’nde “acele kamulaştırma"

Yükleniyor

  • BIST 100

    10267,09%-0,10
  • DOLAR

    32,29% -0,12
  • EURO

    34,83% 0,08
  • GRAM ALTIN

    2414,46% 0,89
  • Ç. ALTIN

    3895,03% 0,21